Erdoğan panik düğmesine mi bastı?

Türkiye yeni haftaya geçen hafta ekonomi yönetiminde yaşanan önemli gelişmelerin etkisi altında merhaba dedi. 7 Kasım'da beklenmedik bir kararla Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Murat Uysal'ın görevinden alınmasının ardından 8 Kasım'da Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak görevinden istifa ettiğini sosyal platformlardan duyurdu. Bakan Albayrak'ın yerine kimin getirileceğine dair henüz Cumhurbaşkanlığı'ndan bir açıklama yapılmış değil. Ancak kulislerde AKP İzmir Milletvekili Binali Yıldırım ya da eski Bakan Mehmet Şimşek'in ekonomiden sorumlu Başkan Yardımcılığı'na getirilebileceği konuşuluyor.  Ankara'da sessizlik sürerken Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın başkanlığında dün toplanan AK Parti MYK'da bu konu da ele alındı.

İstifanın dış yankıları

Türk ekonomisinin zorlu bir süreçten geçtiği bu günlerde ekonomi yönetimindeki yaşanan değişim rüzgarları yabancı uzmanlar ve dış basının da gündemindeydi. ABD gazetelerinden Wall Street Journal Bakan Albayrak'ın istifasını, derinleşen döviz krizine yakalanmış ekonomideki belirsizlikleri körükleyen "sürpriz bir hafta sonu sarsıntısı" olarak değerlendirdi. New York Times ise Albayrak'ın Beyaz Saray ile bağlantıları ile tanındığını, Türk Lirası'nın diğer para birimleri karşısında değer kaybetmesi ve kötü ekonomik gidişat nedeniyle istifa ettiğini söyledi. Ekonomi uzmanlarının TL'nin bu yıl yüzde 30 değer kaybına uğradığını belirttiğinin altını çizen gazete, "kötü ekonomik politikaların ülke ekonomisini krize sürüklediğini" ve istifa kararının TCMB başkanının değiştirilmesinden bir gün sonra geldiğine dikkat çekti. Bloomberg ise Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın istifayı kabul etmesinin AK Parti'de "yeni bir siyasi düzenlemeye" işaret edebileceği ve ülkenin ekonomi politikasında kökten bir değişikliğin yolunu açabileceği yorumunda bulundu. Ünlü ekonomist Prof. Dr. Steve Hanke ise merkez bankasındaki değişikliğin ve Albayrak'ın gidişinin Erdoğan'ın 'panik düğmesine' bastığı anlamına geldiğini ileri sürdü. 

Naci Ağbal'dan şeffaflık vurgusu

Öte yandan göreve geldikten sonra ilk açıklamasını yapan Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal, Merkez Bankası olarak temel amaçlarının fiyat istikrarını sağlamak ve sürdürmek olduğunu, fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda tüm politika araçlarının kararlılıkla kullanılacağını vurguladı. Para politikasında, şeffaflık, hesap verebilirlik ve öngörülebilirlik ilkeleri çerçevesinde iletişimin güçlendirileceğinin altını çizen Ağbal, "19 Kasım 2020 tarihli Para Politikası Kurulu toplantısına kadar mevcut durum ve beklentiler gözden geçirilip gelişmeler de yakından takip edilerek; oluşacak veri ve değerlendirmeler ışığında gerekli politika kararları alınacaktır" ifadelerini kullandı. Ağbal'ın açıklamaları sonrası Türk lirası döviz kurları karşısında değer kazandı.