Hollanda'da neler oluyor?

Görüşlerinin omurgasını İslam karşıtlığı teşkil ediyor. Hollanda'da ise bu akımı Geert Wilders'in 'Özgürlük Partisi' temsil ediyor. Söz konusu parti dünyada üyesi olmayan tek siyasi parti olarak biliniyor. Bir başka ifadeyle Özgürlük Partisi üye kabul etmiyor. Partinin kurucusu Wilders, Peygamber Efendimiz'e açık açık hakaret etmekten çekinmeyen aşağılık birisi. Konuştuğunda en galiz ifadelerle İslam'a saldırıyor. Şu anda sadece Avrupa'da değil dünyada İslam karşıtlığının bir numaralı ismi olarak öne çıkıyor. Koen Vossen isimli araştırmacının önümüzdeki yıl yayınlanacak "The Power of Populism-Popülizmin Gücü" adlı kitabında Özgürlük Partisi'nin Hollanda'nın en büyük partilerinden biri haline geldiğine işaret ediyor. Kitapta Wilders'in İslam'ı Batı'nın baş düşmanı olarak tasvir ettiğinin altı çiziliyor. Hatta son anketlere göre Özgürlük Partisi, önümüzdeki yıl yapılacak genel seçimlerde ilk sırada yer alabilir. Parti aynı zamanda bir oyun kurucu zira 2010-2012 yıllarında hükümet politikalarını etkileme karşılığında liberallerin ve Hıristiyan Demokratların kurduğu azınlık hükümetlerini destekledi. Avrupa'da İslam düşmanlığının baş figürü olan Wilders, aynı zamanda Avrupa, Kuzey Amerika, İsrail ve Avustralya'daki benzer siyasi partilerin ve örgütlerin esin kaynağı konumunda. Sık sık İsrail'i ziyaret etmekle övünen Wilders'in Yahudi lobisi tarafından desteklendiği bilinen bir hakikat. Bu arada iyi gelişme şu ki Hollanda'da meclise girme kapasitesi olan hiçbir siyasi parti önümüzdeki yılki seçimlerde Özgürlük Partisi ilk sırada yer alsa bile onunla koalisyon hükümeti kurmayacağını şimdiden kamuoyuna deklare etti. Bakalım Hollanda siyaseti sözünde durabilecek mi?