logo
25 NİSAN 2024

İmam Bakır ilahi görevi İmam Cafer’e devrediyor

İmam Muhammed Bâkır (ve Ehl-i Beyt imamlarının hepsi) her ne kadar çatışmadan uzak durma ilkesini benimsemiş olsa da, fikrî, ilmî ve imanî duruşundan asla taviz vermemiştir
24.04.2022 23:50:00
İmam Bakır ilahi görevi İmam Cafer’e devrediyor
İmam Bakır ilahi görevi İmam Cafer’e devrediyor
İmam Muhammed Bakır'ın mevcut iktidara karşı açıktan bir çatışma yolundan uzak durmasının sebebini, insanların bilinç düzeyini dile getiren şu sözlerinde görmek mümkündür:

"Şimdi biz onları çağırırsak bizim çağrımıza cevap vermezler." 

Hicri 99 senesinde Emevi tahtına Ömer b. Abdülaziz çıktı. Onun kısa süren halifeliği döneminde özgürlükler arttı. Ömer b. Abdülaziz Fedek arazisini İmam Muhammed Bakır'a geri verdi.

İmam Muhammed Bâkır'ın, mevcut tavrını Ömer b. Abdulaziz'in dengeli siyaseti karşısında da sürdürdüğünü görüyoruz.

İmam, Ömer b. Abdulaziz ile mektuplaşmış ve bazı dönemlerde görüşmüştür. Ömer b. Abdulaziz ise kendisine saygı göstermiş, yanına çağırmıştır. İmam da bu çağrıya icabet ederek Şam'a gitmiştir.

Ömer b. Abdulaziz, O'nu görkemli bir törenle karşılamış, İmam Muhammed Bâkır da birkaç gün Şam'da kalmıştır. 

Yine Ömer b. Abdulaziz, ilmini denemek için İmam'a bir mektup yazmış; İmam da, ona öğüt ve nasihat içeren cevabî bir mektup yazmıştır. 

Esasen İmam Muhammed Bakır, Ömer b. Abdulaziz ve yönetimi ile ilgili görüşünü henüz o iktidara gelmeden evvel ortaya koymuştu.

"Ebu Bâsir şöyle rivayet eder:

Mescitte Ebu Câfer el-Bâkır'la beraberdim. Bu sırada Ömer b. Abdulaziz mescide geldi. Üzerinde sarıya boyanmış bir elbise vardı. Ve kölelerine yaslanmıştı.

İmam şöyle dedi: "Bu delikanlı ileride yönetime gelecektir. Adil bir görünüm sergileyecek, dört yıl bu şekilde yaşayacaktır. Sonra ölecek, dünya ehli onun için ağlayacak, gök ehli ona lanet edecektir."

Ebu Bâsir devamla şöyle diyor: "Ey Resulûllah'ın oğlu! Onun adaletinden söz etmedin mi?" Buyurdu ki: Hakkı olmadığı halde bizim yerimize oturdu." 

Burada şu hakikatin altını çizmekte fayda vardır:

İmam Muhammed Bâkır (ve Ehl-i Beyt imamlarının hepsi) her ne kadar çatışmadan uzak durma ilkesini benimsemiş olsa da, fikrî, ilmî ve imanî duruşundan asla taviz vermemiştir.

Ancak Halife Hişam, İmam Muhammed Bâkır'ın Medine'de de özgür hareket etmesine izin vermedi. 

İmam Bâkır işte bu şartlar altında 19 sene imamet görevini sürdürmüş, Hicret'in 114. yılında Zilhiccenin 7. günü Emevi halifesi Hişam b. Abdülmelik tarafından zehirlenerek şehit olmuştur.

İmam Muhammed Bâkır, vefatı yaklaşınca oğlu Câfer'i yanına çağırdı ve şöyle dedi:

"Bu gece bana vaat edilen gecedir."

Sonra oğluna İsm-i Azam'ı, nebilerin mirasını ve imamet silahını teslim etti. Ardından da şöyle buyurdu: "Ey Ebu Abdullah! Ehl-i Beyt'i sevenler hakkında Allah'ı gözet!"

Bunun üzerine İmam Câfer şöyle dedi: "Onları başkasına muhtaç bırakmayacağım." 

