İsrail yine katliam yaptı

İsrail'in kuruluşunu Nekbe (felaket) olarak gören Filistinliler, olayın 63. yılında İsrail ve Filistin topraklarında gösteriler düzenledi. İsrail, üç sınır bölgesinde 8 protestocuyu katletti Filistinlilerin Nekbe (Felaket) günü olarak andığı İsrail'in kuruluş yıldönümü olan önceki gün, İsrail'in üç sınır bölgesinde çıkan olaylarda 8 Filistinli İsrail tarafından katledildi. Görgü tanıkları, İsrail'in Suriye, Lübnan ve Gazze sınırında çıkan olaylarda onlarca kişinin de yaralandığını belirtti. İsrail ve Suriye medyasında yer alan haberlere göre İsrail askerleri üç ayrı yerde kalabalıkların İsrail'e girmesini engellemek için protestocuların üzerine ateş açtı. İsrail ve Suriye medyası İsrail'in ateşinde Golan Tepeleri'nden İsrail'e girmeye çalışan 4 kişinin öldüğünü duyurdu. İsrail Radyosu da, onlarca yaralı olduğunu duyurdu. Görgü tanıkları, yakınlardaki Lübnan sınırında da 4 Filistinlinin İsrail askerlerince öldürüldüğünü ifade etti. İsrail'in güneyinde gerilimin yüksek olduğu Gazze Şeridi sınırında da İsrail askerlerinin ateşinde 60 Filistinlinin yaralandığı kaydedildi. Haberlerde, Filistinlilerin Nekbe (Felaket) günü olarak andığı İsrail'in kuruluş yıldönümü olan bugün düzenlenen etkinlikler kapsamında, Filistin yanlısı göstericilerin Golan'da İsrail'in diktiği bariyerleri yıkarak, İsrail askerlerinin kontrol ettiği bölgeye girmeye çalıştığı belirtildi.Gazzeli yaşlılar, Filistinlilerin 'Nekbe' (Felaket) olarak adlandırdıkları topraklarından ayrılışının ve İsrail'in kuruluşunun 63. yıldönümünde anılarını tazeledi. O dönemde İsrail askerlerinin zorlamasıyla her şeyini terk etmek zorunda kalanlardan kimileri hala evlerinin anahtarlarını, kimileri de mülkiyetleriyle ilgili belgeleri ellerinde tutuyor. Yaşlılar, topraklarına dönme hayallerini hala canlı tutarken, kendileri olmazsa dahi çocuklarının ve torunlarının bir gün dönebileceklerine inanıyor. Elinde evinin anahtarını tutan 83 yaşındaki Ayin Şekşek de "Bu anahtar benim için çok şey ifade ediyor. Toprağım, evim ve çiftliğin demek. İşgal altındaki ulusum ve ülkem demek. Yakınlarım orada yatıyor. Bu anahtarın benim için büyük bir değeri var. Dönünceye kadar saklayacağım. Eğer dönemezsem, çocuklarıma ve torunlarıma vereceğim" diye konuştu.