logo
07 MAYIS 2024

Gül'den şartlı krediye savunma

29.09.2003 00:00:00
Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, önceki gün New York'ta BM Genel Kurul çalışmalarını değerlendirdiği bir basın toplantısı düzenledi. ABD ile varılan 8.5 milyar dolarlık kredi anlaşmasının hiçbir şeyinin gizli olmadığını belirten Gül, ''Eğer işimize gelmezse, 'Almıyoruz arkadaş paranızı' deriz. Orada da keseriz yani'' dedi.

Gül'ün "Türk askerinin Kuzey Irak'a girmemesi şartıyla verilen kredi" konusundaki savunması şöyle: "Bu anlaşma tabii ki Dışişleri Bakanlığı'na gelmiştir. Arkadaşlarımız, hukukçularımız görmüşlerdir, okumuşlardır. Ona göre olur vermişlerdir. Şunlara şunlara dikkat edin, demişlerdir. Onlara da dikkat edilmiştir. Hatta üzerinde bazı çalışmalar yapılmıştır. Bazı şeyler çıkartılmıştır. Bazı şeyler eklenmiştir. Kredi anlaşmasını asker niye görecek ki? Biraz önce belirttiğim gibi bu Dışişleri Bakanlığı'nın işi. Dışişleri diplomatları oturmuşlar, bakmışlar, görmüşler. Hazine de teknik açıdan bakmış, yapmış. İşimize gelmezse almayız. Eğer ''Kredi anlaşmasıyla Türkiye'nin Kuzey Irak'ta PKK-KADEK ile mücadelesi sekteye uğrayacak'' diye bir anlayış çıkartabilen varsa doğrusu ben ''Aşkolsun'' diyeceğim. Zaten terörle mücadele için güçlerimiz var orada. Anlaşma çıkmadan önce de askerlerimiz vardı orada. Terörle mücadelede konuşmalar, programlar yapılıyor. Eğer işimize gelmezse, ''Almıyoruz arkadaş paranızı'' deriz. Orada da keseriz yani.

Bazı çevreler, krediyi çok arzu etmediler. Eğer memnun değilse piyasalar, hemen reddederiz. ''Geri verelim, ihtiyacımız yok'' deriz. Ama bunun karşılığında Türkiye'nin aleyhine bir angajman sözkonusu değil. İşte en son açıklamada açıkça söyleniyor ki, anlaşmanın asker göndermeyle falan bir ilgisi yoktur. Bizim Kuzey Irak'ta askeri kuvvetimiz var. Bu karar tasarısı Kongre'ye gönderildiğinde de oradaki varlığımızı ABD dahil herkes biliyordu. Türk birliklerinin Irak'taki barış gücü ve istikrar operasyonlarına katkısı Türkiye'nin Irak konusundaki işbirliğini belirleyici nitelikte bir koşul değil.

Asker gönderelim veya göndermeyelim hiç bu krediyle ilgisi yok. Aranan şart Türkiye'nin Irak'ı istikrara kavuşturmasıdır. Irak'ı istikrarsızlaştırmak değildir. Tek taraflı olarak dört yıl ödemesiz, 10 yıl ödemeli çok iyi şartlarda anlaşmadır. Halen alınmış bir kararımız yok. Komşumuzla yakından ilgiliyiz. Ortada Türkiye'nin güvenliği ve terör gibi sorunlar var. Hiçbir ülkenin yetkilisi yabancı asker istemez. Ama Irak'a yabancı asker gidecekse bunlar içinde komşusu olan, müslüman olan Türk askerini tercih edecekler.''

