logo
29 MART 2024

İnsanı yaşat ki devlet yaşasın

20.06.2004 00:00:00
Mukaddes ve emanetin farkında olmakKamil BAYRAKTAR

Mukaddes beldelere Surre Alayları

Osmanlı, mukaddes beldelere aklın almadığı ölçüde hürmet gösteriyor, kıymet veriyordu. Sultanların kendilerine atfettiği "Hadimü'l-Haremeyn" ünvanı bunun en bariz göstergelerinden biriydi. Bir diğer gösterge ise Yıldırım Beyazıt döneminden itibaren her yıl Mekke ve Medine'ye Surre Alayları'nın tertip edilmesi olup sadece bu olay bile Osmanlının nasıl bir misyonun sahibi olduğunu ortaya koyuyordu.

Sırf Allah rızasına nail olmak için bu Surre Alayları ile birçok hediyeler ve mukaddes belde fukarasına dağıtılmak üzere binlerce altın gönderiliyordu. Bu Surre-i Hümayun'da, padişahın yaptırıp gönderdiği Kabe örtüsü de bulunuyor, bu örtü merasimle yerine takılıyor, eskisi geri getirilip paylaşılıyordu.

Surre alayları ile kutsal belde halkının Osmanlı idaresi ile bütünleşmesine büyük katkı sağlanıyordu. Bu bütünleşme maddeten ve manen iyice pekiştiriliyordu. Binbir güçlük ve darlık içinde bulunduğu dönemlerde dahi bu an'aneyi terketmeden sürdüren Osmanlı, son surre alayını, 1. Dünya Savaşı sırasında Enver Paşa'nın amcası Halil (Kut) Bey'in başkanlığında gerçekleştirdi.

Sırf Hırka-i Şerif için yaptırılan cami

Peygamber Efendimiz'in (sav) mübarek hırkalarından ikisi İstanbul'da bulunmaktadır.

Birincisi; Kaside-i Bürde yazarı şair Ka'b bin Zübeyr'e hediye edilen ve Yavuz Sultan Selim Han, halife ve Hadimü'l Haremeyn olduğu zaman kendisine teslim edilen mukaddes emanetler içinde yer alan Hırka-i Şerif olup, bugün, Topkapı Sarayı'nda, Hırka-i Saadet dairesinde bulunmaktadır.

İkincisi; Peygamber Efendimiz'in (sav), Mi'rac'da giydikleri ve Veysel Karani Hazretlerine hediye gönderdikleri Hırka-i Şerif'tir. Bu Hırka-i Şerif elden ele geçerek, 2. Osman Han'a kadar gelmiş, Sultan Abdülmecid Han, bu Hırka-i Şerif için Fatih'te, Hırka-i Şerif Camiini yaptırmıştı.

İstanbul Fatih'teki Hırka-i Şerif Camii'ndeki Hırka-i Şerif, her sene, Ramazan ayının ilk Cuma gününden itibaren halkın ziyaretine açılmaktadır. Özellikle son yıllarda yurdun dört bir yanından akın akın gelen Müslümanlar, Ramazan'ın son gününe kadar bu Hırka-i Şerif'i görme, Peygamber kokusunu alma imkanı bulmaktadırlar.

Ehl-i Beyt'e beslenen muhabbet

Hz. Peygamber'in ayak izini kesintisiz takip etmeyi şiar edinen Osmanlı, kutsal beldeler ile kutsal emanetlere gösterdiği ihtimamı, bir diğer emanete de göstermeyi hem görev, hem de istikbalinin gereği sayıyor, Ehl-i Beyt konusunda eşine ender rastlanan bir tavır sergiliyordu.

Ehl-i Beyt, Hz. Ali, Hz. Fatıma, Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin'den müteşekkil olup, Hz. Ali (kv) ve Hz. Fatıma'nın (ra) çocuklarından Hz. Hüseyin'in soyundan gelenlere "seyyid", Hz. Hasan'ın soyundan gelenlere de "şerif" denilmektedir.

Osmanlıyı ayakta tutan amillerden biri de "ehl-i beyt"e büyük bir muhabbet beslemesi ve Hz. Peygamber soyundan gelen nesle çok değer vermesi, hürmet göstermesiydi. Osmanlı, sırf bu hürmet ve saygının işareti olarak ve onların işlerini görmek üzere görevli memurlar tayin etmişti. Osmanlı Devlet teşkilatında Seyyid ve Şeriflerin nüfus kayıtlarını tutan ve işleri ile ilgilenen bu kişilere "Nakibu'l-Eşraf", bu işi yapan müesseselere de "Nakibu'l-Eşraflık" denilirdi. "Nakibu'l Eşraf"ların "seyyid" ve "şerif"lerle ilgili olarak tuttukları defter ve listelere "şecere-i tayyibe" adı verilirdi.

