İslam'la alakası yok

RECEP BAHAR/İSTANBULBağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, Fransa'da geçen hafta hiciv dergisi Charlie Hebdo'ya yönelik saldırıyı ve sonrasında yaşanan gelişmeleri değerlendirdi. Muharrem Bayraktar'ın hazırlayıp sunduğu Meltem TV'deki Diyalog programına kurmaylarıyla katılan BTP Genel Başkanı, "Olayla ilgili 'geçmişte bir yayın organı Peygamber Efendimizle alay ederek bir karikatür çizdi, bunun üzerine şu kadar zaman sonra gelindi, bunun intikamı alındı' deniliyorsa da; meselenin bununla uzaktan yanından ilgisi olduğunu asla kabul etmiyorum. Yemen'de El Kaide üstlendi, deniliyor; bunu da kabul etmiyorum" şeklinde konuştu.Olayın gerçek yüzüBurada İslam'la ilgili bir olayın söz konusu olmadığına işaret eden Prof. Dr. Baş, şu önemli tespitlerde bulundu: "Meselenin aslı şu: Fransa son zamanlarda gerek siyasi, gerekse de ekonomi alanında bağımsız bir karaktere bürünmek istiyor. Global güçler, bütün dünyayı kuşattığı gibi Fransa'yı da kuşattı. Adamlar nefes alamıyor. Bugün Avrupa Birliği (AB) çökmek üzere ve bu gerçeği herkesten gizliyorlar. Bu gerçek ortaya çıktığında 'bir' oldukları düşüncesinin hiçbir kıymeti harbiyesi, uyguladıkları ekonomi düzeninin de hiçbir değeri kalmayacak. İşin sahibi olan küresel güç, her şeyi gizlemek üzere bir bahane ortaya koyuyor, 'bunu yapan da filancıdır' diyor. Bunu Yemen El Kaidesi de yapmış olabilir zira dünyada paralı tetikçiler çok... Fransa, bağımsız karaktere bürünmesi nedeniyle NATO'yu inkâr etmiş, askeri kanadından çekilmiştir. Bu süreç onu Rusya'nın tarafına itti.  Fransa siyasetini takip edin, 'sanki o konuşmuyor, Rus siyaseti konuşuyor', 'Rus siyasetini izleyin, sanki Fransa  siyaseti konuşuyor.' Perde arasında Fransa ile Rusya'nın ciddi birlikteliği var."Milli paraların mücadelesi yaşanıyorRusya'nın doları tedavülden kaldırdığına dikkatleri çeken BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Baş, şöyle devam etti: "Rusya, milli parasını devreye koydu. Çin ve Hindistan da bunu kabul etti. Avrupa'nın göbeğindeki Fransa da, 'ben de kabul ettim' diyor. ABD'nin bu hususta geldiği nokta intihardır. ABD'nin parası bittiğinde, ABD biter. ABD'nin gücü parası ve ordusundan gelmektedir. Ordusunu da ayakta tutan parasıdır. Bu alnının teriyle kazanılan bir para değil... Bütün dünya ABD'nin boyanmış kağıdını alıyor, ithalatında ve ihracatında bu paraları kullanıyor. Mesela Türkiye'nin para basabilmesi için sendikasyon kredileri yoluyla vesaire ABD'nin dolarını alıyoruz, bunun karşılığında TL basma hakkını elde ediyoruz. ABD'nin çalışmasına, projede ilerlemesine gerek yok. ABD; insanlığı eşek etmiş biniyor, at etmiş sürüyor. ABD, bir tır dolusu doları Türkiye'nin kapısına getirse, herkes bayram eder. Adamın kağıdı boyalıymış, buna bakan yok! ABD'nin dolarını elde etmek için neyimiz var, neyimiz yok satmıyor muyuz? Bu Çin'de, Hindistan'da, Rusya'da, Avrupa'nın tamamında böyleydi. ABD'nin parası öyle bir sultanlık kurmuş ki, bunun yerine geçecek olan hiçbir hüküm yok! Bir paranın konvertibl olabilmesi yani piyasada dolaşabilmesi için ABD'den icazet alması lazım. Almadı, sıfırdır. Dünyada böyle bir mantıksızlık, böyle bir haraç olabilir mi? Bunu Rusya yıktı, bunu Haydar Hoca yıktı. 2005 yılında İstanbul'daki Milli Ekonomi Modeli Kongresi'nde, 'Bu bir soygundur. Bu soygunu durdurabilmek için dünyanın milli paralara dönmesi ilkesi ekonomilere hakim olması lazımdır. Aksi takdirde bu soygun kıyamete kadar devam eder' demiştik. ABD'nin devredışı kalması için, her devlet milli parasını devreye koyması lazımdır. 'Artık bu meydan sana ait değil, hepimize aittir' denmelidir. Burada hak eden, kazanır. Rusya, 2005'ten sonra bizim tezimizi orijinal buldu. Tezin para yönünün yanı sıra üretim, tüketim, sosyal devlet vesaire yönleri de bulunmaktadır. Bu tez benim 30 yılı aşkın tecrübemin sonucudur. Şimdi biz selam veriyoruz, almıyorlar ama dünya bana dönmeye mecburdur. Göreceksiniz... Tezimiz sonucunda Rusya, Çin ile ticaretinde milli paraları kullanma konusunu ilan etti. Hindistan buna dahil olmak istedi ama onu ürküttüler. Şu anda Fransa'ya yapılan, o zaman Hindistan'a yapılan oyundur. Ama Fransa kararlı... Ne yapıldığını iyi biliyor."Putin ile Hollande aynı frekanstan konuşuyorBTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, Paris'teki eylemin Müslümanlıkla alakası olmadığını vurgulayarak, şunları kaydetti: "Ne lakası var? Müslüman kalkmış, 4-5 sene evvel bir olay olmuş, onun intikamını almak için gelmiş bu eylemi yapmış... Bunların hepsi hikâye! Yemen el Kaide'si bunu yapmış, ilan etmiş! ABD için Yemen El Kaidesi'ni kurmak zor bir şey mi? 10 tanesini kurar zaten el Kaide'yi kuran onlar... Meselenin özünde Fransa'nın bağımsız bir siyaset ve ekonomi politika izlemesi yatmaktadır. Eğer Fransa bunda başarılı olursa, Avrupa'nın tamamını etkileyecek gücü bulunmaktadır. Fransa bu süreçte başarılı olursa, ardından Almanya, İtalya devreye girer. Hepsi devreye girer. Buna müsaade edilir mi? Buna müsaade edildiği zaman, dünyanın şahı-padişahı ABD mortgage (tutsat) krizinin 100 mislini yaşar. Bir anda gelir, yok eder onu. Bu krizi yaşamamak, ayakta kalabilmek için bu bahanelerle Fransa'ya 'bak kafanı kırarız, içinde fitne çıkartırız' mesajlarıdır bunlar. Fransa Devlet Başkanı Hollande, "Bunun Müslümanlıkla, İslam ile alakası yok" diyor. Aynı oyunu 7-8 ay önce Rusya'da oynadılar, Putin de o zaman "Bunun İslam'la alakası yok" dedi. Bakıyorlar ki, Putin ile Hollande'in sözleri aynı... İleri mi gitsek, yerimizde mi saysak? Ciddi bir endişe aldı onları. Rusya'nın olaylar karşısında takındığı tavrın birebir aynısını Fransa'nın takınması, adamları çok ciddi derecede endişeye sürükledi."