Gül'ün "tartışmalı kredi" savunmasını virgülüne, satırına, kelimesine dokunmadan verdik. Bakalım hükümet şimdi ne yapacak? Henüz ABD'nin istediği verilmiş değil... Bakalım bu işin sonu nereye varacak?
Bahçeli'den Sinan Ateş davası açıklaması
'Yargılama derhal başlamalı'
CHP'li başkan yeğenini atamıştı
Tepki çeken atamadan vazgeçti
Eylem Tok baskısı yapılan muhabirden genel müdürüne yanıt
'Her şeyden haberiniz vardı'
Mısır'a açılan kapının Filistin tarafı İsrail'in eline geçti
Refah'a kara saldırısı başladı
20 Mayıs'ta başvuru takvimi açılacak
20 bin öğretmen atanacak
Prof. Dr. Osman Bektaş'tan Doğu Karadeniz uyarısı
'3 riskli fay ortasında yer alıyor'
Tarlasını yola çevirenlere kızdı, tabelayı dikti
'Emlakçı geçemez vatandaşa helaldir'
'Tokadımı yersin' diyerek kadının üstüne yürüdü
Taksim'de 'göbeğime vurdun' tartışması
Almanya ve Japonya'da ortak tatbikat kararı
Çin'e gözdağı verecekler
'Kanada'nın Ontario eyaletinde de kaldırılmış'
Yeni müfredatta integral neden yok?
2 yıl tecrübeli hakim ve savcıların yanında görev yapacaklar
Hakim ve savcı yardımcılığı başlıyor
Eşi ve 5 yaşındaki çocuğunu öldürüp intihar etti
Yine aile katliamı
İsrail'e ateşkes çağrısı yaptı
'Aynı adımı atmalarını bekliyoruz'
Hamas, Mısır ve Katar'ın teklifini kabul etti
Gazze'de ateşkes
CHP'den Özel-Erdoğan görüşmesi açıklaması
'Önemli bir kilometre taşı'
Bahçeli'den Sinan Ateş davası açıklaması
'Yargılama derhal başlamalı'
CHP'li başkan yeğenini atamıştı
Tepki çeken atamadan vazgeçti
Eylem Tok baskısı yapılan muhabirden genel müdürüne yanıt
'Her şeyden haberiniz vardı'
Mısır'a açılan kapının Filistin tarafı İsrail'in eline geçti
Refah'a kara saldırısı başladı
20 Mayıs'ta başvuru takvimi açılacak
20 bin öğretmen atanacak
Prof. Dr. Osman Bektaş'tan Doğu Karadeniz uyarısı
'3 riskli fay ortasında yer alıyor'
Tarlasını yola çevirenlere kızdı, tabelayı dikti
'Emlakçı geçemez vatandaşa helaldir'
'Tokadımı yersin' diyerek kadının üstüne yürüdü
Taksim'de 'göbeğime vurdun' tartışması
Almanya ve Japonya'da ortak tatbikat kararı
Çin'e gözdağı verecekler
'Kanada'nın Ontario eyaletinde de kaldırılmış'
Yeni müfredatta integral neden yok?
2 yıl tecrübeli hakim ve savcıların yanında görev yapacaklar
Hakim ve savcı yardımcılığı başlıyor
Eşi ve 5 yaşındaki çocuğunu öldürüp intihar etti
Yine aile katliamı
İsrail'e ateşkes çağrısı yaptı
'Aynı adımı atmalarını bekliyoruz'
Hamas, Mısır ve Katar'ın teklifini kabul etti
Gazze'de ateşkes
CHP'den Özel-Erdoğan görüşmesi açıklaması
'Önemli bir kilometre taşı'

Rojda Altıntaş'tan kendisini işe çağıran DHA Genel Müdürü'ne yanıt: Her şeyden haberiniz vardı, dönmeyeceğim

"Her şeyden haberiniz vardı. Başka ses kayıtları veya görüntüler olup olmadığını merak ediyorsunuz. Bu sebeple her şeye rağmen DHA’nın resmî hesabından beni işe çağırmak zorunda bırakılmışsınız, ne kadar üzücü. Ancak işe dönmeyeceğim."
07.05.2024 12:00:00
Haber Merkezi
Rojda Altıntaş'tan kendisini işe çağıran DHA Genel Müdürü'ne yanıt: Her şeyden haberiniz vardı, dönmeyeceğim
Rojda Altıntaş'tan kendisini işe çağıran DHA Genel Müdürü'ne yanıt: Her şeyden haberiniz vardı, dönmeyeceğim
Yazar Eylem Tok'un 17 yaşındaki oğlu Timur C.'nin karıştığı ve Oğuz Murat Aci'nin hayatını kaybetmesine neden olduğu kazadan sonra Demirören Ailesi'nin kazanın haber yapılmaması için DHA muhabirini arayarak devreye girdiği iddia edildi. İddiaların ve paylaşımların ardından DHA Genel Müdürü Celal Korkut'tan açıklama geldi.