Osmanlı Devletinde bu amaçla ilk tayin Sultan Yıldırım Bayezid zamanında yapılmış, tayin edilen ilk kişi de Emir Buhari'nin talebelerinden Seyyid Ali bin Muhammed olmuştu. "Nakibu'l-Eşraflık" müessesesi Osmanlının son zamanlarına kadar devam etmiştir.

Hazinelerden bir hazine Ahîlik

Osmanlı İmparatorluğunun 600 yıl dünyaya hükümran olmasında rol oynayan kurumlardan birisi de hiç şüphesiz ekonomi sahasında kendini gösteren Fütüvvet Teşkilatıydı. Ahîlik olarak da bilinen bu teşkilatın kurucusu Ahî Evran adlı bir Tasavvuf büyüğü olup, bu teşkilatın umdeleri Ahî Evran'ın nasihatlerinden müteşekkildi. Ahî Evran'ın nasihatlerinden oluşan bu şartlardan bazılarını şöyle sıralamak mümkündü:

"Ahî ve şeyh helalinden kazanmalıdır. Teşkilat mensuplarının hepsi sanat sahibi olmalıdır. Cömert olup yoksullara yardım etmelidir. Alimleri sevmeli, gereken hürmeti göstermelidir. Namazlarını zamanında kılmalı, kazaya bırakmamalıdır. Alçak gönüllü olmalı, fakirleri sevmelidir. Nefsine hakim olup, haramlardan kaçınmalıdır. Beylerin, zenginlerin kapısına gitmemelidir."

Yine "Ahînin üç şeyi açık olmalıdır; 1- Cömert olup eli açık olmalı, fakat israf etmemelidir. 2- Misafire kapısı açık olmalı, gelene ikramda kusur etmemelidir. 3- Sofrası açık olmalı, aç geleni tok döndürmelidir.

Üç şeyi de kapalı olmalıdır; 1- Gözü, harama ve başkasının ayıbını görmeye kapalı olmalıdır. 2- Dili bağlı olmalı, kimseye kötü söz söylememelidir. 3- Beli bağlı olmalı, kimsenin namusuna, ırzına, haysiyet ve şerefine göz dikmemelidir."

Osmanlının iman ve insan üzerine kurulu bir medeniyet olduğu Ahîlik teşkilatı ile de kendini gösteriyordu. Çünkü Ahîlik, insan unsurunun cismani ve ruhani melekelerini geliştiren bir kurum özelliği taşıyordu. Ahîler, yanlarında çalıştırdıkları işçi, çırak, kalfalara sadece işgören olarak değil maddeten ve manen yetiştirilecek ve iş yeri kurulacak öz çocukları gibi bakıyorlardı. Bu yönüyle Ahîlik, bir taraftan inşa ettiği dayanışma binasıyla Osmanlının gücüne güç katıyor, diğer taraftan da devletin yükünü çok ciddi mânâda azaltıyordu.

Ticarete kervansaray katkısı

Osmanlı dönemine ait eserlerin içinde kervansarayların büyük yer tuttuğu bugün bile bilinen bir gerçektir. Kervansarayları tarihe kazandıran faktör de Osmanlının temelindeki vazgeçilmez ve varoluş gerekçesi Allah rızasından başkası olmayıp bir günlük yolculuk mesafesinde yer alırlardı. Kervansaraylarda yolcular üç gün müddetle ücretsiz olarak misafir edilir, yedirilir, içirilir, hayvanlarının ihtiyaçları dahi giderilirdi. Bu ücretsiz hizmette din, ırk, millet ayırımı gözetilmezdi.

İşte bu, takriben 50-60 km'de bir ücretsiz konaklama mekanlarının bulunması, vakıf mantığıyla çalışması, toplumsal kaynaşma, kenetlenme ve dayanışmayı daha da pekiştirmesi bir yana ekonominin önemli argümanlarından biri olan ticaretin gelişmesinde de çok önemli rol oynuyordu. Bu uygulama bize has bir uygulama idi ve bugün kapısında beklemek uğruna vermediğimiz, vazgeçmediğimiz değer bırakmadığımız AB'yi oluşturan Batıda esamesi bile yoktu. Olmadığı için de kervansaray uygulamasına tanık olma bile birçok Batılı gayrimüslim tüccarın Müslümanlığı seçmesini beraberinde getiriyordu.

