logo
20 NİSAN 2024

Kanla kazanılan, parayla mı satılıyor?

26.05.2002 00:00:00
Bu yazıyı okuduğunuzda başlıktaki soruyu sormakta çok geç kaldığımızı düşünebilirsiniz. Cuma günü bu sayfada sayın Hüseyin Mümtaz'ın yazısını okuyunca 'kanım dondu' kelimesi bile yaşadığım şoku anlatmaya yetmez. Lütfen o yazıyı bir daha okuyun. Tekrara girmemek için özetle anlatmak gerekirse; bundan 87 yıl önce Çanakkale'de Sevr paylaşım planına göre pastadaki paylarını almak için boğazlarımıza dayanan düşmana karşı (o zamanki müttefik kuvvetlerin tamamı bugün canla başla katılmak için çabaladığımız AB üyesi) vatan savunmasına katılan 258 bin şehidimizden 1915 yılı girişli tıbbiyelilerin hazin hikayesi. Bu nedenle 1921 yılında İstanbul Tıbbiyesi mezun veremiyor. Çünkü 1915 yılında tıbbiyeye giren tüm öğrenciler Çanakkale'de şehit düşüyor.

Yazının bundan sonrası daha hazin. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi hocaları ve öğrencileriyle birlikte bu şehitlerimizi anmak için yaptırdıkları anıtı; tıbbiyelilerin şehit düştüğü Kanlısırta dikmek istediklerinde buranın Türkiye'ye ait olmadığını öğreniyorlar. Zira Kanlısırt, yetkililerin ifadelerine göre British War Comissiona verilmiş ve İngiliz toprağı sayılıyormuş. Cerrahpaşalılarda 2 Tümen tıbbiyelinin şehit olduğu yere yaptırdıkları anıtı dikemiyorlar.

Evet, binlerce şehit verdiğimiz vatan toprağımıza onları anmak için bir anıt bile dikemiyoruz. Bu manzara 87 yıl önce yaşananlardan daha hazindir aslında. Eğer doğruysa; her karışında şehit kanı bulunan topraklarımız başka ülke toprağı sayılıyorsa şehitlerimizin kemiklerini sızlatmaya devam ediyoruz. Ve 'Çanakkale geçilmez' sözleri de havada hoş bir sada olarak uçuşuyor demektir.

Çanakkale Savaşı'nın üzerinden 87 yıl geçmesine rağmen yapılanlar bunlarla sınırlı değil. Şehitlerimizin aziz kanlarıyla suladığı vatanımızın toprakları savaşla değil ama parayla satışa hazırlanıyor. Her gün AB borusu öttürerek milleti düşürdükleri kuyudan ancak AB ipiyle kurtulacağı ümidini verenler bunun hazırlığında. Evet, artık tüm bu yaşananlardan sonra bu konuları hiç eveleyip gevelemeden yazıp söylemek zorundayız.

Bunları söyleyenler komploculukla suçlanırken, AB uğruna memleketin tüm varlığını en sonunda da topraklarını haraç mezat küresel güçlere peşkeş çekmeye hazırlananlar nedense kahraman olmayı bekliyorlar. Tüm çabaları Türkiye'nin içindeki cendereyi daha da sıkıştırarak vaktiyle ağababalarının yaptığı gibi memleketi mandatörlerin kucağına itmek.

Bu konunu detaylarını bu köşeden ve gazetenizden tüm okuyucularımız haberdar. Ama Türk topraklarının haraç mezat nasıl parayla satıldığının alt yapısının nasıl hazırlandığına bakmakta yarar var.

Türkiye'nin ekonomik krize itildiği ve kangrenleşen ekonomik yapısından kurtarmak için deniz aşırı memleketlerden TBMM'ne yasa siparişi verenlerin bunda ne kadar muvaffak olduklarını herkes biliyor artık. Kemal Derviş'in ABD'deyken dile getirdiği "IMF 15 gün içinde 15 yasanın çıkmasını istiyor" sözlerinden sonra, hükümet sözkonusu yasalardan petrol yasası, tütün yasası, şeker yasası, Telekom yasası, Bankacılık yasası gibi yasaları büyük bir hızla Meclis'ten geçirdi.

IMF, birinci dilim krediyi serbest bırakmak için birinci grup yasaların geçmesini şart koşmuştu ve bu yasalar kabul edildi. Bu yasaların devamı niteliğinde IMF'nin istediğimiz borç paranın diğer dilimleri için şart koştuğu yasalardan biri de Endüstri Bölgeleri Yasası. Tasarı, Yatırımları Teşvik, Koordinasyon ve Danışma Kurulu"nca resen belirlenen veya yatırımcılar tarafından önerilen yerlerde Danışma Kurulu'nun teklifi üzerine Bakanlar Kurulunca endüstri bölgeleri kurulabilir diyor. Buraya kadar bir şey yok. Bu bölgeler içinde kalan özel mülkiyet konusu arazi ve arsaların, yatırım faaliyetlerine tahsisi amacıyla Yabancı Sermaye Genel Müdürlüğü'nce 4.11.1983 tarihli ve 2942 sayılı kanunun 27'nci maddesi hükümlerine göre acele kamulaştırma yapılabilir. Yabancı Sermaye Genel Müdürlüğü, yabancı sermayeli kuruluşları, endüstri bölgelerinde yatırım izni başvurularını talep tarihinden itibaren 15 iş günü içersinde cevaplandırılır. Bu süre zarfında cevaplandırılmayan talepler kabul edilmiş sayılır.