Korkut, DHA'nın resmi hesabından yaptığı açıklamada muhabiri Rojda Altıntaş'ın iddialarından haberinin olmadığını ve kazayı başından bu yana tüm ayrıntıları ile verdiklerini iddia etti.

Korkut, "Meslektaşım Rojda Altıntaş'ın kayda aldığı telefon görüşmelerinde tam olarak ne yaşadığını ve eğer varsa baskıyı benimle açıkça paylaşmasını beklerdim. Kendisine üzüleceği veya baskı altında hissedeceği bir durum olmadığını, bilakis haberi tüm yönleriyle takip edip yayınlamaya devam edeceğimizi söylerdim. Bir meslek büyüğü olarak kendisine ulaşamadığım için buradan sesleniyorum. Bir an önce işbaşı yapıp kaldığı yerden görevine devam etmesini bekliyorum." diyerek muahbirine yeniden işine dönmesi çağrısı yaptı.

Rojda Altıntaş: Her şeyden haberiniz vardı

DHA Genel Müdürü Celal Kokut'un açıklamasına muhabir Rojda Altıntaş'tan yanıt geldi.


Açıklamayı alıntılayarak sosyal medya hesabından bir açıklama yapan Altıntaş, "Her şeyden haberiniz vardı. Başka ses kayıtları veya görüntüler olup olmadığını merak ediyorsunuz. Bu sebeple her şeye rağmen DHA'nın resmî hesabından beni işe çağırmak zorunda bırakılmışsınız, ne kadar üzücü." dedi.

Altıntaş, Korkut'un çağrısına rağmen işe dönmeyeceğini de belirtti.

Hakim ve savcı yardımcılığı geliyor

Hakim ve savcı yardımcıları 1 yıl eğitim alacak, 2 yıl tecrübeli hakim ve savcıların yanında görev yapacak.
07.05.2024 07:16:00
İhlas Haber Ajansı
Hakim ve savcı yardımcılığı geliyor
Hakim ve savcı yardımcılığı geliyor
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Hakim ve Savcı Yardımcılığı Yönetmeliği'nin Resmi Gazete'de yayımlandığını belirterek, hakim ve savcı yardımcılarının 1 yıl eğitim alacağını ve 2 yıl tecrübeli hakim ve savcılarının yanında görev yapacağını açıkladı.


Bakan Tunç, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, "Yargı hizmetlerinin vatandaşlarımıza daha etkili ve verimli bir şekilde sunulması için hayata geçirdiğimiz Hakim ve Savcı Yardımcılığı müessesesi ile ilgili olarak çalışmalarını tamamladığımız Hakim ve Savcı Yardımcılığı Yönetmeliği, Resmi Gazetede yayımlandı. Hakim ve savcı yardımcılarımız, mesleğe kabul öncesinde Adalet Akademisinde 1 yıl eğitim alacak ve usta çırak ilişkisi içinde 2 yıl tecrübeli hakim ve savcılarımızın yanında görev yapacak. Hakim ve savcılarımız bu şekilde kürsüye daha donanımlı ve güçlü çıkacak. Hakim ve Savcı Yardımcılığı Yönetmeliği'nin yargı camiamıza hayırlı olmasını diliyorum" ifadelerine yer verdi.