Şehit olacağı günün akşamı oğlu Câfer-i Sâdık'ı çağırarak şöyle demiştir:

"Bu gece, bu fâni dünyadan göçüp Sevgili Rabbime kavuşacağım. Biraz önce babamı gördüm, bana çok leziz bir şerbet verdi. İçtim. Bana, Rabbime kavuşacağım ve ebedî âleme göçeceğim müjdesini verdi."

Ertesi gün Bâki Mezarlığı'na İmam Zeynelabidin ile İmam Hasan'ın yanına defnedildi. 

İmam Bâkır oğlu Câfer'e malının bir kısmını (800 dirhem) ayırmasını ve on yıl boyunca kendisi için düzenleyeceği matem ve ağlama meclisleri için kullanılmasını emreder. Bu matem meclisinin yeri Mina çölü ve zamanı ise hac mevsimi olacaktır. 

(Bu vasiyet ileride pek çok insanın Ehl-i Beyt'in hakikatleriyle tanışması için bir vesile haline geldi. Bir manada İmam Bâkır'ın hayatı da, vefatı da cihat oldu).

İmam Câfer bu vasiyeti yerine getirdi.

Amr b. Ebu'l Mikdad şöyle anlatır:

"Zilhicce ayının dokuzuncu günüydü. Arefe günü. Hacılar, günün özel amellerini yerine getirmek üzere Arafat'ta mahşeri bir kalabalık oluşturmuşlardı. Müslümanların yaşadıkları bölgelerin doğal sözcüleri de bir yerde toplanmışlardı. Böyle bir yerde söylenecek doğru ve yerinde bir söz zamanın en geniş toplu iletişim şebekesini oluşturacaktı."

Amr şöyle devam eder:

"İmam Sâdık'ı gördüm. Gelip hacıların yanında durdu ve İslam dünyasının her noktasına ulaştırmak için oradaki herkesin duyabileceği şekilde üç kere mesajını tekrarladı. Başka bir yöne döndü ve aynı mesajını üç defa olmak üzere tekrarladı. Böylece İmam on iki defa aynı mesajı tekrarlamış oldu. İmamın mesajı şundan ibaretti:

"Ey insanlar! Allah'ın Resulü imamdı. Ondan sonra Ali b. Ebu Tâlib, ondan sonra Hasan, ondan sonra Hüseyin, ondan sonra Ali b. Hüseyin, ondan sonra Muhammed b. Ali..." 

Bu aynı zamanda İmam Câfer'in kendi imamlığını da ilan etmesi demekti. Daha ileriki bölümlerde açıklayacağımız gibi İmam Câfer her ne kadar hükümete karşı silahlı bir direniş içine girmemişse de, hükümetin Ehl-i Beyt'in hakkı olduğunu açıkça dile getirmekten kaçınmamıştır.

Ebu's-Sabah Kinanî'den şöyle rivayet edilmiştir:

İmam Câfer-i Sâdık şöyle buyurdu: "Bizlere itaat etmek Yüce Allah tarafından farz kılınmıştır. Enfal de bizimdir. Safv'ul mal da..." 

"Safv'ul mal", sultanların kendilerine has kıldıkları ve ihtiyaç sahiplerini mahrum bıraktıkları mallardır. İmam bu sözleri ile Enfal ve Safv'ul malın sahibi olarak kendini tanıtıyor. Bu şu demektir ki;

İslam toplumunun asıl hâkimi kendisidir. Mezkur mallar kendisine sunulmalıdır. Ve bu mallar İmam eliyle doğru alanlarda kullanılmalıdır. 

