İcmal Gençlik’ten çarpıcı panel

İcmal Gençlik Derneği tarafından yurt genelinde düzenlenen 'Kaybolan Değerlerimiz' paneli Bilecik'te büyük ilgi gördü. Bilecik Kayı Plazada yapılan panele ilahiyatçı-yazar Hasan Aydın, araştırmacı-yazar Hüseyin Turhan, ilahiyatçı-Yazar Yüksel Durak, işadamı Yasin Baş konuşmacı olarak katıldılar. Panelde selamlama konuşması yapan BTP (Bağımsız Türkiye Partisi) Osmaneli İlçe Başkanı Metin Hastürk, "İcmal gençliği her daim devletimize ve milletimize siper olmuş; Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün açtığı yolda ilerlemektedir" dedi. Daha sonra söz alan işadamı Yasin Baş ise şu ifadeleri kullandı: "Rahmetli Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e ve bu zamanda onca karartmalara rağmen vazifesini en güzel şekilde yerine getirip, toplumu içinde bulunduğu zamanın tehlikelerinden korumaya çalışan, 'Hak yolunda tek Başıma kalsam da yürümeye devam ederim' diyen çok muhterem Prof. Dr Haydar Baş hocamıza şükranlarımızı sunarım."

Gençlik geleceğe hazırlanmalı

"Gençlerimiz bugün internet ve sosyal medyanın esiri olmuş durumdadır" diyen konuşmacılardan Yüksel Durak, "İnternet bağımlısı gençler aile gerçeklerinden kopmuştur. Aileler çocuklarıyla konuşup sohbet edememekten şikayetçi duruma gelmişlerdir. Gençliğin Milli Ekonomi Modeli ile imkanlara kavuşturulup, iş, meslek sahibi yapılıp, yuvalarının kurulması şarttır. Gençlik, Prof. Dr. Haydar Baş'ın sınavsız üniversite, iş garantisi ve faizsiz evlilik kredisi gibi desteklerle geleceğe hazırlanmalıdır" şeklinde konuştu. 

Hüseyin Turhan yaptığı konuşmada modern çağın ve kapitalizmin değirmen gibi değerlerimizi öğüttüğünü, oysaki insanı yücelten ve koruyanın değerlerimiz olduğunu vurguladı. Turhan sözlerini şöyle tamamladı: "Değerlerimiz ve inancımız bizi iyi ve faydalı insan olma yönünde teşvik eder. Zararlı davranışlarımızı engeller. İnsana varlık hikmetini hatırlatır. Şeyh Edebali ne güzel öğütlemiş: 'Geçmişini iyi bil ki, geleceğe sağlam basasın. Nereden geldiğini unutma ki, nereye gideceğini unutmayasın.' "

Atatürk, İmam Ali'nin yaptığını yaptı

İlahiyatçı-yazar Hasan Aydın ise şöyle konuştu: "Bugün bize Sünnilik adı altında Emevi ve Muaviye İslam'ı dayatılmaktadır. Emeviler 80 yıl boyunca hutbelerden, Hz. Ali Efendimize ve Peygamberin pak Ehl-i Beyt'ine küfür ettirmişlerdir. Mukaddes olan Arapça değil, Kur'an'dır. Osmanlı dedemizdir. Hiç kimse ceddini inkâr edemez. Ancak yanlışa yanlış demek inancımızın gereğidir. Osmanlı döneminde Kur'an hiçbir zaman Türkçeye tercüme edilmemiştir. Fakat Fransızcaya tercüme edilmiştir. Osmanlı uleması Kur'an'ı anlamak için Fransızca öğrenmek zorundaydı. İlk defa Kur'an'ı, merhum Atatürk, Elmalılı Hamdi Yazır'a Türkçeye çevirtmiş ve tefsirini yaptırmıştır. Amaç, Türk Milleti kitabını ve dinini okusun ve öğrensin. Milletimize din diye sarık, sakal, şalvar zarureti anlatılmaktadır. Halbuki bu konuda ne bir ayet ne de hadis vardır. Dinimizde asıl olan tesettürdür. Milletimizin Ehli-Beyt İslam'ını öğrenmesi şart ve zaruridir. Hz. Ali Efendimiz, Hendek Savaşı'nda, Allah Resulü'nün emriyle müşrik aynı zamanda bin savaşçıya bedel denilen Amir'i öldürmüştür. Peygamber efendimiz bunun üzerine 'Ya Ali, yaptığın bu iş ile kâfirin sesini susturdun. Yaptığın bu amel, kıyamet sabahına kadar, bütün ins ve cinnin amellerinin toplamından daha üstündür' buyurmuştur. Merhum Mustafa Kemal Atatürk, dedesi İmam Ali'nin yolunu takip ederek Çanakkale Savaşı'nda yedi düvel kâfiri susturmuştur. Sakarya'da, Dumlupınar'da İslam'a saldıran haçlıyı da susturmuştur. Dolayısıyla Merhum Atatürk, dedesi İmam Ali'nin yaptığını yapmıştır."

YENİ MESAJ / BİLECİK