Ekmeği elinden alınmış, emek ve alın terinin üzerine çeyrek asırdan beri ülkeyi yönetenler tarafından adeta beton dökülmüş kitleler, milyonlar, nice on milyonlar şimdi de 'ağlamak yasak' dayatmasıyla karşı karşıyalar.
İktidar sahipleri, fildişi kulelerden halkı seyredenler, ısrarla ve inatla devam ettikleri yanlış kararlar ve uygulamalarla halkı açlığa ve sefalete mahkûm edenler, ellerinden gelse halkın kıvranmalarını ve ağlamalarını da yasaklayacaklar.
Dünya ülkeleri arasında yoksullukta başı çekiyoruz, yolsuzlukta açık ara öndeyiz, yasaklar ve yasaklamalarda ise bizimle boy ölçüşmeye cesaret edebilen bile yok, hal böyleyken, bu ülkede, böyle bir memlekette kaşları çatmak yasak, surat asmak yasak ve ağlamak yasak.
6 Şubat Kahramanmaraş depremlerinin ardından da aynı halleri, aynı dramları ve trajedileri fazlasıyla yaşamıştık, göz göre göre, apaçık ihmaller sebebiyle, aile fertlerinin tamamını kaybeden ve tek başına kalan insanların dahi hıçkırıkları boğazlarına tıkanmış, en tepeden en alta kadar tüm iktidar sözcüleri tarafından azarlanmışlardı.
Halkın içinden yükselen her sesi, her çığlığı iktidar sahipleri kendi aleyhlerine zannediyor, öyle kabul ediyor ve elini ağlayanların ağzına kapatıyor.
Hâlbuki yükselen çığlıkların sebebi kendisidir, dertlerin ve ıstırapların kaynağı bizzat kendisidir, kendileri de çok iyi biliyorlar ki hiç kimse keyfinden, durup dururken ağlamaz ve feryat etmez.
En düşük emekli maaşı, 80 bin liraya yükselen yoksulluk rakamının kaçta kaçı, 22 bin lira olan asgari ücret yoksulluk sınırının kaçta kaçı hesap eden var mı?
Çeyrek asırdan beri yönettikleri bu ülkede, bu sefalet manzarasını bizzat kendileri oluşturmuşken, hâlâ iyileştirme yönünde bir adım atmıyorlar ve iktidar koltuğuna oturdukları günden beri küplerini doldurdukları bir avuç mutlu azınlığa vergi muafiyeti, vergi indirimi ve teşvik artırımı peşindeler.
Haksızlık, hukuksuzluk ve adaletsizlik bu ülkenin tarihinde hiç olmadığı boyutlara ulaşmış, gelir adaletsizliği ise dillere destan, dünya sefalet endeksinde yerlerde sürünüyoruz, halkın yüzde doksanı yoksul ve parası olmayanın sağlığa, adalete ve eğitime ulaşması imkânsızlaşmış ve hal böyleyken bu ülkede ağlamak yasak, kaşlarını çatmak ve surat asmak yasak!
- Gözenin başında kim var? / 01.05.2025
- Nasıl oluyor da oluyor? / 30.04.2025
- Kiminin başı döner açlıktan kiminin başı çıkmaz balçıktan / 29.04.2025
- Gelsin / 25.04.2025
- İktidara düşen… / 22.04.2025
- Yaşadıklarımızın resmidir / 21.04.2025
- Vefatının beşinci yıl dönümünde Haydar Baş tüm yurtta anılıyor / 15.04.2025
- Mevcut manzara seni üzmüyorsa… / 11.04.2025
- Yorgun / 08.04.2025