İmam Câfer pek çok sözünde kendinden önceki imamların isimlerini tek tek saymış ve onlara itaatin farz olduğunu açıkça beyan etmiştir." (Prof. Dr. Haydar Baş, İmam Cafer eserinden)
' Saray'la müzakere edilmez, mücadele edilir'
Zamanlaması manidar uyarı
Kameranın âlâsı üretildi
Ambargolar ASELSAN'ı kamçıladı
Vergi böyle toplanmaz
Eski Bakan Çelebi'den sert eleştiriler
'Tüm Almanya seçimdeki büyük başarınızı biliyor'
Steinmeier, Yavaş'a böyle dedi
Trabzonspor'un eski başkanı vefat etti
Evinde ölü bulundu
Bakan'ın sözlerine tepki gösterdi
'Tam bir Düyûn-ı Umûmiye sistemi'
İlk 3 ayda harcamaları yüzde 120 arttı
CHP: Tasarruf Saray'dan başlasın
Pentagon'dan Irak'a: Bölgedeki ABD güçlerini koru
Hem işgalci, hem koruma istiyor!
Adalet Bakanı mesajı verdi
'DEM Parti kapatılabilir'
Fanatik Yahudiler Mescid-i Aksa'ya baskın düzenledi
Bilinçli olarak gerginliği tırmandırıyorlar
'Saray' ziyareti öncesi kritik randevu
Kılıçdaroğlu, Özel ile görüşecek mi?
ABD'li senatör, İsrail'e desteğe tepki gösterdi
"Artık yeter!"
6 gündür haber alınamıyordu, itfaiye içeri girince şaşırdı
Derin uykudan uyandı!
İsrail devlet televizyonu duyurdu
Ordu yakında Refah'a girecek!
'Orijinalini paylaşıyorum ki ahlaksızlığınız görülsün'
Montajlı fotoğraf polemiği
' Saray'la müzakere edilmez, mücadele edilir'
Zamanlaması manidar uyarı
Kameranın âlâsı üretildi
Ambargolar ASELSAN'ı kamçıladı
Vergi böyle toplanmaz
Eski Bakan Çelebi'den sert eleştiriler
'Tüm Almanya seçimdeki büyük başarınızı biliyor'
Steinmeier, Yavaş'a böyle dedi
Trabzonspor'un eski başkanı vefat etti
Evinde ölü bulundu
Bakan'ın sözlerine tepki gösterdi
'Tam bir Düyûn-ı Umûmiye sistemi'
İlk 3 ayda harcamaları yüzde 120 arttı
CHP: Tasarruf Saray'dan başlasın
Pentagon'dan Irak'a: Bölgedeki ABD güçlerini koru
Hem işgalci, hem koruma istiyor!
Adalet Bakanı mesajı verdi
'DEM Parti kapatılabilir'
Fanatik Yahudiler Mescid-i Aksa'ya baskın düzenledi
Bilinçli olarak gerginliği tırmandırıyorlar
'Saray' ziyareti öncesi kritik randevu
Kılıçdaroğlu, Özel ile görüşecek mi?
ABD'li senatör, İsrail'e desteğe tepki gösterdi
"Artık yeter!"
6 gündür haber alınamıyordu, itfaiye içeri girince şaşırdı
Derin uykudan uyandı!
İsrail devlet televizyonu duyurdu
Ordu yakında Refah'a girecek!
'Orijinalini paylaşıyorum ki ahlaksızlığınız görülsün'
Montajlı fotoğraf polemiği

Kendi çipini üreten ASELSAN buluşlara devam ediyor

 
ASELSAN Genel Müdürü Ahmet Akyol, İHA kameralarına Kanada tarafından uygulanan ambargoları anımsatarak, "O dönem bir geliştirme projesi başlattık. Önce ambargoyu bertaraf edecek bir kamera yapmak daha da ötesinde dünyada bu alandaki en iyi kamerayı da yapabilmek üzere yola çıkmıştık. Geldiğimiz noktada İHA kameramız ASELFLIR-500'ü tamamladık. Artık operasyonel olarak Silahlı Kuvvetlerimizin kullanımına da girdi" dedi.
24.04.2024 23:34:00
ANADOLU AJANSI
 Kendi çipini üreten ASELSAN buluşlara devam ediyor
 Kendi çipini üreten ASELSAN buluşlara devam ediyor

ASELSAN Genel Müdürü Ahmet Akyol, ihracat yaptıkları ülke sayısını 86'ya çıkardıklarını dile getirerek, "ASELSAN'ın bu yıl yeni ihracat sözleşmeleri açısından 1 milyar dolara yaklaşma hedefi var" dedi. Anadolu Ajansı Teknoloji Masası'nın konuğu olan Akyol, ASELSAN olarak denizin derinliklerinden uzayın derinliklerine kadar her alanda her platforma kritik sistemler geliştirdiklerini kaydetti.

