Mr. Bush ve Irak'taki kanlı seçimler
ABD Irak'tan kurtulmak için canhıraş bir çabayla çare aramaktadır. Bir an önce Irak'taki sorumluluğu yerel idareye devrederek ABD'nin sorumluluğunu azaltmak istemektedir. Irak'ta ABD adeta bir tuzağa saplanmış durumdadır. Çünkü tüm gayretine rağmen Irak'taki durumu düzelememekte, hatta şimdilerde savaştan daha çok zayiat vermektedir. Mesela geçen günlerdeki hadiselerde ve helikopter düşmesinde onlarca (36) ABD askeri ölmüş ve bu dünyadan göç ederek ABD'ye tabutlar içinde dönüş yapmıştır.
Şimdi ABD'nin istediği, bu tabutlara ABD askeri yerine yerli halkın veya en azından ABD dışındaki insanların girmesidir. Irak'ta seçimlerden sonra demokrasinin gelemeyeceğini ABD yöneticileri de peki ala bilmektedirler. Ama bunu ilerde bir kalkan olarak kullanmak istemektedirler. "İşte biz Saddam'ın diktatörlüğünü yıktık. Irak'ı bu zulmünden kurtararak şimdi de orada seçimleri yaptık ve yerel yönetime devrettik. Biz ise şu andan itibaren Irak'ta sadece ve sadece yerel yönetime yardımcı olacağız. Onlara demokrasiyi öğretmeye devam edeceğiz!"
Bu kaos içinde seçimler nasıl yapılacak diye sakın sormayın. Dünyada bu tür yapılan seçimler birçok diktatör ülkede yapılmış ve herhalde bundan sonra da yapılacaktır. Zor kaideyi bozar derler. Zorbaların desturu bu değil midir?
Her gün saldırıların oluşması, onlarca insanın ölmesi, uçaklardan ara sıra sivil halkın terörist diye bomba atılması, fakat Irak halkının direnişini kıramaması sokak güvenlinin olmaması, hayatın birçok yerde felç olmuş olması, sandıkların yerlerinin bile seçimden birkaç gün önceye kadar nerede olacakları bilinmemesi, sandık başlarında hatta adayların bile gizli veya yarım gizli tutulması, alenen propaganda yapılamaması bu tür seçimleri ilgilendirmez. Belki de şimdiden kimin kazanması gerekir veya gereklidir, hatta kimin kazanacağı bile bilinmektedir. Eh seçimler de formalite olarak yapılacak ve yüzde yüz başarılı olduğu ilan edilecektir.
Herhalde gizli oy ve açık tasnif yerine açık oy ve gizili sayım yapılarak istenilen kişiler galip ilan edilecektir. Şimdi diyeceksiniz bu mümkün mü?
Elbette her gün kanlı ve acımasız bombalanmalar ve saldırılar, tank ve uçakların sesleri altında bunların olmaması mümkün olu mu? Sonra insanlar bir kez kafaya koymasınlar. Her istediklerini yapabilirler.
Kıbrıs'taki halkımızın beyinlerini çeşitli vaatlerle ve medyanın aldatmacaları ile milli duyguların ve inançlarını kısmen de olsa yıkmadılar mı? İstenen sonucu almadılar mı? Onu yapanların işi Irak'ta daha da kolay olacaktır. Çünkü Irak'taki demokrasiyi iki yıldan beri kanla yıkayıp temizlemektedirler (Aslında kirletiyorlar demeye dilim varmadı, çünkü kirletme kelimesi burada yavan kalır).
Bunun yanında daha yapılabilecek çok şey var. Mesela durumu biraz karikatürize edelim: "Her sokağın başına bir tank, her sandığın başına bir makineli silah ve her merkezin başında bir helikopter koyalım. Bunlar da yetmezse sandık başında kalacak insanları kendileri söyler ve kendilerine sıkı sıkı tembih ederek kazananların isimlerini seçimlerden evvel kendilerine vermiş olalım. Böylece onların da yorgun argın sayımla ilgili çalışmalarında bitkin düşmeleri önlenmiş oluruz. Halkın büyük çoğunluğu aç, susuz, elektriksiz, gıdasız ve en önemlisi işsiz ve ümitsiz bir kitledir. Onların idaresi -pardon güdülmesi- zor değildir. "Şuna at, oyunu şuraya koy" dediler mi o da aynısını hemen yerine getirir. Sonuç da böyle çok parlak ve tüm dünyaya örnek olur!"
Sünnler ve Şiilerin bir kısmı seçimleri boykot edecekmiş; ne gam ne keder. Hem onlar kim oluyor ki Irak seçimlerini etkilesin. İcap ederse ev ev gezilir ve onlara istenilen şekilde oy verdirilebilir. Ama buna zaten gerek yok ki. Çünkü onlar herhalde bizimle olanlar bize yeter ve artar bile diyorlar.