Sosyal medyada dolaşan fotoğrafı paylaşan Hakan Gülseven, “kişisel verileri ele geçirmek” suçundan tutuklandı

Gazeteci Hakan Gülseven, sosyal medyada paylaşılan bir fotoğrafı yeniden paylaştığı için hapis cezası aldı. Daha önce de Berkin Elvan’ın adını açıkça yazdığı gerekçesi ile ceza alan Gülseven, tutuklanarak cezaevine girdi.
06.05.2024 18:51:00
Atakan Akbal
Sosyal medyada dolaşan fotoğrafı paylaşan Hakan Gülseven, “kişisel verileri ele geçirmek” suçundan tutuklandı
Sosyal medyada dolaşan fotoğrafı paylaşan Hakan Gülseven, “kişisel verileri ele geçirmek” suçundan tutuklandı
Independent Türkçe yazarı Gazeteci Hakan Gülseven, hakkındaki hapis cezası nedeniyle bugün Çağlayan'daki İstanbul Adliyesi'nde teslim olduğu infaz savcılığı tarafından tutuklanarak Silivri Cezaevi'ne gönderildi.

Hakaretten beraat, gizlilikten ceza

Hakan Gülseven, Hakan Gülseven, 2022 yılında, Kız Kulesi'ni restore eden firmanın sahibi olduğu söylenen kişinin fotoğrafını "Kız Kulesi'nin restorasyonunu bu yapıyormuş. Estetik harikası" notu ile yeniden paylaştı.


Fotoğrafın sahibi olan Trabzon Ortahisar'da yaşayan Halil Bülbül, Gülseven hakkında 'hakaret' suçlaması ile dava açtı. Dava beraat ile sonuçlanınca bu kez "Kişisel Verileri, Hukuka Aykırı Olarak Ele Geçirmek veya Yaymak" suçlaması ile dava açıldı.

Hakan Gülseven, Trabzon 1. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen davada yaptığı savunmada "Kendisinin fotoğrafları sosyal medyada dolaşımdaydı, ben müştekinin fotoğrafını özel olarak elde edip paylaşmış değilim, zaten sosyal medyada dolaşımda olan bir fotoğrafını paylaştım, bu nedenle bunun özel hayata ilişkin bir görüntü olmadığını düşünüyorum" dedi.
Davacı Bülbül ise, Gültekin'in cezalandırılmasını istedi.

Sosyal medyada yapılan paylaşımı ve ifadeleri yeterli bulan mahkeme, Hakan Gülseven hakkında iki yıl hapis cezası verdi. Takdir hakkını kullanan mahkeme cezayı 1 yıl 8 aya düşürdü.

İstinaf da kararı onadı

Gazeteci Hakan Gülseven ve avukatı, mahkemeden çıkan kararı istinafa götürdü. İstinaf olarak görevlendirilen Trabzon Bölge Adliyesi 3. Ceza Dairesi ise yargılamayı uygun bularak başvuruyu esastan reddetti.

Berkin Elvan'ın adını yazdığı için aldığı cezanın infazı yandı

Yurt Gazetesi Sorumlu Yazı İşleri Müdürü olduğu 2013 yılında Gezi eylemleri sırasında polisin gaz kapsülü ile vurulan 14 yaşındaki Berkin Elvan'ın adı, o dönem Yurt gazetesinde açık olarak yazıldı.

18 yaşından küçük kişinin kimliğini açıkça yazdıkları gerekçesi ile Yurt gazetesine ve Sorumlu Haber Müdürü Hakan Gülseven'e dava açıldı. Gülseven, Berkin Elvan'ın babası Sami Elvan ve annesi Gülsüm Elvan'ın "biz davası değiliz" diye ifade vermelerine rağmen kamu davası devam etti ve 'kişisel verilerin ihlali' suçlaması ile hapis cezası aldı.

Gülseven, ertelenen o ceza maddesi ile ilgili yeni bir ceza daha aldığı için cezanın infazı için cezaevine girmek durumunda kaldı.