Siz mi ambargo uygularsınız?!

Akyol, İHA kameralarına Kanada tarafından uygulanan ambargoları anımsatarak, "O dönem Savunma Sanayii Başkanlığımızın liderliğinde bir geliştirme projesi başlattık. Önce ambargoyu bertaraf edecek bir kamera yapmak daha da ötesinde dünyada bu alandaki en iyi kamerayı da yapabilmek üzere yola çıkmıştık. Geldiğimiz noktada İHA kameramız ASELFLIR-500'ü tamamladık. Artık operasyonel olarak Silahlı Kuvvetlerimizin kullanımına da girdi" ifadelerini kullandı. ASELFLIR-500'ün rakiplerine oranla yüzde 30 daha iyi performans sergilediğine dikkati çeken Akyol, kameranın lazer işaretlemedeki başarısıyla da güdümlü mühimmatların daha hassas vuruş kabiliyeti kazanmasını sağlamış olduğunu vurguladı.

Hava savunma sistemlerinde yeni ataklar

Akyol, ASELSAN'ın alçak irtifada KORKUT sistemi olduğunu belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Kendisine yönelen dron, seyir füzesi ve benzeri tüm tehditleri parçacıklı mühimmatlarla önce tespit edip sonra onları engellemeye dayalı bir teknoloji. Bu envantere kazandırdığımız ve seri üretimini devam ettirdiğimiz bir sistem. Bunun bir üstünde HİSAR-A diye isimlendirdiğimiz bu sefer biraz daha irtifanın arttığı artık füzelerin devreye girdiği bir sistem var. Burada da Roketsan ile güzel bir işbirliğimiz var. Füzeleri onlar bize sağlıyorlar, biz de bütün sistemi bir araya getirerek alçak irtifalı HİSAR-A'yı tamamlayıp envantere kazandırdık.
Bir üstünde de HİSAR-O'muz var. Orta menzilde. Bunun da envantere kazandırıldığını ve seri üretime devam edildiğini söyleyebilirim. Şimdi de uzun menzilli hava savunma sistemimiz SİPER'i Türk Silahlı Kuvvetlerimizin envanterine kazandırıyoruz. Böylece çok alçak irtifadan yüksek irtifaya kadar katmanlı hava savunmasını 2024 yılında tamamlamış oluyoruz."


Lazer silahı GÖKBERK

ASELSAN'ın lazer silahı GÖKBERK'ten bahseden Akyol, lazerin kaynağını da yerli olarak geliştirdiklerini vurguladı. Akyol, otonominin (kendi kendine karar verip çalışma) üzerinde çalıştıkları önemli başlıklardan olduğunu aktararak, "Deringöz isminde yeni bir ürün üzerine çalışıyoruz. Geçtiğimiz günlerde ilk dalışını yaptık. Yapay zeka destekli otonom sürüş algoritmalarına sahip. Denizin altına 600 metreye kadar dalabilen sonarları olan, su altında haberleşme ve su altında keşif gözetleme kabiliyetine sahip bir ürün" diye konuştu. ASELSAN'ın Ankara'da 400 milyon dolarlık yeni bir yatırıma başladığının altını çizen Akyol, yatırımla beraber binin üzerinde ilave nitelikli istihdamı Türkiye'ye kazandıracaklarını anlattı.