ABD Irak'tan kurtulmak için canhıraş bir çabayla çare aramaktadır. Bir an önce Irak'taki sorumluluğu yerel idareye devrederek ABD'nin sorumluluğunu azaltmak istemektedir. Irak'ta ABD adeta bir tuzağa saplanmış durumdadır. Çünkü tüm gayretine rağmen Irak'taki durumu düzelememekte, hatta şimdilerde savaştan daha çok zayiat vermektedir. Mesela geçen günlerdeki hadiselerde ve helikopter düşmesinde onlarca (36) ABD askeri ölmüş ve bu dünyadan göç ederek ABD'ye tabutlar içinde dönüş yapmıştır.
Şimdi ABD'nin istediği, bu tabutlara ABD askeri yerine yerli halkın veya en azından ABD dışındaki insanların girmesidir. Irak'ta seçimlerden sonra demokrasinin gelemeyeceğini ABD yöneticileri de peki ala bilmektedirler. Ama bunu ilerde bir kalkan olarak kullanmak istemektedirler. "İşte biz Saddam'ın diktatörlüğünü yıktık. Irak'ı bu zulmünden kurtararak şimdi de orada seçimleri yaptık ve yerel yönetime devrettik. Biz ise şu andan itibaren Irak'ta sadece ve sadece yerel yönetime yardımcı olacağız. Onlara demokrasiyi öğretmeye devam edeceğiz!"
Bu kaos içinde seçimler nasıl yapılacak diye sakın sormayın. Dünyada bu tür yapılan seçimler birçok diktatör ülkede yapılmış ve herhalde bundan sonra da yapılacaktır. Zor kaideyi bozar derler. Zorbaların desturu bu değil midir?
Her gün saldırıların oluşması, onlarca insanın ölmesi, uçaklardan ara sıra sivil halkın terörist diye bomba atılması, fakat Irak halkının direnişini kıramaması sokak güvenlinin olmaması, hayatın birçok yerde felç olmuş olması, sandıkların yerlerinin bile seçimden birkaç gün önceye kadar nerede olacakları bilinmemesi, sandık başlarında hatta adayların bile gizli veya yarım gizli tutulması, alenen propaganda yapılamaması bu tür seçimleri ilgilendirmez. Belki de şimdiden kimin kazanması gerekir veya gereklidir, hatta kimin kazanacağı bile bilinmektedir. Eh seçimler de formalite olarak yapılacak ve yüzde yüz başarılı olduğu ilan edilecektir.
Herhalde gizli oy ve açık tasnif yerine açık oy ve gizili sayım yapılarak istenilen kişiler galip ilan edilecektir. Şimdi diyeceksiniz bu mümkün mü?
Elbette her gün kanlı ve acımasız bombalanmalar ve saldırılar, tank ve uçakların sesleri altında bunların olmaması mümkün olu mu? Sonra insanlar bir kez kafaya koymasınlar. Her istediklerini yapabilirler.
Kıbrıs'taki halkımızın beyinlerini çeşitli vaatlerle ve medyanın aldatmacaları ile milli duyguların ve inançlarını kısmen de olsa yıkmadılar mı? İstenen sonucu almadılar mı? Onu yapanların işi Irak'ta daha da kolay olacaktır. Çünkü Irak'taki demokrasiyi iki yıldan beri kanla yıkayıp temizlemektedirler (Aslında kirletiyorlar demeye dilim varmadı, çünkü kirletme kelimesi burada yavan kalır).
Bunun yanında daha yapılabilecek çok şey var. Mesela durumu biraz karikatürize edelim: "Her sokağın başına bir tank, her sandığın başına bir makineli silah ve her merkezin başında bir helikopter koyalım. Bunlar da yetmezse sandık başında kalacak insanları kendileri söyler ve kendilerine sıkı sıkı tembih ederek kazananların isimlerini seçimlerden evvel kendilerine vermiş olalım. Böylece onların da yorgun argın sayımla ilgili çalışmalarında bitkin düşmeleri önlenmiş oluruz. Halkın büyük çoğunluğu aç, susuz, elektriksiz, gıdasız ve en önemlisi işsiz ve ümitsiz bir kitledir. Onların idaresi -pardon güdülmesi- zor değildir. "Şuna at, oyunu şuraya koy" dediler mi o da aynısını hemen yerine getirir. Sonuç da böyle çok parlak ve tüm dünyaya örnek olur!"
Sünnler ve Şiilerin bir kısmı seçimleri boykot edecekmiş; ne gam ne keder. Hem onlar kim oluyor ki Irak seçimlerini etkilesin. İcap ederse ev ev gezilir ve onlara istenilen şekilde oy verdirilebilir. Ama buna zaten gerek yok ki. Çünkü onlar herhalde bizimle olanlar bize yeter ve artar bile diyorlar.
Prof. Dr. Cahit Babuna / diğer yazıları
- Batı kültüründe toplumsal çöküş -2- / 22.10.2006
- Batı kültüründe toplumsal çöküş / 21.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 20.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 19.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler / 18.10.2006
- Oruç tutmak, aç kalmak değildir / 15.10.2006
- Ramazan-ı Şerif temizlenme ayı / 14.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 09.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 08.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -3- / 07.10.2006
- Batı kültüründe toplumsal çöküş / 21.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 20.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 19.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler / 18.10.2006
- Oruç tutmak, aç kalmak değildir / 15.10.2006
- Ramazan-ı Şerif temizlenme ayı / 14.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 09.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 08.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -3- / 07.10.2006