Hafıza kaybına son verme zamanı gelmedi mi?

Ecdâdımız Osmanlıyı bir dizi yazının çerçevesine sığdırmak elbette mümkün değildir. Bu gerçeğin farkında olarak bizim yaptığımız şey, sadece ummandan bir damlayı sahifelere damlatarak en basit ifadesiyle hakkı teslim etmeye çalışmaktan ibaret. Çünkü Osmanlı, gerçekten bir devletti. Hem öyle bir cihan devletiydi ki bir taraftan tarih yaparken bir taraftan da yaptığı her şeyi, ama her şeyi kayıt altına alıyordu. Onun içindir ki arşivinde yaklaşık 150 milyon belge, 300 bin defter mevcut olup imrenilecek diğer bütün özelliklerinin yanısıra aynı zamanda da bir "arşiv devleti" denilebilirdi Osmanlı için. Bu özellik Osmanlı bakiyesi üzerinde kurulmuş bulunan Türkiye için bir "hafıza" özelliği taşıyor/taşımalı. Dolayısıyla Türkiye, özellikle son zamanlarda iyice kendini gösterdiği şekliyle hafızası kaybolmuşluktan kendini kurtarmalı. Türkiye'nin içinde bulunduğu bugünkü krizler dahil her türlü probleminin çözümü, bu, kendi hafızasını kullanmaktan geçmekte. Türkiye'nin geleceği Kopenhag kriterlerinde değil, hafızasını oluşturan Osmanlı kriterlerinde.

Not: Bu yazı dizisinde, İcmal Takvimi, Osmanlı Padişahları Ansiklopedisi (Yavuz Bahadıroğlu) ve Osmanlı'yı Cihan Devleti Yapan 150 Sır (Ali Karaçam) adlı kaynaklardan istifade edilmiştir.

Bitti
2 suç örgütü lideri daha İstanbul'da yakalandı
Kırmızı bültenle aranıyorlardı
Müzakereler katliama zaman kazandırmak için
Takas önerisini Netanyahu reddetti
3 büyük takım taraftarı iftarda buluştu
'Futbol sahada, dostluk her yerde'
Oy sayımı iftar saatine denk geliyor
YSK 'iftar' konusunda karar verdi
'İBB adayını çek' teklifine yanıt verdi
AKP'ye 3 şartını açıkladı
AKP'den bir seçim klasiği
Seçime 3 gün kala gaz bulundu!
İSO'dan tarihi uyarı
'Eğitimli gençlerimizi avlamak için...'
'AJet ile anlaşmamız yok'
THY'den çok garip Ajet kararı!
Almanya'nın öteki yüzü
Avrupa'nın ilk siyonist ülkesi Almanya!
CHP adayı istifa edip AKP'ye katıldı
'Erdoğan'ın emrinde olacağız'
Rezalet ötesi
Yahudi askerler aşağılıkta da zirvede!
'Sandık, hepimizin namusuna emanettir'
Erdoğan son mitingini yaptı
'Gençler BTP’ye akın ediyor'
Zeytinburnu'nda BTP coşkusu
'Para sayma' soruşturmasında Muammer Keskin'in ifadesi
'Bağış karşılığı makbuz almadım'
2 suç örgütü lideri daha İstanbul'da yakalandı
Kırmızı bültenle aranıyorlardı
Müzakereler katliama zaman kazandırmak için
Takas önerisini Netanyahu reddetti
3 büyük takım taraftarı iftarda buluştu
'Futbol sahada, dostluk her yerde'
Oy sayımı iftar saatine denk geliyor
YSK 'iftar' konusunda karar verdi
'İBB adayını çek' teklifine yanıt verdi
AKP'ye 3 şartını açıkladı
AKP'den bir seçim klasiği
Seçime 3 gün kala gaz bulundu!
İSO'dan tarihi uyarı
'Eğitimli gençlerimizi avlamak için...'
'AJet ile anlaşmamız yok'
THY'den çok garip Ajet kararı!
Almanya'nın öteki yüzü
Avrupa'nın ilk siyonist ülkesi Almanya!
CHP adayı istifa edip AKP'ye katıldı
'Erdoğan'ın emrinde olacağız'
Rezalet ötesi
Yahudi askerler aşağılıkta da zirvede!
'Sandık, hepimizin namusuna emanettir'
Erdoğan son mitingini yaptı
'Gençler BTP’ye akın ediyor'
Zeytinburnu'nda BTP coşkusu
'Para sayma' soruşturmasında Muammer Keskin'in ifadesi
'Bağış karşılığı makbuz almadım'