DHA muhabirine patrondan gelen 'Eylem Tok' telefonunu muhabir de doğruladı: Baskıya maruz kaldım

DHA muhabiri Rojda Altıntaş, sosyal medyada yaptığı açıklamada olayı doğruladı ve "Yayın kuruluşunun patronajı tarafından baskıya maruz kaldım" dedi.
06.05.2024 17:12:00 / Güncelleme: 06.05.2024 20:37:08
Haber Merkezi
DHA muhabirine patrondan gelen 'Eylem Tok' telefonunu muhabir de doğruladı: Baskıya maruz kaldım
DHA muhabirine patrondan gelen 'Eylem Tok' telefonunu muhabir de doğruladı: Baskıya maruz kaldım
Yazar Eylem Tok'un 17 yaşındaki oğlu Timur C.'nin karıştığı ve Oğuz Murat Aci'nin hayatını kaybetmesine neden olduğu kazanın haber olmaması için Demirören Ailesi'nin devreye girdiği ortaya çıktı. Sosyal medyaya sızan bir telefon görüşmesinde, Revna Demirören'in şoförü olduğunu söyleyen İlker isimli kişi, Demirören Haber Ajansı (DHA) muhabiri Rojda Altıntaş'ı arıyor ve Timur C.'nin Yıldırım Demirören'in en küçük oğlu ile çocukluk arkadaşı olduğunu söyleyerek kazanın haber olmamasını istiyor. DHA muhabiri Altıntaş, sosyal medyada yaptığı açıklamada olayı doğruladı ve "Yayın kuruluşunun patronajı tarafından baskıya maruz kaldım" dedi.

Sosyal medya platformu X'te paylaşılan bir ses kaydı, yazar Eylem Tok ile Bülent Cihantimur'un oğlu Timur C.'nin karıştığı kazanın haberleşme sürecinde Demirören Ailesi'nin yaptığı müdahaleyi gün yüzüne çıkardı.


Yazar Eylem Tok ile Op. Dr. Bülent Cihantimur'un 17 yaşındaki oğlu Timur C., geçen Mart ayında kullandığı lüks araçla İstanbul Eyüpsultan'da bir kazaya neden olmuş, kazada 29 yaşındaki evli ve bir çocuk babası Oğuz Murat Aci ölmüş, 4 kişi de yaralanmıştı. Timur C., kazayı sağlık görevlilerine haber vermeden olay yerinden başka bir araçla uzaklaşmıştı. Kazanın ardından Eylem Tok, yargılanmaması için oğlunu yurtdışına kaçırmıştı. Eylem Tok ve oğlu Timur C., halen yurt dışında bulunuyor.

X'te "Kevîn" isimli hesap tarafından yayınlanan ve 12 saatte yaklaşık 4 milyon kez görüntülenen paylaşım, bir telefon konuşmasını konu alıyor. Buna göre, Yıldırım Demirören'in eşi Revna Demirören'in şoförü olduğunu söyleyen İlker isimli şahıs, DHA muhabirini arayarak, kazanın haber olarak servis edilmemesini istiyor.

'REVNA HANIM YA DA YILDIRIM BEY SİZE DÖNER'

DHA muhabirine bu telefon, Timur C.'nin babası Bülent Cihantimur'a ulaşma çabası sonrasında geliyor.

DHA muhabiri Rojda Altıntaş, Bülent Cihantimur'u arıyor ve Dursun isimli danışmanı ile görüşüyor. Muhabir, o gün bilgisayar mühendisi Oğuz Murat Aci'nin cenazesine katıldığını, ailesinin, Bülent Cihantimur'un oğlunun Aci'ye vurup kaçtığını söylediğini aktarıyor. Dursun isimli danışman ise "Böyle bir şey yaşanmış ama nasıl yaşandığını bilmiyorum" ifadelerini kullanıyor.

Bu konuşmanın ardından DHA muhabirine, Revna Demirören'in şoförü olduğunu söyleyen İlker isimli şahıs ulaşıyor. İlker, DHA muhabiri Altıntaş'a, Demirörenlerin en küçük oğlunun, Eylem Tok'un oğlu Timur C. ile çocukluk arkadaşı olduğunu aktarıyor:

"Merhaba, İlker ben. Demirören'den, Revna Hanım'ın şoförü. Bu Timur'un haberi vardı, 'Basıcam' demişsiniz. Onunla Yıldırım Bey'in en küçük oğlu Cemal, çocukluk arkadaşı. Onu yayınlamasanız. Ben bir konuşacağım, Murat Bey ya da Sinan Bey ile… Bilginiz olsun. Bugün yayınlamayın, yarın Revna Hanım ya da Yıldırım Bey size döner."

