İş bulmanın yolu MEM'den geçer
BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Baş, günümüzde pek çok ülkede uygulanan kapitalist sistemin işsizliğe çare olamadığına hatta işsizliği yükselttiğine dikkatleri çekerek, Milli Ekonomi Modeli’nin istihdama ulaşacak tek sistem olduğunu belirtti
20.12.2012 00:00:00
YENİ
MESAJ / ANKARA
Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel
Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, kapitalist sistemin işsizliğe çözüm bulamadığına
işaret ederek, günümüzde gelişmiş ya da gelişmekte olan ülkelerde ortaya çıkan
işsizlik rakamlarının bunu tüm yönleriyle ortaya koyduğunu ifade etti.
Avrupa Birliği para birimi Euro'nun
tedavülde olduğu Euro Bölgesi'nde işsizlik oranının yüzde 11.7'ye ulaştığına
dikkatleri çeken Prof. Dr. Baş, yaptığı basın açıklamasında, kapitalizmin hüküm
sürdüğü ülkelerdeki şu güncel verileri aktardı: "İspanya'da işsizlik yüzde
26.2'ye, Yunanistan'da yüzde 26'ya, Portekiz'de yüzde 15.6'ya, İtalya'da yüzde
11.1'e, Fransa'da yüzde 11.7'ye ulaştı. Dahası Brezilya, Çin ve Hindistan ile
birlikte geleceğin yıldız ülkeleri arasında gösterilen Güney Afrika'da işsizlik
oranı yüzde 25'tir. ABD'de bu oran yüzde 7.7 iken, Hindistan'da yüzde 9.8'dir.
Türkiye'de ise işsizlik oranı Ekim 2012 itibariyle resmi rakamlara göre yüzde
9.1'e yükselmiştir ancak kimi sendikaların açıkladığı rakamlara göre bu oran
yüzde 25 mertebesindedir."
İşsizlik
öncelikli mesele olmalı
Ekonomi politikaları için önemli olanın
toplumun bütün fertlerine iş ve aş imkânı sağlamak olduğunu ifade eden Prof. Dr.
Baş, "Belli bir geliri olmayan, işi olmayan bireyler için enflasyonun
düşmesi de, cari açığın az ya da çok olması, kamu bütçesinin fazlalık vermesi
de bir şey ifade etmez" dedi. İktisat politikalarında ilk gaye olması
gereken işsizlikle mücadelenin son yıllarda birinci hedef olmaktan çıktığını,
onun yerine öncelikli hedef olarak artık enflasyonun seçildiğini dile getiren
BTP Genel Başkanı, şunları kaydetti: "Kapitalist anlayışa göre, artık
yüzde 5 düzeyindeki işsizlik oranları doğal işsizlik oranı olarak kabul
görüyor. Bir başka açıdan baktığımızda, kapitalist ekonomi modellerinin
hiçbiri, toplumun tamamının refah düzeyini yükseltmeyi hedeflememiştir. O
yüzden ne gelir dağılımındaki dengesizlik, ne de belli bir düzeye kadar olan
işsizlik oranları bir problem olarak görülmemiştir. Kapitalist anlayışlarda
işsizlik, çok yükselirse ekonominin genel yapısında büyük tahribatlar yapacağı
için belli oranlardan sonrası tehdit olarak görülmektedir. Hatta belli
oranlardaki işsizlik, emek arz fazlası manasına geleceği için işçi ücretlerinin
düşmesi üretim maliyetlerinin ucuzlamasına sebep olacağına inanıldığı için
desteklenmektedir."
MEM
işsizliğe nasıl çözüm getirecek?
Buna karşılık sistemleştirdikleri Milli
Ekonomi Modeli'nde işveren ile işçi birbirini tamamlayan bir bünyenin iki
parçası olarak görüldüğünü ifade eden Prof. Dr. Baş, şunları ifade etti:
"Tam istihdam düzeyine ulaşmak ancak piyasada yeterli miktarda tüketimin
olmasına bağlıdır. Milli Ekonomi Modeli’mizde geliştirdiğimiz sosyal devlet
anlayışı eksik kalan talebi tamamladığı için bizim ekonomi politikalarımızda
hedef tam istihdam düzeyi olacaktır. Tam istihdam düzeyi gerçek işçi ücretinin
ortaya çıktığı düzey olacağı için işçi ücretleri asgari geçim düzeyinin
üzerinde konumlanacaktır. Bunun sonucu olarak gelir dağılımında daha dengeli
bir durum ortaya çıkacaktır. Reel işçi ücretlerinde meydana gelen artış,
maliyetlerin yükselmesine veya üreticinin kârının azalmasına neden
olmayacaktır. Çünkü Milli Ekonomi Modeli’nde kaynakların devreye konulması
sonucu elde edilen gelir karşılığında üretici de maliyetlerin artışına karşı
çeşitli muafiyetlerle sübvanse edilecektir. Böylelikle sadece üretici değil,
tüketici de işçi ücretlerinden kaynaklanan bir fiyat artışı ile
karşılaşmayacaktır."
