BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Baş, yabancı güçlerin Türkiye'de 'Kürt sorunu' diye bir sorun üretmeye çalıştığını ve bunda da başarılı olduklarını söyledi. Benzer oyunların Filistin'de oynandığını belirten Baş, Türk milletinin dikkatli olması gerektiğine işaret etti BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, Türkiye'de Kürt sorunu diye bir sorun üretilmeye çalışıldığını kaydetti. Meltem ve Mesaj TV'lerde yayınlanan Haftanın Sohbeti programında Nihat Hekimoğlu'nun sorularını cevaplandıran Prof. Dr. Baş, "Kürt sorunu yok. Niye sorunu yok? Kürt kardeşlerimiz okumak istedi de, Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Karadeniz'de olana sen oku, buna okuma mı dedi? Karadenizliye sen çalış, bu çalışmasın mı dedi? Türkiye Cumhuriyeti Devleti ben senin can emniyetini, mal emniyetini, namus emniyetini, din emniyetini kabul etmiyorum, kendi başının çaresine mi bak dedi?" diye konuştu. Meselenin kaynağı yabancı güçlerBugün Türkiye'de karınca kaderince ne kadar hak var ise bunun batıyla doğu arasında bir farkı olmadığını, devletin bunu kendi ölçüsüyle adil bir dağıttığını belirten BTP lideri, dolaysıyle ülkemizde şunun problemi, bunun problemi diye bir problem olmadığına işaret etti. Prof. Dr. Haydar Baş, meselenin ne olduğunu şu tespitleriyle ortaya koydu: "Yabancı güçlerin böyle bir problem üretme hastalığı var. Niye? Onlara göre Türkiye kimin vatanı? Batılıların vatanı. Peki bu nedir? Dün, Kürt sorunu ismini kullanmadan o bölgede bir eşkıya, bir çete harekatına başladılar. Dağa çıktılar. Ankara'dan, İzmir'den, İstanbul'dan, Güneydoğu'dan, Doğu'dan insanları kaçırıp eğittiler. Bunların çoğunun eğitiminde, bizim Güneydoğu üzerinde hesabı olanların gerek siyasi gerek askeri eğiticisinin rol aldığını ve bunları millete ve devlete karşı şartlandırdığını geçmişte bütün siyasi iktidarlar delilleriyle beraber ibraz ettiler. Böyle PKK adında bir kurum oluşturuldu. Ben hiç unutmam sayın Demirel'in günleriydi. İşte bunlar 3 - 4 bin tane eşkıya çetesidir. Bunlardan birşey olmaz, demek suretiyle o günün şartlarında bunlarla mücadele edildi. Ama o mücadele doğru veya yanlış yapıldı ben onun o tarafında değilim"Devlet etkili yöntemler bulmalıydıİdrak noksanlığı nedeniyle olayların ciddi bir şekilde geliştirildiğini, PKK meselesinin zaman içinde büyük bir mesle haline geldiğini kaydeden BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, siyasilerin gerek bilerek, gerek bilmeyerek bu sürece alet olduğuna dikkatleri çekti. PKK ile yanlış bir kulvarda, yanlış bir metodla mücadele edildiğini dile getiren BTP Lideri, istenilen kavganın başlatıldığını, bu kavgayı Türkiye Cumhuriyeti Devleti önlemesini, bunu farklı bir zemine çekmesini o günün şartlarında bulabilmesi gerektiğini söyledi. Prof. Dr. Baş, şunları söyledi: "Tıpkı 80 öncesi sağ sol harekatı gibi. Yani bu harekat başlatıldı. Bana göre o günün siyasilerinin hepsi, bu konuda mesuldür. Öyle başlatıldı. Şimdi ses duyuldu. Ve o günden bugüne kadar ciddi bir propaganda ile bölge diri ve taze tutuldu ki, bu konu hakkında devlete karşı aleyhte insanları şartlandırdılar."Hatalı adımlar atıldıBir yandan misyonerlerin, öte yandan yabancı ajanların bölgeye akın ederek, ellerini kollarını sallayarak vazife yaptıklarına işaret eden Prof. Dr. Haydar Baş, siyasilerin bunlara bir kelimeyle tepkisini ortaya koymadığını belirtti. Siyasilerin üstelik 'self determinasyon - kendi kaderini kendin tayin et kanunu' çıkardıklarını hatırlatan BTP Lideri, bu kanunun özünü şu tespitle ortaya koydu: "Eğer bir bölgede etnik bir azınlık varsa BM'ye müracaat edebilir; kendi müstakil, bağımsız karakterini temin ve tespitte referanduma gidebilir. Yani müstakil bir devlet olabilirdir. Buna bizim siyasilerimiz hatırlarsanız 'evet' dediler. Biz, bu kanunlar Meclis'ten geçerken yüce milletimize karşı olan vazifemizi ifa ettik, 'Dikkat edin Türkiye'yi bölüyorlar' dedik. Bu siyasiler nasıl bunu çıkartabilir? O gün, maalesef milletimiz de gerekli tepkiyi ortaya koymadı. Şimdi ne siyasetçinin birşey deme hakkı var, ne de bir başkasının hakkı... Haklarımızı biz verdik. Kartlarımızı karşı tarafa biz teslim ettik. Şimdi gel de olayı hem fiilen hem de propagandayla öyle bir oluşturdular ki, nihayi nokta siyasetle belirlenir. Bir yeri işgal edersin, bayrağını dikersin, siyasetini belirlersin... Şimdi bu noktaya gelindi."Aynı oyun Filistin'de de sergilendiBTP Lideri Prof. Dr. Haydar Baş, Türk Milletinin özellikle de Güneydoğulu kardeşlerimizin çok dikkat etmeleri gerektiğini hatırlatarak, aynı yanlışlığın içine Filistinlilerin ve Iraklıların da düştüğünü vurguladı. Prof. Dr. Baş, şunları kaydetti: "Osmanlı'yı Hicaz bölgesinden çıkarmak için İngilizle beraber olmuş, Türk Milletini arkadan vurmuşlardı. Ama kaderin hesabı o kadar adildir ki, kiminle o milleti oradan çıkardıysa, onu onların başına bela etti. Sonra geldi o, Türk Milletini oradan çıkartan iradeyi, sen mi beni buradan çıkartırsın demek suretiyle ordaki kızlarımızın, gelinlerimizin namusları kirletildi. Irak'ta oldu bütün bu hadiseler. Ellibin kadının ırzına tecavüz edildi. İşte sen bana böyle yaparsan diyor kader, ben de sana faturayı böyle ödetirim diyor. Geç aşağıya Filistin'e, durum bundan farklı mı? Yarın, bana öyle geliyor ki, Filistin'in kaderi, Irak'ın kaderi çok acı yaşadı, eyvah ne yaptık der dururuz ama neticeyi değiştirme imkanımız olmaz. Biz kardeşiz. Bizi hiç kimse bölemez parçalayamaz. El ele vereceğiz. Tüm bu yanlışların, yanlışlıkların, bu fitnenin önüne el birliği ile duracağız, bunları devireceğiz diyorum ve kardeşlerime ayık olmayı basiretli davranmayı tavsiye ediyorum. Yoksa atını alan Üsküdar'ı geçmiştir, denilebilir."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.