Yapay zeka robotları kullanıyor

Karar vericilerin yapay zeka destekli algoritmalarla işini kolaylaştırmak ve büyük veriyi işlemek üzere komuta kontrol sistemlerinde yapay zekayı etkin olarak kullandıklarını aktaran Ahmet Akyol, "Gerek insansız kara, deniz araçlarında gerek otonominin olduğu diğer sistemlerde yapay zeka destekli algoritmalarla burada fark yaratmaya çalışıyoruz. ASELSAN içerisindeki bütün çalışmalarda yapay zeka robotlarını kullanır duruma geldik. Bunu içerideki süreçlerimizde adım adım yaygınlaştırıyoruz" dedi. Akyol, çip teknolojisinin çok kritik olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti: "Çip teknolojisinin askeri ve sivil boyutu var. Bizim açımızdan askeri boyutunda bağımsızlık stratejik öncelik. Bu amaçla Bilkent Üniversitesi ile ortak bir şirketimiz var. Yine ASELSAN'ın İstanbul'da MKR-IC ve TÜYAR isimli iki ayrı çipe odaklanmış alt şirketi var. Bu üç alt şirketle ve kendi bünyemizdeki çip tasarım ekiplerimizle buraya önemli miktarda kaynak ve yatırım yapıyoruz. Özellikle radar ve elektronik harpte kullanılan son derece stratejik olan galyum nitratta, transistör seviyesinde millileştirmeyi tamamladık. Bir radarda yaklaşık 1000'den fazla çip bulunuyor. Bu çipleri kendimiz tasarlıyoruz. 2024 itibarıyla bu çipleri Ankara'da seri üretebilme imkanına kavuştuk. Alt transistörlerini Bilkent Üniversitesi ile ortak şirketimizde, üstündeki çip seviyesi üretimleri de ASELSAN'da çoklu adetlerde yapabilecek duruma geldik. Binlerce çipi seri ürettiğimizi söyleyebilirim. Bu, askeri alandaki bağımsızlığımız açısından önemli."

Meteorolojinin renkli kodları ne anlama geliyor?

Meteoroloji, doğanın diliyle konuşur ve bu dili anlamak için renkli uyarı kodlarından yararlanır. Türkiye'de Meteoroloji Genel Müdürlüğü, hava durumu tahminlerinde ve uyarılarda dört farklı renk kodu kullanır: yeşil, sarı, turuncu ve kırmızı. Her bir renk, doğanın bize gönderdiği mesajların şiddetini ve önemini ifade eder
24.04.2024 13:05:00 / Güncelleme: 24.04.2024 13:08:29
Ahmet Haydar Tarhanlı
Meteorolojinin renkli kodları ne anlama geliyor?
Meteorolojinin renkli kodları ne anlama geliyor?
Yeşil (Tehlike Yok): Yeşil kod, hava durumunun sakin olduğunu ve herhangi bir tehlike beklemediğimizi gösterir. Bu renk, günlük yaşantımızı etkileyecek meteorolojik bir hadisenin olmadığını belirtir ve huzurlu bir gün geçirebileceğimizin işaretidir.

Sarı (Az Tehlikeli): Sarı kod, dikkatli olmamız gerektiğini söyler. Hava durumu olağanın dışında olmasa da, bazı faaliyetler için potansiyel riskler taşıyabilir. Bu uyarı, özellikle açık havada yapılacak etkinliklerde daha tedbirli olmamız gerektiğini hatırlatır.

Turuncu (Tehlikeli): Turuncu kod, tehlikenin arttığını ve olası hasarlar için hazırlıklı olmamız gerektiğini bildirir. Bu renk, nadiren gerçekleşen ve can veya mal kaybına yol açabilecek meteorolojik olayların beklendiğini ifade eder.

Kırmızı (Çok Tehlikeli): Kırmızı kod, en ciddi uyarıdır ve çok tehlikeli durumları simgeler. Bu renk, hayatı tehdit edebilecek, geniş alanlarda büyük hasarlara neden olabilecek son derece kuvvetli meteorolojik hadiselerin beklendiğini gösterir. Kırmızı kod gördüğümüzde, güncel meteorolojik koşulları sıkça takip etmeli ve gerekli tüm önlemleri almalıyız.

Bu renk kodları, doğanın bize sunduğu ipuçlarını çözmemize ve kendimizi olası tehlikelere karşı korumamıza yardımcı olur. Meteoroloji Genel Müdürlüğü'nün bu renkli uyarı sistemi, "Haberdar olun, hazırlıksız yakalanmayın" sloganıyla bizlere doğru bilgiyi zamanında sunar ve güvenliğimizi sağlamak için önemli bir araçtır.

