İlay Aksoy’dan çok konuşulacak Türkiye analizi
Aksoy, “Türkiye’de orantısız bir sosyolojik gelişim yaşanıyor. Biz geleceğimizi bizden olmayan bir milletle paylaşmak zorunda bırakılıyoruz” dedi.
17.03.2024 15:05:00
Önder Yılmaz
Önder Yılmaz





Göç ve Sosyal Politikalar Uzmanı İlay Aksoy Türkiye'de liyatın hızla ortadan kalktığını söyledi.
Türkiye'de orantısız bir sosyolojik gelişim yaşandığını belirten Aksoy hükümetin açık kapı politikasının Türkiye'nin her türlü imajına da büyük darbe vurduğunu söyledi.
İlay Aksoy şunları söyledi;
"2022 yılında tam 105 bin kişi üniversiteyi kazanmış ama ekonomik koşullardan dolayı, barınma sebeplerinden dolayı, yol koşullarından yani çeşitli hayat koşullarından dolayı kayıt yapamamış. Üniversiteyi 105 bin kişi çalışmış, kazanmış - sistemin dışında kalanlardan bahsetmiyorum- kazanmış ama katılamamışlar. Hükümetin her türlü mobingine rağmen Boğaziçi Üniversitesi halen en iyi üniversitelerimizden bir tanesidir. 2 bin 250 gencimiz kazanmış Boğaziçi'ni ve bunların 24'ü hiç kayıt bile yapamamış. Bu öğrenciler barınma, yol, kayıt ücretleri gibi etkenlerle baş edememiş düşünebiliyor musunuz!
"Türkiye'de orantısız bir sosyolojik gelişim yaşanıyor"
Türkiye'de orantısız bir sosyolojik gelişim yaşanıyor. Biz geleceğimizi bizden olmayan bir milletle paylaşmak zorunda bırakılıyoruz. İşte çarpıklık burada geliyor yani birçok üniversite açılmış, üniversiteler açılmakla birlikte Türk öğrenciler üniversitelere kanalize edilmiş, meslek liseleri neredeyse lağv edilmiş ve çocuklar 4 - 5 sene boyunca üniversitelerde devam ettikten sonra çıkıp üniversiteli diplomalı işsiz ordusu oluyor.
"Türkiye değişen dünyaya ayak uyduramıyor"
Bu seneye göre en fazla işsizlik yine 15-24 yaş arası işsizlik oranı yüzde 20 gençler arasında. Oysa birçok firma yurt dışında özellikle bu yaştaki gençleri hemen alır. Neden? Çünkü eğitebilir, sisteme çok daha kolay entegre edebilir. Türkiye'de maalesef sanayi yeterince teşvik almadığı için, bilişim veya teknoloji yeteri kadar teşvik almadığı için alanlar da açılmıyor. Türkiye maalesef değişen dünyaya ayak uyduramıyor. Türkiye yeni pazarlar da geliştiremiyor kendisine çünkü çok büyük bir güvenlik zafiyeti içinde.
"Orantısız göç yatırımcıları da kaçırdı"
Peki bu güvenlik zafiyeti neden kaynaklanıyor? Orantısız açık kapı politikasıyla kontrolsüz bir göç nedeniyle Türkiye'nin imajı, Türkiye'nin yatırım araçları da çok ciddi anlamda etkilenmiş vaziyette. Bugün Türkiye'nin gri listede olması, Türkiye'de iş yapıp yatırım yapmak isteyen insanları da çok ciddi anlamda etkiliyor. Çünkü diyorlar ki, 'bu ülkede hukuk yok, bu ülkede hukuk dışı insanlar, hukuka aykırı insanlar korunuyor. Ben burada yatırım yaptığımda kendimi koruyamam' diyor. Dolayısıyla yatırımı da uzaklaştırıyor ülkemizden.
"Kamu görevlileri arasında intihar yüksek"
Şimdi sadece gençler mi? Hayır, her sektörde çok ciddi problem var mesela polis intiharlarını çok ciddi konuşmamız lazım, avukatlar arasında intiharlar çok yüksek, öğretmenler arasında çok yüksek yani kamu hizmeti yapan insanlar o kadar mobing görüyor ki çünkü liyakat ortadan kalktı. Sistem tamamen değişince esasında o liyakatlı, o zeki olan gençlerimiz, yetişkin insanlarımız harcanıyor. Bu harcama karşısında da ekonomik olarak da altından kalkamıyor.
"Partilerin gençlik kolları sadece bayrak asmak için değildir"
Şimdi başka bir sorun daha var, o da şu; gençler baktığında onlara umut verecek bir çıkış yolu da maalesef çok fazla bulamıyorlar. Siyasetçilerin de bu durumu çok ciddi anlamda oturup irdelemesi gerekiyor. Gençlik Kolları her partide var ama gençlik kollarını geliştirmeleri gerekiyor. Gençlik kolları sadece bayrak asmak için değildir. Bunlar Türkiye'nin, partinin geleceğidir. Sizin onlara yatırım yapmanız lazım. Bir siyasi partinin gençlik kollarına bakışı esasında Türkiye'ye bakış açısını da temsil ediyor.