İKİNCİ KONUŞMA: KAÇMIŞLAR ZATEN...

İkinci telefon görüşmesinde ise muhabir, bu kez İlker'i arıyor ve kendisinin Revna Demirören'in şoförü olup olmadığından nasıl emin olacağını soruyor.

İlker ise 30 senedir Demirörenlerle çalıştığını söyleyerek, "Sen onu yapma da [haberi], ben yarın Revna Hanım'la beraberim zaten, olmadı sizi konuşturacağım. Kaçmışlar zaten, konuyu öbür taraftan öğrendim. Ben sizi arattıracağım zaten, ya beni telefonla konuştururlar. Funda Hanım var asistanı, Murat Bey var, Sinan Bey var, Erdoğan Demirören var… Yabancı değilim ben, Mehmet Üstündağ da benim çocukluk arkadaşım zaten. Siz lütfen Revna Hanım'dan ya da Yıldırım Bey'den haber bekleyin" diyor.

DHA HABERİNDE FAİL YOKTU

DHA bu haberi, 3 Mart tarihinde normal bir kaza haberi olarak yayınlıyor.

"Eyüpsultan'da lüks cip emniyet şeridinde bekleyenlere çarptı: 1 ölü, 4 yaralı" başlıklı haberde, "Cip sürücüsü ise kendi aracını bırakarak, arkadan gelen ve içerisinde arkadaşlarının olduğu başka bir araca binerek olay yerinden kaçtı. Kaza sonrası ise çevredekilerin cep telefonu kamerasıyla kaydedildi" ifadeleri yer alıyor ancak cipi kimin sürdüğünden söz edilmiyor.


DHA MUHABİRİ ALTINTAŞ'TAN AÇIKLAMA

Olayın merkezindeki DHA muhabiri Rojda Altıntaş, bugün saat 15.49'da X hesabı üzerinden yaptığı açıklamada iddiaları doğruladı.

Altıntaş, "Kamuoyunu yakınen ilgilendiren 'Eylem Tok' olayıyla ilgili yeni bilgilere ulaşmam ve yayınlamam girişimleri kapsamında bağlı bulunduğum yayın kuruluşunun patronajı ve sair çevreler tarafından çeşitli baskılara maruz kaldım" dedi. Ailesine yönelik endişelerinden dolayı 8 hafta boyunca sessiz kaldığının altını çizen Altıntaş, "Görüntüleri ses kayıtları dün gece bizzat kendim paylaştım. Bu noktadan sonra işsiz kalmayı göze alarak vicdanen rahat olsam da geç kaldığım için özür dilerim. Genç bir kadın gazeteci olarak korkmadığımı ve gazetecilik faaliyetlerini alternatif yollarla muhakkak devam ettireceğimin altını çiziyorum" ifadelerini kullandı.

BABA ACİ: DAVAYA MÜDAHALE EDİLDİ

Ses kayıtlarının ortaya çıkmasının ardından Oğuz Murat Acı'nin babası Özer Aci, MedyaRadar'a yaptığı açıklamada "Başından beri bu davaya müdahale edildiğini söylüyordum. Bu bazılarına abartılı gelebilir ama biz görüyorduk" dedi.

Özer Aci, DHA muhabiri ve kameramanının cenazeye geldiğini, kendileriyle röportaj yaptığını ancak bu haberin Demirören Medya'da kullanılmadığını söyledi. Aci "Bütün medya işin üzerine düşünce Demirören Grubu da bu rüzgara kapıldı. Mecburen bu işin üzerine düştüler. CNN Türk'e yayınlara çıktım. Kanal D evimize geldi. Onlara ne söylediysek yayınladılar. Dediğim gibi bu kazayı görmezden gelemediler" ifadesini kullandı.