Kırmızı bültenle aranan 2 suç örgütü lideri da İstanbul'da yakalandı

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya İnterpol kırmızı bülteniyle 'Yasa Dışı Örgüt Faaliyetleri ve Kaçakçılık' suçundan uluslararası seviyede aranan Talgat Baisaov ve 'Dolandırıcılık' suçundan uluslararası seviyede aranan Maxat Rakhishov'un İstanbul'da düzenlenen 'Mahzen-23' Operasyonuyla yakalandığını açıkladı.
29.03.2024 08:28:00
Haber Merkezi
Kırmızı bültenle aranan 2 suç örgütü lideri da İstanbul'da yakalandı
Kırmızı bültenle aranan 2 suç örgütü lideri da İstanbul'da yakalandı
Bakan Yerlikaya X hesabından yaptığı paylaşımda Emniyet Genel Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Başkanlığı koordinesinde; İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü KOM Şube Müdürlüğünce gerçekleştirilen 'MAHZEN-23' Operasyonu sonucu İnterpol kırmızı bülteniyle 'Yasa Dışı Örgüt Faaliyetleri ve Kaçakçılık' suçundan aranan Talgat Baisaov ve 'Dolandırıcılık' suçundan aranan Maxat Rakhishov'un yakalandığını duyurdu.

Kıskaç operasyonlarında 70 şüpheli yakalandı

Bakan Yerlikaya ayrıca, 20 ilde FETÖ'ye yönelik olarak son bir hafta içinde düzenlenen "KISKAÇ-11" operasyonlarında 70 şüphelinin yakalandığını duyurdu.


"FETÖ'cülere göz açtırmayacağız. Aziz milletimizin huzuru, birlik ve beraberliği için güvenlik güçlerimizin üstün gayretleriyle operasyonlarımız kararlılıkla devam edecek" diyen Yerlikaya, şu bilgileri paylaştı.

"Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Başkanlığı, TEM Daire Başkanlığı, Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Başkanlığı koordinesinde; İl Emniyet Müdürlükleri, TEM ve KOM Şube Müdürlüklerince yapılan çalışmalar sonucu; Aksaray, Bolu, Gaziantep, Sakarya, Muğla, Mersin, Manisa, İstanbul, Kayseri, Kars, Erzurum, İzmir, Elazığ, Adana, Uşak, Denizli, Sivas, Mardin, Edirne ve Bursa'da FETÖ'ye yönelik eş zamanlı olarak düzenlenen "KISKAÇ-11" operasyonlarında şüphelilerin:
  • Örgütün sözde "Emniyet Mahrem Yapılanması" içerisinde faaliyette bulundukları,
  • Örgütün kripto haberleşme programı "ByLock" kullanıcısı oldukları,
  • Ankesörlü telefonlarla iletişim kurdukları,
  • Örgütün "Gaybubet Evi" olarak adlandırdıkları hücre evlerinde barındıkları,
  • İfade ve teşhislerde adlarının geçtiği, FETÖ soruşturmaları kapsamında haklarında kesinleşmiş hapis cezası ile aranma kaydı bulunduğu tespit edildi.

Operasyonlar sonucu: Çok sayıda dijital materyale el konuldu."

Yerlikaya, operasyonlara katılan polisleri de tebrik etti.

Utanmadan bir de paylaşım yapıyorlar

 
İnsanlıktan zerre kadar nasibini almamış çeteciler olarak da bilinen Yahudi askerler, Gazze'de yaptıklarıyla ahlaksızlıkta da zirveyi kimseye bırakmıyor.
28.03.2024 17:50:00 / Güncelleme: 28.03.2024 17:54:49
HASAN PARLAK
 Utanmadan bir de paylaşım yapıyorlar
 Utanmadan bir de paylaşım yapıyorlar

