Gün Ortası

Değerli kardeşim Halil Gökkaya, siz ona kısaca Halil de diyebilirsiniz, Yüzakı Yayıncılık'tan çıkan son çıkan şiir kitabını ulaştırdı bana... Gün Ortası.Daha önce Gün Doğarken (2003) adlı bir şiir kitabı çıkmıştı.Gün Doğarken'den sonra Gün Ortası.Bir ömrün evrelerini bir gün sığdırarak adım adım güzel mi güzel, içli mi içli, dokunaklı mı dokunaklı şiirleriyle yürüyor.Yürüdükçe ve gönül teline değdikçe gün doğuyor, gün ortası oluyor.Gün Ortası'nda şiir dili olgunlaşmış Halil'in.Milli duyarlılığı katlanmış.Sevgisi, sevdası, aşkı çoğalmış.Kalbi, kalemi ve kelamı pişmiş.Can suyu katmış şiirine... Umut yeşertmiş. Yüzakı çatısı önümüzdeki dönem edebiyat dünyamızda bir ekol oluşturacak kıvamda...Yunus Emre'den Karacaoğlan'a, Hacı Bayram Veli'den Necip Fazıl'a, Seyranî Baba'dan Bekir Sıtkı Erdoğan'a uzanan yelpazede birçok çeşni tadarsınız Halil'in Gün Ortası'nda.Halil, mutlu ve dengeli bir Müslüman Türk ailesinin saadet parıltılarını serpmiş şiirine. Bir Türk otağından, asırlara ve yedi iklim üç kıtaya hükmeden bir medeniyet çınarının nasıl vücuda geldiğinin bilincinde Halil... Ve yine o bereketli ve mukaddes otağın ve medeniyetin çocukları olduğumuzun farkında. Dimağınıza medeniyetimizin tadını çalıyor şiirleri. Sözü çok uzatmadan bir demet Gün Ortası sunayım dilerseniz."İstemem geçici heves,Bunu böyle bilsin herkes.Ciğerime nefes nefes,Dolarsan mutlu olurum."..."Ey gamzeli; gül goncası!Has bahçemin ortancası.İlahî aşkın yoncası,Gözlerin bir başka güzel..."..."Bir bakır bakraçta akseder mâzi,Canlanır gözümde batık anılar.Canlanır gözümde o âr, o edep;Bizim mahallede bir kız yaşardı,Düşleri dağların ardındaydı hep...""Babam masal anlatırdı,Gaz lambalı gecelerde.Bin bir türlü mânâ vardı,O sihirli hecelerde..."..."Melekler kalbini yıkamış nurla,Âlem yaratılmış senin mihrine.Nice kâfileler, ne alaylarlaKoşarak giderdik o Gül şehrine."

Halil'im hep çelik rayları arar,Hâlâ kulağımda tren sesi var!Nerde o sevdalar, o heyecanlar,Coşarak giderdik o Gül şehrine..."..."Yediyüz senelik bir çınarız biz,Asya'dan fışkıran bir pınarız biz...Meşale meşale hep yanarız biz,İçim alev alev, başım dumanlı,Soyadım Türk benim adım Osmanlı...

Hak için canını verenlerdeniz, Peygamber methine erenlerdeniz.Üç kıtaya otağ kuranlardanız,Kimlerin tarihi bu kadar şanlı?Soyadım Türk benim, adım Osmanlı..

Yağız atlarıma vurulur mu gem?Vatan sevgimize yeter mi kalem?Böyle gördük, böyle bilsin bu âlem,Dudaklar dualı, diller Kur'anlı,Soyadım Türk benim adım Osmanlı...

Osman yadigârı kuşağımız var,Bire bin verecek başağımız var,Yıllardır sönmeyen ışığımız var, Altından parlağız, gümüşten canlı,Soyadım Türk benim adım Osmanlı......Küfrü ezdik, mazlumları koruduk,Hilâl hilâl gökyüzünü bürüdük,Mehterânla, adâletle yürüdük,Tarihe mal olduk, tahtlı, sultanlı,Soyadım Türk benim adım Osmanlı...

Genç Türkiye'm barış için bu yolda,Ey Halil, türkümüz şimdi bu dilde!Nâmımız yürüsün yeni bin yılda, On altı devletiz tuğlu, kaftanlı,Soyadım Türk benim adım Osmanlı"

Gün Ortası'ndan bir demetini sunduğum Halil Gökkaya kardeşimi tebrik ediyorum. Gönlüne, kalemine, kelamına bereket diyorum.Halil'in Gün Ortası'na (0 212) 532 44 44 nolu telefondan ulaşabilirsiniz.