MESAJ / ANKARA
Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel
Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, kapitalist sistemin işsizliğe çözüm bulamadığına
işaret ederek, günümüzde gelişmiş ya da gelişmekte olan ülkelerde ortaya çıkan
işsizlik rakamlarının bunu tüm yönleriyle ortaya koyduğunu ifade etti.
Avrupa Birliği para birimi Euro'nun
tedavülde olduğu Euro Bölgesi'nde işsizlik oranının yüzde 11.7'ye ulaştığına
dikkatleri çeken Prof. Dr. Baş, yaptığı basın açıklamasında, kapitalizmin hüküm
sürdüğü ülkelerdeki şu güncel verileri aktardı: "İspanya'da işsizlik yüzde
26.2'ye, Yunanistan'da yüzde 26'ya, Portekiz'de yüzde 15.6'ya, İtalya'da yüzde
11.1'e, Fransa'da yüzde 11.7'ye ulaştı. Dahası Brezilya, Çin ve Hindistan ile
birlikte geleceğin yıldız ülkeleri arasında gösterilen Güney Afrika'da işsizlik
oranı yüzde 25'tir. ABD'de bu oran yüzde 7.7 iken, Hindistan'da yüzde 9.8'dir.
Türkiye'de ise işsizlik oranı Ekim 2012 itibariyle resmi rakamlara göre yüzde
9.1'e yükselmiştir ancak kimi sendikaların açıkladığı rakamlara göre bu oran
yüzde 25 mertebesindedir."
İşsizlik
öncelikli mesele olmalı
Ekonomi politikaları için önemli olanın
toplumun bütün fertlerine iş ve aş imkânı sağlamak olduğunu ifade eden Prof. Dr.
Baş, "Belli bir geliri olmayan, işi olmayan bireyler için enflasyonun
düşmesi de, cari açığın az ya da çok olması, kamu bütçesinin fazlalık vermesi
de bir şey ifade etmez" dedi. İktisat politikalarında ilk gaye olması
gereken işsizlikle mücadelenin son yıllarda birinci hedef olmaktan çıktığını,
onun yerine öncelikli hedef olarak artık enflasyonun seçildiğini dile getiren
BTP Genel Başkanı, şunları kaydetti: "Kapitalist anlayışa göre, artık
yüzde 5 düzeyindeki işsizlik oranları doğal işsizlik oranı olarak kabul
görüyor. Bir başka açıdan baktığımızda, kapitalist ekonomi modellerinin
hiçbiri, toplumun tamamının refah düzeyini yükseltmeyi hedeflememiştir. O
yüzden ne gelir dağılımındaki dengesizlik, ne de belli bir düzeye kadar olan
işsizlik oranları bir problem olarak görülmemiştir. Kapitalist anlayışlarda
işsizlik, çok yükselirse ekonominin genel yapısında büyük tahribatlar yapacağı
için belli oranlardan sonrası tehdit olarak görülmektedir. Hatta belli
oranlardaki işsizlik, emek arz fazlası manasına geleceği için işçi ücretlerinin
düşmesi üretim maliyetlerinin ucuzlamasına sebep olacağına inanıldığı için
desteklenmektedir."
MEM
işsizliğe nasıl çözüm getirecek?
Buna karşılık sistemleştirdikleri Milli
Ekonomi Modeli'nde işveren ile işçi birbirini tamamlayan bir bünyenin iki
parçası olarak görüldüğünü ifade eden Prof. Dr. Baş, şunları ifade etti:
"Tam istihdam düzeyine ulaşmak ancak piyasada yeterli miktarda tüketimin
olmasına bağlıdır. Milli Ekonomi Modeli’mizde geliştirdiğimiz sosyal devlet
anlayışı eksik kalan talebi tamamladığı için bizim ekonomi politikalarımızda
hedef tam istihdam düzeyi olacaktır. Tam istihdam düzeyi gerçek işçi ücretinin
ortaya çıktığı düzey olacağı için işçi ücretleri asgari geçim düzeyinin
üzerinde konumlanacaktır. Bunun sonucu olarak gelir dağılımında daha dengeli
bir durum ortaya çıkacaktır. Reel işçi ücretlerinde meydana gelen artış,
maliyetlerin yükselmesine veya üreticinin kârının azalmasına neden
olmayacaktır. Çünkü Milli Ekonomi Modeli’nde kaynakların devreye konulması
sonucu elde edilen gelir karşılığında üretici de maliyetlerin artışına karşı
çeşitli muafiyetlerle sübvanse edilecektir. Böylelikle sadece üretici değil,
tüketici de işçi ücretlerinden kaynaklanan bir fiyat artışı ile
karşılaşmayacaktır."