14 Mayıs'a iki gün kaldı.
Zaten hararetin dorukta olduğu siyasi gündeme, Memleket Partisi Lideri Muharrem İnce'nin adaylıktan çekilmesi bomba gibi düştü.
Dün yaptığı açıklamada, son zamanlarda hakkında ortaya atılan iddialara sert tepki gösteren İnce, bu görsellerin montaj olduğunu, FETÖ'cüler tarafından üretildiklerini ve devlet ile basının bir cumhurbaşkanı adayı olarak kendi itibarını korumadığını söyledi.
Hakkında, 'Saraydan para aldı' diyenleri alçaklıkla suçlayan İnce, "Saray'dan para aldı çekilemez, diyenlere, bu alçaklığı yapanlara sesleniyorum. Benim bu kumpaslardan, montajlardan ve sahte dekontlardan korktuğum falan yok. 45 gündür buna direniyorum zaten ve adaylıktan çekiliyorum" dedi.
Muharrem İnce, zehir zemberek bu ifadelerden sonra cumhurbaşkanlığı adaylığından çekildiğini duyurdu, ancak hangi aday lehine çekildiğine açıklık getirmedi.
İnce'nin ismi Yüksek Seçim Kurulu'nun (YSK) belirlediği seçim takviminde aday statüsü kazandığı, oy pusulaları da buna göre basıldığı için pusulada yer almaya devam edecek. Dolayısıyla da İnce'ye yurtdışında verilmiş ve 14 Mayıs'ta verilecek oylar da geçerli olacak.
YSK'ya resmi bildirimde bulunmazsa Muharrem İnce, geçerli oyları almış sayılacak. Bu durumda -olmaz ama- şu ihtimal de var; yüzde 50'nin üstünde oy alması durumunda resmi olarak seçimi kazanabilir bile…
İnce'nin çekilmesi, seçimlerin ikinci tura kalma ihtimalini iyice azaltmış oldu.
Muharrem İnce'ye oy verecek seçmen kitlesinin büyük çoğunluğunun çekilme kararından sonra Kemal Kılıçdaroğlu'nu destekleyeceğini tahmin etmek zor değil.
Bu da Kılıçdaroğlu'nun elinin güçlendiğini gösteriyor.
Ancak bugüne kadar 21 yıllık iktidarı döneminde hiçbir seçimde harcamadığı kadar para harcayan bir iktidarın, seçimleri kesinlikle kaybedeceğini söylemek de mümkün değil.
Hele de sandıkta vereceği oyun rengi, seçimden bir gece önce cebine girecek paraya ya da bir gıda kolisine göre değişebilecek, maalesef çoğunluğu oluşturan bir seçmen kitlesinin ülkemizde varlığı düşünülürse hiçbir sonucun bizim için sürpriz olmayacağını rahatlıkla ifade edebiliriz.
Türkiye'de geçmiş seçimleri bilenler hep, seçimin son gece kazanılacağını söylerler.
Yani demem o ki, 21 yıldır oturduğu koltuğu yeniden kazanmak için iktidar son dakikaya kadar, hatta son oy sayılana kadar elinden gelen her şeyi yapacaktır.
Muhalefet, kazanma ve oylara sahip çıkma konusunda, iktidardan daha inatçı ve azimli olursa Türkiye'nin özlediği iktidar değişimi gerçekleşecektir.
- Çağdaş Nemrutların ateşinden hiç korkmadı! / 13.04.2025
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024





















































