Türkiye'de orantısız bir sosyolojik gelişim yaşandığını belirten Aksoy hükümetin açık kapı politikasının Türkiye'nin her türlü imajına da büyük darbe vurduğunu söyledi.
İlay Aksoy şunları söyledi;
"2022 yılında tam 105 bin kişi üniversiteyi kazanmış ama ekonomik koşullardan dolayı, barınma sebeplerinden dolayı, yol koşullarından yani çeşitli hayat koşullarından dolayı kayıt yapamamış. Üniversiteyi 105 bin kişi çalışmış, kazanmış - sistemin dışında kalanlardan bahsetmiyorum- kazanmış ama katılamamışlar. Hükümetin her türlü mobingine rağmen Boğaziçi Üniversitesi halen en iyi üniversitelerimizden bir tanesidir. 2 bin 250 gencimiz kazanmış Boğaziçi'ni ve bunların 24'ü hiç kayıt bile yapamamış. Bu öğrenciler barınma, yol, kayıt ücretleri gibi etkenlerle baş edememiş düşünebiliyor musunuz!
"Türkiye'de orantısız bir sosyolojik gelişim yaşanıyor"
Türkiye'de orantısız bir sosyolojik gelişim yaşanıyor. Biz geleceğimizi bizden olmayan bir milletle paylaşmak zorunda bırakılıyoruz. İşte çarpıklık burada geliyor yani birçok üniversite açılmış, üniversiteler açılmakla birlikte Türk öğrenciler üniversitelere kanalize edilmiş, meslek liseleri neredeyse lağv edilmiş ve çocuklar 4 - 5 sene boyunca üniversitelerde devam ettikten sonra çıkıp üniversiteli diplomalı işsiz ordusu oluyor.
"Türkiye değişen dünyaya ayak uyduramıyor"
Bu seneye göre en fazla işsizlik yine 15-24 yaş arası işsizlik oranı yüzde 20 gençler arasında. Oysa birçok firma yurt dışında özellikle bu yaştaki gençleri hemen alır. Neden? Çünkü eğitebilir, sisteme çok daha kolay entegre edebilir. Türkiye'de maalesef sanayi yeterince teşvik almadığı için, bilişim veya teknoloji yeteri kadar teşvik almadığı için alanlar da açılmıyor. Türkiye maalesef değişen dünyaya ayak uyduramıyor. Türkiye yeni pazarlar da geliştiremiyor kendisine çünkü çok büyük bir güvenlik zafiyeti içinde.
"Orantısız göç yatırımcıları da kaçırdı"
Peki bu güvenlik zafiyeti neden kaynaklanıyor? Orantısız açık kapı politikasıyla kontrolsüz bir göç nedeniyle Türkiye'nin imajı, Türkiye'nin yatırım araçları da çok ciddi anlamda etkilenmiş vaziyette. Bugün Türkiye'nin gri listede olması, Türkiye'de iş yapıp yatırım yapmak isteyen insanları da çok ciddi anlamda etkiliyor. Çünkü diyorlar ki, 'bu ülkede hukuk yok, bu ülkede hukuk dışı insanlar, hukuka aykırı insanlar korunuyor. Ben burada yatırım yaptığımda kendimi koruyamam' diyor. Dolayısıyla yatırımı da uzaklaştırıyor ülkemizden.
"Kamu görevlileri arasında intihar yüksek"
Şimdi sadece gençler mi? Hayır, her sektörde çok ciddi problem var mesela polis intiharlarını çok ciddi konuşmamız lazım, avukatlar arasında intiharlar çok yüksek, öğretmenler arasında çok yüksek yani kamu hizmeti yapan insanlar o kadar mobing görüyor ki çünkü liyakat ortadan kalktı. Sistem tamamen değişince esasında o liyakatlı, o zeki olan gençlerimiz, yetişkin insanlarımız harcanıyor. Bu harcama karşısında da ekonomik olarak da altından kalkamıyor.
"Partilerin gençlik kolları sadece bayrak asmak için değildir"
Şimdi başka bir sorun daha var, o da şu; gençler baktığında onlara umut verecek bir çıkış yolu da maalesef çok fazla bulamıyorlar. Siyasetçilerin de bu durumu çok ciddi anlamda oturup irdelemesi gerekiyor. Gençlik Kolları her partide var ama gençlik kollarını geliştirmeleri gerekiyor. Gençlik kolları sadece bayrak asmak için değildir. Bunlar Türkiye'nin, partinin geleceğidir. Sizin onlara yatırım yapmanız lazım. Bir siyasi partinin gençlik kollarına bakışı esasında Türkiye'ye bakış açısını da temsil ediyor.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.