İnsanlıktan zerre kadar nasibini almamış çeteciler güruhu olarak da bilinen Yahudi askerler, Gazze'de yaptıklarıyla ahlaksızlıkta da zirveyi kimseye bırakmıyor. Nitekim Gazze'de soykırım yapan Yahudi askerleri, işgal ettikleri bölgede her türlü rezalete imza atıyor. Hatta rezaletlerini sosyal medyada paylaşmaktan da geri durmuyor. Reuters ajansında yer alan görüntüler de Yahudi askerlerinin ne kadar 'insanlık sınıfı'nın dışında olduğunu ortaya koyuyor. Nitekim İsrail askerleri, Filistinlilerin evlerinde bulunan iç çamaşırlarıyla oynadıklarını gösteren fotoğraf ve videoları yayınlamaktan geri durmadı. Videolardan birinde Gazze'deki bir odada bir koltukta oturan İsrailli bir asker sırıtıyor, bir elinde silah, diğer elinde beyaz saten iç çamaşırını kanepede yatan bir yoldaşın açık ağzının üzerine sallıyor. Böylece Yahudi askerlerin insan olmadığını, başka tür bir mahluk olduğunu tüm dünyaya haykırıyorlar. 

Özgür Özel hakkında 'zibidi' benzetmesi nedeniyle suç duyurusu

Kahramankazan 15 Temmuz Gaziler ve Şehit Aileleri Derneği, CHP Genel Başkanı Özgür Özel hakkında "Kot üstüne perdelik kumaştan kefen çeken zibidiler' sözleri nedeniyle suç duyurusunda bulundu.
28.03.2024 16:32:00
İhlas Haber Ajansı
Özgür Özel hakkında 'zibidi' benzetmesi nedeniyle suç duyurusu
Özgür Özel hakkında 'zibidi' benzetmesi nedeniyle suç duyurusu
Kahramankazan 15 Temmuz Gaziler ve Şehit Aileleri Derneği, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel'in bir mitingde 'Tayyip Bey çağırınca oraya dizilen kot üstüne perdelik kumaştan kefen çeken zibidiler değil, dedesi Çanakkale'de kefensiz yatanlar kurtarır bu memleketi" ifadelerini kullanması üzerine hakkında suç duyurusunda bulundu.

Konuya ilişkin açıklamada bulunan Kahramankazan 15 Temmuz Gaziler ve Şehit Aileleri Derneği Başkanı Cafer Akın, 'CHP Genel Başkanı Özgür Özel haddini aşan açıklamalarda bulunmuştur. Bunun üzerine Kahramankazan 15 Temmuz Şehit Aileleri ve Gaziler Derneği olarak suç duyurusunda bulunacağız. CHP Genel Başkanı hadsiz Özgür Özel, 15 Temmuz darbe girişimine karşı koyan vatandaşlarımıza utanmadan, sıkılmadan 'zibidi' dedi. 'Tayyip Bey'in çağrısına oraya dizilen kot üstüne perdelik kumaştan kefen çeken zibidiler değil, dedesi Çanakkale'de kefensiz yatanlar kurtarır bu memleketi' ifadesini kullandı. CHP, Mustafa Kemal Atatürk'ün kemiklerini sızlatmaya devam ediyor. Özgür Özel'i kınıyoruz. 15 Temmuz şehit ve gazilerine zibidi diyemezsin, haddini bil' diye konuştu.

'Fetullahçı teröristlere inanç grubu güzellemesi yapan CHP Genel Başkanı Özgür Özel'i kınıyoruz'

Özel'den özür beklediklerini söyleyen Akın, 'Aziz Türk milleti evlatları, söz konusu vatan olduğunda canlarından geçerek darbecileri ve darbeciliğe alkış tutanları durdurmuşlardır. 15 Temmuz'da devletinin çağrısıyla milletle kol kola şehadete yürüyerek tanklara siper olan aziz şehitlerimizin aileleriyle birlikte şehitlere 'zibidi' deme hadsizliğini gösteren Fetullahçı teröristlere inanç grubu güzellemesi yapan CHP Genel Başkanı Özgür Özel'i kınıyoruz. Her halükarda ülkeyi sizin kurtarmayacağınız kesin. Tankların arasından sıvışıp giderken, televizyon karşısında kahvenizi yudumlayarak izlediğiniz 15 Temmuz'da meydanlarda can veren, kan veren o 'zibidi' dediğiniz korkusuz kahramanlardan öğrenecek çok şeyiniz var. Asıl zibidi kim biliyor musunuz' O gece darbe oluyor diye alkış tutanlar, o gece kadeh kaldıranlar, o gece tankların arasından sıvışanlar, o geceden sonra darbecileri savunanlar, kahpe teröristlerle iş birliği içerisinde olanlar; millet siz siyasi malzeme yapın diye kurtarmadı bu vatanı. Ne Çanakkale'de kefensiz yatan atalarımız ne de 15 Temmuz'da karşı koyarken şehit olan yiğitlerimiz. Kahraman gazilerimiz, bu ülke için zerre faydası olmayanlar, ülke yönetimine talip olmaktan utanmıyorlar. CHP Genel Başkanı Özgür Özel'den şehit ailelerimiz ve gazilerimizden acilen özür dilemesini bekliyor ve şiddetle kınıyoruz' dedi.

