İsyancıların son çırpınışları

HABER MERKEZİ22 Ocak'ta İsviçre'nin Cenevre kentinde yapılacak Suriye zirvesi öncesinde ülkedeki tansiyon yeniden yükseltiliyor.Halep kenti günlerdir bombalı saldırıların hedefi oluyor. Kentte 5 gündür devam eden saldırılarda yaklaşık 300 kişi hayatını kaybetti. Saldırıların başrolünde yine El Kaide terör örgütü var. Teröristler bölgenin en gözde sağlık merkezlerinden biri olan El Kindi hastanesini havaya uçurdu. İnternete yüklenen bu videoda isyancı teröristlerin intihar saldırıları ile binayı iki noktadan havaya uçurduğu görülüyor. Saldırıyı El Kaide terör örgütü üstlendi. Saldırılardan Halep Meydan Hastanesi de etkilendi.  Olağanüstü hal durumuna geçtiklerini ölü ve yaralı sayısının artmasından endişe ettiklerini açıklayan hastane yetkilileri ellerinde yeterli ilaç ve tıbbi malzemenin bulunmadığını belirterek uluslararası yardım kuruluşlarının harekete geçmesini istedi. Batı destekli teröristler Humus kentinin doğusundaki Um el Amad Beldesinde de bir ilköğretim okulu önünde bomba yüklü bir araç havaya uçurdu. Sadırıda 5 öğrenci ve 2 öğretmen hayatını kaybederken 27 öğrenci yaralandı.Filistin için Suriye'deyiz!Öteyandan ortaya koyduğu tavırla batının Suriye'de hüsrana uğramasında baş aktörlerden biri olan Hizbullah lideri Hasan Nasrallah'tan da önemli açıklamalar geldi. Lübnan'ın başkenti Beyrut'un el-Hades bölgesinde, 4 Aralık'ta evinin önünde suikasta uğrayan Hizbullah'ın üst düzey yetkilisi Hasan el-Lakkis'i anma töreninde konuşan Nasrallah, Suriye rejimiyle aynı safta yer almalarının, var olma mücadelesi gereği olduğunu ifade etti. Hizbullah'ı karalamayı çalışanların boşuna çabaladığını belirten Nasrallah, örgütün Suriye'deki savaşa katılmasını "var olma meselesi" şeklinde nitelendirerek, olayların "büyük ve stratejik bir kontekst" gereği gerçekleştiğini vurguladı. Lakkisi'nin ölümünden İsrail'in sorumlu olduğunu söyleyen Nasrallah, suikastın, "Hizbullah'ın İsrail'e karşı kazandığı zaferlere bir cevap niteliğinde" olduğu görüşünü savundu. Nasrallah daha önce, örgütün Suriye'de savaşmasıyla ilgili olarak, "En büyük destekçimiz Suriye başta olmak üzere, Filistin ve Lübnan'ı korumak için Suriye'deyiz. Kalmamızı gerektiren sebepler var olduğu sürece, ülkeden ayrılmayacağız. Suriye'ye gitmek zorunluluk ve görevden daha fazlası. Eğer gitmeseydik, Lübnan ikinci Irak olurdu" şeklinde açıklamalarda bulunmuştu.