Üsküdar-Samandıra Metro Hattı'ndaki sorun 50 saati aştı

Üsküdar-Samandıra Metro Hattı'nda önceki gün sabah meydana gelen aksaklık 50 saati aşkın süredir giderilemezken, sabah mesaisine gitmek isteyen vatandaşlar yoğunlukla karşılaştı.
24.04.2024 09:42:00 / Güncelleme: 24.04.2024 09:47:47
Anadolu Ajansı
Üsküdar-Samandıra Metro Hattı'ndaki sorun 50 saati aştı
Üsküdar-Samandıra Metro Hattı'ndaki sorun 50 saati aştı

M5 Üsküdar-Samandıra Metro Hattı'nda önceki gün saat 06.00 itibarıyla başlayan aksaklık sürüyor.

Metro İstanbul'un önce "teknik arıza" olarak açıkladığı, sonrasında "zorunlu bakım çalışması" şeklinde nitelendirdiği, dün ise "işletme saatleri dışında eğitim amaçlı kullanılan yolcusuz iki trenin teması"ndan kaynaklandığını bildirdiği problem nedeniyle seferler Altunizade İstasyonu'nda aktarmalı olarak sürdürülüyor.

Altunize'de durağından metro hattına geçen vatandaşlara turnikelerden geçtikleri sırada "Gideceğiniz yönün tam tersine gidin" uyarısı yapılıyor.

Hattın bulunduğu kata inildiğinde ise yön tabelaların önünde bekleyen görevliler megafonla duyurular yaparak vatandaşları gidecekleri tarafa yönlendiriyor.

Duraktaki süreli ekran tabelaları çalışmazken vatandaşlar arasında megafonla dolaşan bir görevli seferlerin 15 dakika aralıklarla yapıldığı bilgisini veriyor.

Sefer aralıklarının uzamasıyla birlikte duraktaki yoğunluk artıyor, bazı vatandaşlar işe geç kalmaktan endişe duyduklarını yüksek sesle dile getiriyor.

Metroyu bekleyen bir vatandaş "Açıklama yapan yok mu' Bu metroları kapatın o zaman. Böyle saçma bir şey olur mu' İnsan haklarına aykırı değil mi bu' Evimize, işimize gidemiyoruz. Hani her şey güzel olacaktı bu nasıl vaziyet' Yazıklar olsun." diye tepki gösterirken, etrafındaki diğer vatandaşlar da destek verdi.

Aksaklık, duraktaki merkezi sistemden "zorunlu bakım çalışması" şeklinde duyurulurken, arıza öncesi Üsküdar'dan Samandıra yönüne yoğun saatlerde 4 dakika aralıklarla düzenlenen tren seferlerinin 15 dakikada bir yapılması nedeniyle neredeyse tamamı dolan durakta hareket edecek alan kalmıyor.

Metroyu beklemek istemeyenler vatandaşlara 6 numaralı çıkıştan kalkan ücretsiz İETT otobüslerine binerek Üsküdar yönüne gidebilecekleri bildiriliyor.

Otobüs durağında ise önünde "görevli" yazan otobüsler belirli aralıklarla Üsküdar'a ring atıyor. 

İstanbul'da FETÖ operasyonunda 13 şüpheli yakalandı

İstanbul'da terör örgütü FETÖ'ye yönelik operasyonda eski askeri öğrenci oldukları belirlenen 13 zanlı gözaltına alındı.
24.04.2024 09:42:00
Anadolu Ajansı
İstanbul'da FETÖ operasyonunda 13 şüpheli yakalandı
İstanbul'da FETÖ operasyonunda 13 şüpheli yakalandı

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosunca terör örgütü FETÖ/PDY'ye yönelik yürütülen soruşturmada, örgütün askeri yapılanmasında faaliyet gösteren bazı şüphelilerin ankesörlü hatlardan periyodik ve ardışık arandığı tespit edildi.

Soruşturma kapsamında, ayrıca askeri okullara girişteki mülakat sınavlarında aday numaraları üzerinden kodlama yapılarak örgüt mensuplarına öncelik sağlandığı belirlendi.

Savcılık, eski askeri öğrenci olduklarını belirlediği 15 şüpheli hakkında gözaltı kararı verdi.

Bunun üzerine harekete geçen İstanbul Emniyet Müdürlüğü ekipleri, 15 adrese düzenlediği eş zamanlı operasyonda 13 şüpheliyi yakaladı.

Operasyon kapsamında 2 şüpheliyi arama çalışmaları sürüyor.
 

logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.