'Atatürk'ün kurduğu bir partide gazilere ve şehitlere bu söylem kabul edilemez niteliktedir'

Özel'in sözlerinin kabul edilemez olduğunu söyleyen Avukat Burakhan Çınar ise, 'Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve aziz milleti için bir an olsun gözünü kırpmadan şehit olan ve yine bu uğurda gazi olanlara CHP Genel Başkanı'nın TV kanallarında da görüleceği üzere açık bir şekilde 'zibidi' şeklindeki hakaretini derin bir üzüntü ile hep beraber izledik, takip ettik. DEM Parti ile kent uzantısı neticesinde PKK'lı kişileri ilçe yönetimlerine sokan bir partinin genel başkanının her mitingde, hatta kendi partisinin genel başkanlık seçimlerinde dahi Selahattin Demirtaş'a, Osman Kavala'ya selam gönderirken, gazi veya şehit gibi kelimelerin nasıl bir maneviyat oluşturduğunu anlaması bizler tarafından beklenemez. Türk Ceza Kanunu'nun belirli maddelerini ihlal etmesi ve gazilerimiz ile şehit ailelerimiz üzerinde nasıl bir etki uyandırdığı kamuoyunun takdirindedir. Bu nedenle Kahramankazan Cumhuriyet Başsavcılığımıza şikayetçi olmak için burada bulunuyoruz. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün kurduğu bir partide gazilere ve şehitlere bu söylem kabul edilemez niteliktedir. Bu nedenle de Özgür Özel'i kınıyoruz ve kendisinden şikayetçiyiz. Yüce Türk adaleti gereğini yapacaktır' ifadelerini kullandı.

Yargıtay Başkanı seçimi 31 Mart sonrasına kaldı

Adaylardan Mehmet Akarca 120, Ömer Kerkez 138 oy alırken, 9 boş oy, 71 de geçersiz oy kullanıldı. Salt çoğunluğun sağlanamaması nedeniyle seçime 11. tur oylamayla devam edilecek.
28.03.2024 16:24:00
Anadolu Ajansı
Yargıtay Başkanı seçimi 31 Mart sonrasına kaldı
Yargıtay Başkanı seçimi 31 Mart sonrasına kaldı
Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca'nın 4 yıllık görev süresinin dolması nedeniyle yapılmaya başlanan başkanlık seçimlerinin onuncu turunda da hiçbir aday salt çoğunluğu sağlayamadı.

Mehmet Akarca, Yargıtay Başkanlığı görevine 24 Mart 2020'de seçilmiş, 4 yıllık görev süresi pazar günü itibarıyla dolmuştu.

Bu kapsamda Yüksek Mahkemenin 4 yıl boyunca görev yapacak yeni başkanını belirlemek için Yargıtay'da pazartesi günü sandık kuruldu ve Yargıtay üyeleri sandık başına gitti.

Seçimin ilk dokuz turunda hiçbir adayın, 348 Yargıtay üyesinin salt çoğunluğu olan en az 175 oyu alamaması üzerine bugün, Akarca ve Kerkez'in katıldığı onuncu tur oylama yapıldı.

Oylama sonucu Yargıtay Başkanı Akarca 120, 3. Hukuk Dairesi Başkanı Ömer Kerkez ise 138 oy aldı. Seçime katılım 338 olarak kayıtlara geçerken, kullanılan oylardan 9'u boş, 71'i ise geçersiz sayıldı.

Sekizinci tur oylamada diğer aday Muhsin Şentürk 96 oy almış, 3 oy geçersiz sayılmış, boş oy ise kullanılmamıştı.

Seçime 1 Nisan Pazartesi günü 11. tur oylamayla devam edilecek. Bu turda Muhsin Şentürk de oylamaya katılabilecek.

Seçimlerde üye tam sayısının salt çoğunluğunun hazır bulunması gerekiyor.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.