Önceki gün Irak'ta 6 İngiliz askerinin öldürülmesiyle birlikte İngiliz hükümeti bir karar alarak askerlerini yakın zaman içerisinde bu ülkeden çekmeye başlayacaklarını söyledi.
Savunma Bakanlığı tarafından dile getirilen bu karar, zamanlama açısından yerinde oldu.
Hemen hergün ikişer üçer ölen askerlerin Irak'taki acıklı durumu İngiliz kamuoyu tarafından endişeyle takip ediliyordu.
"Irak'ta Saddam yönetiminin devrilmesine rağmen neden bu ülkede kalmaya devam ediyoruz!?.." diyerek hükümetteki İşçi Partisi'ne karşı sesini yükselten halkın Blair'e yönelik son günlerdeki tepkisi de giderek tırmanmaktaydı.
Ülke genelinde hakim kanaate İngiliz Hükümet'in kulak vermek zorunda kalması anlamlı.
Başbakan Blair hükümeti şu sıralar oldukça zor günler geçiriyor. Yapılan anketler, hükümetin ve Blair'in kan kaybettiği sonucunu veriyor. Kamuoyunda imajı çizilen Blair'in önümüzdeki seçimlerde başarılı olması oldukça güç.
Muhafazakar Partililer gelecek seçimlerde Blair'in karşısına sicili ve karakteri sağlam aday çıkarmayı planlıyorlar.
Muhafazakar parti, ülke içinde kamuoyunu kendi lehine çevirmiş bulunuyor. BM'nin devredışı bırakılarak Irak'a operasyon düzenlenmesinin ve protestolara rağmen Iraklı sivillerin öldürülmesinin psikolojik rüzgarlarını yanlarına alan Muhafazakarlar, Blair'e karşı yargı yolunu açmak niyetindeler. Sadece muhalif kanattan değil, hatırlarsanız eski ve yeni İşçi Partili bakanlar da uygulanan dış politikaya karşı tepki koymuşlar, istifalarını sunmuşlardı.
Irak'ta saplanmış oldukları bataktan kurtulmanın yollarını arayan İngilizlerin son saldırılarla birlikte aldıkları "Irak'tan yakın zamanda çekilme'' kararı Amerikalılar'ı endişelendiriyor.
Polonya ve İspanya'nın da müdahil olduğu askeri bölgesel konuşlanmalarda İngilizler'in büyük desteğini alan Amerikalılar, bu yeni askeri boşluğu doldurmak için yeni bir ülke arayışı içerisine girecek. Bu bağlamda yeni ve yakın müttefik olarak Türk askeri de düşünülebilir mi? Bu soruya şuan için yanıt vermek imkansız.
Irak'a özgürlük sunmaya çalışan ve demokrasi aşılamaya kalkışan Amerikan askerleri de Irak'ta zorlu bir aşamadan geçmekte.
Irak'taki Amerikan askerlerine yönelik değişik alanlarda saldırılar oluyor. Irak halkı Amerika'nın bölgede yeterince kaldığını söylüyor ancak Amerikalılar buna kılak tıkıyor.
Dün de bir Amerikan askeri Iraklı direnişçiler tarafından vuruldu. Savaşta vermediği kaybı Amerikalılar ülke içerisinde vermeye başladılar. Son saldırıyla birlikte son iki aydaki bilanço 38'e yükseldi.
İşgal güçleri Irak'ta kaldıkça erimeye devam ediyorlar.
İngilizler geç de olsa bunu gördü. Amerikalılar'ın buna ne tepki vereceğini kestirmek zor.
Savunma Bakanlığı tarafından dile getirilen bu karar, zamanlama açısından yerinde oldu.
Hemen hergün ikişer üçer ölen askerlerin Irak'taki acıklı durumu İngiliz kamuoyu tarafından endişeyle takip ediliyordu.
"Irak'ta Saddam yönetiminin devrilmesine rağmen neden bu ülkede kalmaya devam ediyoruz!?.." diyerek hükümetteki İşçi Partisi'ne karşı sesini yükselten halkın Blair'e yönelik son günlerdeki tepkisi de giderek tırmanmaktaydı.