Özer Aci şunları söyledi:

"Yıldırım Demirören'in oğlunun da arabada olduğu söylendi. Demirören ailesi yalanladı. Çocuklarının yurtdışında olduğunu söyledi. Ancak bu kayıtlardan sonra her şeyin mümkün olabileceğini gördük. Dosyaya bilinçli mi koyulmadı ismi? Aklımıza artık her şey geliyor. Bu davaya başından beri müdahale var. Gizli el veya eller hep bu dosyanın üzerinde tepiniyor. Bir arpa boyu yol alamıyoruz. Daha kimler tarafından ne telefonlar açıldı bilemiyoruz."

DEMİRÖRENLERİN OĞLU ARAÇTA MIYDI?

İddiaya göre Demirören ailesinin bu olayla ilgilenmesinin sebebi, küçük oğulları Emre Cemal'in de Timur C. ile birlikte lüks aracın içinde bulunması.

Geçen aylarda Demirören ailesinden üst düzey bir isim Halk TV'ye iddialarla ilgili açıklamalar yapıp şunları söylemişti:

"Cemal Demirören, yurt dışında okuyor 2-3 aydır Türkiye'ye gelmiş değil. Kazayı yapı firar eden gençle ilgili tek ortak yanları, ortaokulda aynı okulda okumuş olmaları. Hiçbir bağları yok. HTS kayıtları her şeyi ortaya koyacak."

DHA GENEL MÜDÜRÜ KORKUT'TAN AÇIKLAMA

DHA Genel Müdürü Celal Korkut da konuya dair bir açıklama yaptı.

Rojda Altıntaş'ın halen DHA muhabiri olduğunu ve işine son verilmediğini kaydeden Korkut, olayı ilk günden itibaren Demirören Medya Grubu'nun tüm medya organlarında takip ettiklerini ve gelişmeleri aktardıklarını savundu.

Açıklama şöyle:

""Kemerburgaz'da Oğuz Murat Aci'nin vefatıyla sonuçlanan ve hepimizi derinden üzen kazayla ilgili DHA muhabiri Rojda Altıntaş'ın iddiaları gündeme gelmiştir.

Öncelikle şunu belirteyim muhabirimiz Rojda Altıntaş'ın açıklamaları nedeniyle büyük bir şaşkınlık yaşamaktayım. Kendisi dünden beri telefonlara çıkmamaktadır. Altıntaş, halen bir DHA çalışanıdır ve kendisiyle ilgili herhangi hiçbir işlem yapılmamıştır, yapılmayacaktır.

DHA olarak Kemerburgaz'daki kazayı ilk andan itibaren takip ettik ve haber yaptık. Söz konusu olay CNN TÜRK, Kanal D, Hürriyet, Milliyet ve Posta'da da sürekli gündemde tutuldu. Kanal D, anne Eylem Tok'un kafedeki özel görüntülerine ulaşarak ilk yayınlayan medya kurumu oldu. CNN TÜRK ise defalarca baba Özer Aci'yi yayına aldı. Yıllarca benim de mensubu olduğum Hürriyet konuyu günlerce manşetten verdi. Hatta Kanal D'nin Taş Kağıt Makas dizisinin bir bölümünde söz konusu olay işlendi. Olayın bu denli kamuoyunda etki oluşturmasının en önemli sebeplerinden biri Demirören Medya'nın konunun üzerine kararlılıkla gitmesi ve fikri takip yapmasıdır.

Meslektaşım Rojda Altıntaş'ın kayda aldığı telefon görüşmelerinde tam olarak ne yaşadığını ve eğer varsa baskıyı benimle açıkça paylaşmasını beklerdim. Kendisine üzüleceği veya baskı altında hissedeceği bir durum olmadığını, bilakis haberi tüm yönleriyle takip edip yayınlamaya devam edeceğimizi söylerdim. Bir meslek büyüğü olarak kendisine ulaşamadığım için buradan sesleniyorum. Bir an önce iş başı yapıp kaldığı yerden görevine devam etmesini bekliyorum.
Rojda Altıntaş'a ve kamuoyuna duyurulur."


logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.