Yıllardır süren İsrail-Filistin anlaşmazlığında, tarafların görüş ayrılığında olduğu başlıca konular şöyle:
KUDÜS: İsrail, 1967'de işgal ettikten sonra uluslararası toplumun karşı çıkmasına rağmen ilhak ettiği Doğu Kudüs'ü "ebedi ve bölünmez başkenti'' olarak görüyor. Filistinliler ise Doğu Kudüs'ün, Gazze Şeridi ve Batı Şeria'da kurmak istediği bağımsız Filistin devletinin başkenti olmasını istiyor.
SINIRLAR: Filistinliler, Birleşmiş Milletler'in, İsrail'in 1967'deişgal ettiği topraklardan çekilmesini öngören 242 sayılı kararının uygulanmasını istiyor. Karar ayrıca, Filistinlilerin İsrail'i bir devlet olarak tanımasını da öngörüyor.
İsrail ise 1967'deki sınırlara dönülmesine karşı çıkıyor. Şaron, Filistinlilerin bağımsız devlet kurmak istediği bazı topraklarda, İsrail'in denetiminde olacak "zorunlu güvenlik alanları'' oluşturulmasını öneriyor.
YAHUDİ YERLEŞKELERİ: Şaron, barış için "acı veren tavizler'' verebileceğini belirtiyor. Şaron'un bu sözleri, Gazze ve Batı Şeria'dakurulan 145 Yahudi yerleşkesinin bazısının boşaltılması olarak algılanıyor, ancak Şaron sözlerine tam olarak açıklık getirerek, ayrıntı vermiyor.
Filistinliler ve uluslararası toplum, Yahudi yerleşkelerinin yasadışı olduğunu savunuyor. Filistinliler, 3 milyon Filistinlinin arasında yaşayan 200 bin Yahudi yerleşimcinin barışa engel olduğunu bildiriyor ve nihai anlaşmada bu kişilerin topraklarından gitmesini istiyor.
MÜLTECİLER: Batı Şeria, Gazze, Ürdün, Lübnan ve Suriye'deki kamplarda 4 milyon dolayında Filistinli mülteci yaşıyor.
Filistinliler, mültecilerin, şu anda İsrail'in bir parçası olan topraklardaki evlerine dönme hakkı bulunduğunu bildiren 194 sayılı BM kararının uygulanmasını istiyor. Karar, geri dönmek istemeyen mültecilere tazminat ödenmesini de öngörüyor.
İsrail ise 5.4 milyon Yahudi ve 1 milyon Arapın yaşadığı ülkesi için demografik intiharla eşdeğer olduğunu öne sürerek, mültecilerin geri dönme hakkını kabul etmiyor.
KUDÜS: İsrail, 1967'de işgal ettikten sonra uluslararası toplumun karşı çıkmasına rağmen ilhak ettiği Doğu Kudüs'ü "ebedi ve bölünmez başkenti'' olarak görüyor. Filistinliler ise Doğu Kudüs'ün, Gazze Şeridi ve Batı Şeria'da kurmak istediği bağımsız Filistin devletinin başkenti olmasını istiyor.
SINIRLAR: Filistinliler, Birleşmiş Milletler'in, İsrail'in 1967'deişgal ettiği topraklardan çekilmesini öngören 242 sayılı kararının uygulanmasını istiyor. Karar ayrıca, Filistinlilerin İsrail'i bir devlet olarak tanımasını da öngörüyor.
İsrail ise 1967'deki sınırlara dönülmesine karşı çıkıyor. Şaron, Filistinlilerin bağımsız devlet kurmak istediği bazı topraklarda, İsrail'in denetiminde olacak "zorunlu güvenlik alanları'' oluşturulmasını öneriyor.
YAHUDİ YERLEŞKELERİ: Şaron, barış için "acı veren tavizler'' verebileceğini belirtiyor. Şaron'un bu sözleri, Gazze ve Batı Şeria'dakurulan 145 Yahudi yerleşkesinin bazısının boşaltılması olarak algılanıyor, ancak Şaron sözlerine tam olarak açıklık getirerek, ayrıntı vermiyor.
Filistinliler ve uluslararası toplum, Yahudi yerleşkelerinin yasadışı olduğunu savunuyor. Filistinliler, 3 milyon Filistinlinin arasında yaşayan 200 bin Yahudi yerleşimcinin barışa engel olduğunu bildiriyor ve nihai anlaşmada bu kişilerin topraklarından gitmesini istiyor.
MÜLTECİLER: Batı Şeria, Gazze, Ürdün, Lübnan ve Suriye'deki kamplarda 4 milyon dolayında Filistinli mülteci yaşıyor.
Filistinliler, mültecilerin, şu anda İsrail'in bir parçası olan topraklardaki evlerine dönme hakkı bulunduğunu bildiren 194 sayılı BM kararının uygulanmasını istiyor. Karar, geri dönmek istemeyen mültecilere tazminat ödenmesini de öngörüyor.
İsrail ise 5.4 milyon Yahudi ve 1 milyon Arapın yaşadığı ülkesi için demografik intiharla eşdeğer olduğunu öne sürerek, mültecilerin geri dönme hakkını kabul etmiyor.