Ülke genelinde hakim kanaate İngiliz Hükümet'in kulak vermek zorunda kalması anlamlı.
Başbakan Blair hükümeti şu sıralar oldukça zor günler geçiriyor. Yapılan anketler, hükümetin ve Blair'in kan kaybettiği sonucunu veriyor. Kamuoyunda imajı çizilen Blair'in önümüzdeki seçimlerde başarılı olması oldukça güç.
Muhafazakar Partililer gelecek seçimlerde Blair'in karşısına sicili ve karakteri sağlam aday çıkarmayı planlıyorlar.
Muhafazakar parti, ülke içinde kamuoyunu kendi lehine çevirmiş bulunuyor. BM'nin devredışı bırakılarak Irak'a operasyon düzenlenmesinin ve protestolara rağmen Iraklı sivillerin öldürülmesinin psikolojik rüzgarlarını yanlarına alan Muhafazakarlar, Blair'e karşı yargı yolunu açmak niyetindeler. Sadece muhalif kanattan değil, hatırlarsanız eski ve yeni İşçi Partili bakanlar da uygulanan dış politikaya karşı tepki koymuşlar, istifalarını sunmuşlardı.
Irak'ta saplanmış oldukları bataktan kurtulmanın yollarını arayan İngilizlerin son saldırılarla birlikte aldıkları "Irak'tan yakın zamanda çekilme'' kararı Amerikalılar'ı endişelendiriyor.
Polonya ve İspanya'nın da müdahil olduğu askeri bölgesel konuşlanmalarda İngilizler'in büyük desteğini alan Amerikalılar, bu yeni askeri boşluğu doldurmak için yeni bir ülke arayışı içerisine girecek. Bu bağlamda yeni ve yakın müttefik olarak Türk askeri de düşünülebilir mi? Bu soruya şuan için yanıt vermek imkansız.
Irak'a özgürlük sunmaya çalışan ve demokrasi aşılamaya kalkışan Amerikan askerleri de Irak'ta zorlu bir aşamadan geçmekte.
Irak'taki Amerikan askerlerine yönelik değişik alanlarda saldırılar oluyor. Irak halkı Amerika'nın bölgede yeterince kaldığını söylüyor ancak Amerikalılar buna kılak tıkıyor.
Dün de bir Amerikan askeri Iraklı direnişçiler tarafından vuruldu. Savaşta vermediği kaybı Amerikalılar ülke içerisinde vermeye başladılar. Son saldırıyla birlikte son iki aydaki bilanço 38'e yükseldi.
İşgal güçleri Irak'ta kaldıkça erimeye devam ediyorlar.
İngilizler geç de olsa bunu gördü. Amerikalılar'ın buna ne tepki vereceğini kestirmek zor.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Cevat Kışlalı / diğer yazıları
- Suikastın geri planı / 09.05.2006
- Sessizliğin sesi / 28.03.2006
- 8 Mart Dünya Kadınlar Günü / 08.03.2006
- Hangi ittifak, hangi kadın? / 26.01.2006
- Varoluş mücadelesi / 24.01.2006
- Bu M.E.M'leket bizim / 01.12.2005
- Çözüm mü dediniz? / 27.11.2005
- Bağımsız Türkiye / 04.11.2005
- Bağımsız Türkiye / 21.10.2005
- Felaket kapıda / 19.10.2005
- Sessizliğin sesi / 28.03.2006
- 8 Mart Dünya Kadınlar Günü / 08.03.2006
- Hangi ittifak, hangi kadın? / 26.01.2006
- Varoluş mücadelesi / 24.01.2006
- Bu M.E.M'leket bizim / 01.12.2005
- Çözüm mü dediniz? / 27.11.2005
- Bağımsız Türkiye / 04.11.2005
- Bağımsız Türkiye / 21.10.2005
- Felaket kapıda / 19.10.2005