‘İnsan ölüm oklarının hedefidir’

Hz. Ali'nin hikmet pınarı sözlerinden bazıları şunlardır: "Çeşitli görüşlere açık olan, yanlış yerleri tanır (doğruyu yanlışlardan teşhis eder)."

"Allah için gazap mızrağını bileyen kimse, en şiddetli bâtıl ehlini öldürmeye güçlü olur."

"Bir şeyden korkunca, kendini içine at. Zira (bazen) bir şeyden sakınmanın zorluğu, kendisinden korktuğun şeyden daha büyüktür."

"Önderlik işi, göğüs genişliği ile mümkündür."

"Kötüleri, iyileri mükâfatlandırmakla azarla."

"Kötülüğü, kendi gönlünden biçecek başkalarının gönlünden biç."

"İnat, insanın görüşünü gevşetir."

"Tamah, müebbet köleliktir."

"Tefritin (kusur etmenin) semeresi pişmanlıktır; uzak görüşlülüğün semeresi ise sağlıktır."

"Cehaletle konuşmakta hayır olmadığı gibi, hikmetli sözü söylemeyip susmakta da hayır yoktur."

"Birbirine zıt olan iki davetten biri, mutlaka sapıklıktır."

"Gerçeği görüp idrak ettiğimden beri şüpheye düşmedim."

"Yalan söylemedim, bana yalan söylenmedi, sapıklığa düşmedim ve benim yüzümden sapıklığa düşülmedi."

"İlk zulmeden, yarın (kıyamet günü) parmağını ısırır."

"Dünyadan göç etmek yakındır."

"Hakkın karşısında duran helak olur."

"Sabrın kurtaramadığı kimseyi, sabırsızlık helak eder."

"Ne kadar tuhaf! Hilafet, sahabilikle olur da, sahabilik ve yakınlıkla olmaz mı?"

Seyyid Razi şöyle diyor: "Hz. Ali'den bu hususta bir de şu şiir nakledilmiştir:

Eğer hilafeti şurayla elde ettiysen,

Bu nasıl bir şuraydı ki oy verenler orada değildi.

Eğer muhalifine

Peygamber'e yakınlığını delil getirdiysen,

Başkası Peygamber'e daha evla ve daha yakındır."

"İnsan dünyada ölüm oklarının hedefidir; belaların yöneldiği talan edilmiş biridir. Her yudumda boğaza kaçma, her lokmada boğaza tıkanma vardır. İnsan bir nimetten ayrılmadıkça, başka bir nimete kavuşamaz. Ömründen bir günden ayrılmadıkça yeni bir güne kavuşamaz. O halde biz ölümün yardımcılarıyız, vücudumuz ölüm oklarının hedefidir. O halde nasıl ebedi kalmayı ümit edebiliriz? Gece ve gündüz, yaptıklarını bozmadan ve topladıklarını dağıtmadan hiçbir şeyi yüceltmemişlerdir."

"Ey Âdemoğlu, ihtiyacından fazla olarak kazandığın şeyde başkaları için bekçilik yapıyorsun."

"Kalplerin isteme, yönelme ve yüz çevirmesi vardır; o halde kalplere, meyil ve isteği üzere yaklaşın; zira kalp bir şeye zorlandığında kör (yorgun ve aciz) olur."

"Öfkemi ne zaman yeneyim; öfkelendiğimde mi? İntikamdan aciz kaldığımda ve bana, 'Sabretseydin daha iyi olurdu' dedikleri zaman mı? Yoksa intikam almaya gücüm olduğunda ve bana, 'Affetseydin daha iyi olurdu' dedikleri zaman mı?"