Tüm bu dolambaçlı ifadelerle anlatılmak istenen şu, Türkiye'nin hazine arazileri ve özel mülkiyet konusu toprakları endüstri bölgeleri kurulması amacıyla yabancılara satılacaktır. Tasarı yabancı devletlere de toprak satışını öngörüyor. Tüm bunların ne anlama geldiğini sanırım uzun uzun anlatmaya gerek yok. Bu tasarı şu anda başbakanlıkta bekletiliyor ve sırasını bekliyor. Uygun zaman ve zeminde çarpıtılarak, kamuoyundan kaçırılarak yasalaşacağından emin olabilirsiniz. Nasılsa böyle giderse IMF ile yapılacak çook standby anlaşması ve verilecek iyiniyet mektupları var. Ardında gelsin tasarılar çıksın yasalar.

Hazine arazilerinin satışını öngören plana göre, kent alanlarında yüzde 9 kırsal alanda ise yüzde 11'e tekabül eden Hazine'ye ait 1 milyon 200 bin adet parsel satılarak 176 milyar dolarlık kaynak elde edilmek isteniyor. Buğday üreticisine düşük taban fiyatı verilmesi, şeker pancarı ve tütün üretimi alanlarının sınırlandırılması ile Endüstri Bölgeleri Yasa Tasarısı birlikte düşünülürse, 780 bin kilometrekarelik Türkiye topraklarının yüzde 51'den fazlasının tapulu olarak yabancı sermayenin eline geçmesi mümkün... Satışa sunulacak hazine arazileri, Türkiye topraklarının yüzde 31'ine tekabül ediyor. Endüstri ve Teknoloji Bölgeleri'nin sınırı yok! Üretici de önümüzdeki seneden itibaren elindeki tarım arazisini elden çıkarmaya başlarsa, Türkiye'nin tapusu değişecek.

Ondan sonra bırakın şehitlerimize anıt dikmeyi büyüklerimizin mezarına giderken yabancı ülkelerden izin almak zorunda kalabiliriz.
 
Mustafa Çiçek / diğer yazıları
İstanbulspor küme düştü
Karagümrük son saniye penaltısıyla kazandı
CHP'li 408 başkana böyle seslendi
'Ayağa kalkın ve bu ülkeyi kurtarın'
İsrail'le ticareti savunmaya devam etti
'Sözlerimin arkasındayım'
'Yarım saat sonra gelir alırsın' dedi!
Torbacılık suç olmaktan çıktı mı?
Dev dalgalar yürekleri ağızlara getirdi
Antalya'da şiddetli fırtına!
1 Haşdi Şabi mensubu öldü, 8 asker yaralandı
Hava saldırısı mı, patlama mı?
'Takmaya devam edeceğim'
Rolex müdafaası!
Yerlikaya, Mardin ve Diyarbakır için düğmeye bastı
İki ile kayyum mu atanacak?
Özel'e İmamoğlu ve Yavaş da eşlik etti
CHP'den Anıtkabir ziyareti
Vali Gül'den boşaltılan evler hakkında açıklama
Heyelan nedeniyle 30 ev boşaltıldı
'Biz de bu programı tavsiye ederdik'
IMF'den Şimşek programına destek
Armutlu hayalet şehre döndü
'Berzeg Sendromu' mahalleyi boşalttı
15 üyeden 9'unu Erdoğan atamış oldu
Erdoğan'dan AYM'ye yeni atama
Para vermeyen annesini benzin dökerek yaktı
Tutuklanırken dikkat çeken sözler
'Vay sana düşman olup yalanlayanın haline’
'İsim nedir?' dedim. Buyurdular: Alamet
İstanbulspor küme düştü
Karagümrük son saniye penaltısıyla kazandı
CHP'li 408 başkana böyle seslendi
'Ayağa kalkın ve bu ülkeyi kurtarın'
İsrail'le ticareti savunmaya devam etti
'Sözlerimin arkasındayım'
'Yarım saat sonra gelir alırsın' dedi!
Torbacılık suç olmaktan çıktı mı?
Dev dalgalar yürekleri ağızlara getirdi
Antalya'da şiddetli fırtına!
1 Haşdi Şabi mensubu öldü, 8 asker yaralandı
Hava saldırısı mı, patlama mı?
'Takmaya devam edeceğim'
Rolex müdafaası!
Yerlikaya, Mardin ve Diyarbakır için düğmeye bastı
İki ile kayyum mu atanacak?
Özel'e İmamoğlu ve Yavaş da eşlik etti
CHP'den Anıtkabir ziyareti
Vali Gül'den boşaltılan evler hakkında açıklama
Heyelan nedeniyle 30 ev boşaltıldı
'Biz de bu programı tavsiye ederdik'
IMF'den Şimşek programına destek
Armutlu hayalet şehre döndü
'Berzeg Sendromu' mahalleyi boşalttı
15 üyeden 9'unu Erdoğan atamış oldu
Erdoğan'dan AYM'ye yeni atama
Para vermeyen annesini benzin dökerek yaktı
Tutuklanırken dikkat çeken sözler
'Vay sana düşman olup yalanlayanın haline’
'İsim nedir?' dedim. Buyurdular: Alamet
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.