ABD'de televizyon ve gazetelere güvenmediği için açıklamalarını sosyal medya üzerinden duyurmasıyla dikkat çeken ABD Başkanı Donald Trump'ın başkanlık koltuğunda daha fazla uturup oturmayacağı hususunda belirleyici olacak olan rapor Adalet Bakanlığına teslim edildi.

ABD'de Trump'ın zaferiyle sonuçlanan 2016 başkanlık seçimlerine Rusya'nın müdahale ettiği iddialarını araştıran özel yetkili savcı Robert Mueller soruşturmayı tamamladı ve Trump'ın başkanlık kariyeri üzerinde belirleyici olacak raporunu Adalet Bakanı William Barr'a teslim etti.

FBI eski Başkanı da olan Mueller, 2017 yılından bu yana Trump'ın seçim kampanyasının seçimi etkilemek amacıyla Rusya'yla işbirliği yapıp yapmadıklarını ve Cumhuriyetçi Başkan Trump'ın soruşturmayı engellemeye çalışıp çalışmadığını araştırıyordu.

Raporda Mueller'in Trump ya da seçim kampanyasında görevli kişilerin suç teşkil eden bir davranışta bulunup bulunmadığına ilişkin nasıl bir tespitte bulunduğu 'şimdilik' bilinmiyor.

Trump'ın eli kolu bağlı

Özel yetkili savcı Robert Mueller'in Rusya soruşturmasını onlarca kez 'cadı avı' olarak niteleyen Trump, ABD Başkanı dahi olsa yargı sürecine müdahale edemiyor.

Zira, diğer ülkelerin aksine ABD'de yargı bağımsızlığına çok önem veriliyor.  Temsilciler Meclisi'nin Demokrat Başkanı Nancy Palosi ve Senato Demokrat Azınlık Lideri Chuck Schumer, Mueller'in raporunun kamuoyuyla paylaşılmasının zorunlu olduğunu vurguladı.

"Beyaz Saray'ın raporun ne kadarının kamuoyuna açıklanacağı konusunda alınacak kararlara müdahale etmesine izin verilmemesi gerektiğinin" altını çizen Pelosi ve Schumer, Mueller'in Beyaz Saray'a raporla ilgili ön bilgi vermemesi gerektiğini de belirtti.

Rusya soruşturması Trump'ın başkanlık döneminin ilk iki yılına damga vurdu. Bugüne kadar soruşturma kapsamında Trump'ın seçim kampanyası için çalışan 6 kişi dahil olmak üzere 34 kişi hakkında iddianame hazırlandı. 6 kişi arasında Trump'ın eski kampanya yöneticisi Paul Manafort, eski kişisel avukatı Michael Cohen ve eski ulusal güvenlik danışmanı Michael Flynn bulunuyor.

Rusya soruşturması kapsamında Trump, 9 Mayıs 2017'de eski FBI Direktörü James Comey'in görevine son vermişti. ABD Adalet Bakanlığı da Rusya soruşturmasına özel yetkili savcı olarak 17 Mayıs 2017'de, Robert Mueller'i atamıştı.

Şimdi ne olacak?

Raporun özellikle Adalet Bakanlığı idaresi için gizli tutulması amaçlandığından, Trump'ın raporu görme talebinde bulunup bulunmayacağı ya da kendisinin veya avukatlarının hangi koşullarda rapora erişim sağlayabileceği belirsiz.

Zira, özel yetkili savcı Mueller Beyaz Saray'a değil Adalet Bakanlığı'na bağlı. Yürütme organının lideri olarak Trump da Adalet Bakanlığı'na ifade için gönderilen celbe uyulmaması talimatını verebilir. Bu da Anayasa Mahkemesi'ne taşınması muhtemel bir hukuk mücadelesini başlatabilir.

ABD Senatosu ve Temsilciler Meclisi'nin adalet komitelerine birer mektup göndererek, Mueller'in soruşturmasının sona erdiğini bildiren ABD Adalet Bakanı William Barr'ın, soruşturma sonuçlarıyla ilgili komitelere birer rapor göndereceği de aktarıldı. Soruşturmanın sonuçlarına ilişkin, Adalet Bakanlığı'nın bundan sonraki tavrının belirleyici olacağı ifade ediliyor.

Soruşturma dosyasının ne kadarının kamuoyuna açıklanacağı tartışma konusu olurken, özellikle Trump ve yakın çevresindeki bazı isimlerle ilgili bilgi ve belgelerin gizli kalıp kalmayacağı merak ediliyor.

Azil sürecinin kapısı açılabilir

Mueller'ın Rusya soruşturmasına ilişkin hazırladığı raporun içeriği bilinmiyor. Raporun Trump'ı azledilmiş olarak görmek isteyen muhalifleri mi, yoksa Trump taraftarlarını mı tatmin edeceği de belli değil. ABD tarihinde önceki başkanlara yönelik olarak da azledilme olasılığını beraberinde getiren soruşturmalar açılmıştı.

1998 yılında bağımsız savcı Kenneth Star, dönemin başkanı Bill Clinton'ın Beyaz Saray stajyeri Monica Lewinsky ile yaşadığı ilişkinin yol açtığı skandal sonrası açılan soruşturmada hazırladığı 445 sayfalık raporda "Başkan Clinton'ın azledilmesine zemin hazırlayabilecek davranışlarda bulunduğu" sonucuna varmıştı.

 HABER MERKEZİ