Kanserle mücadele çocuklukta başlamalı

Radyasyon Onkolojisi Uzmanı Dr. Ayşen Aydın, kanserin birçok türünün genetik temellere dayandığını ifade ederek, her ailesinde kanser olan ve kansere genetik yatkınlığı bulunan bireylerde kanser hastalığının ortaya çıkmadığına dikkat çekti. Kanserin mutlaka bir tetikleyicisinin olduğunu aktaran Dr. Ayşen Aydın, "Yanlış beslenme, kötü alışkanlıklar, stres, bulaşıcı hastalıklar vs. bunlara örnek olarak verilebilir. Bu tetikleyicilerden birçoğu çocukluk çağında kazanıldığına göre kanserle mücadele çocukluk çağında başlamalıdır. Öncelikle ilk çocukluk çağlarından itibaren beslenmeye gereken özen gösterilmelidir. Bu konuda en büyük sorumluluk ailelere düşüyor.
Çocuklarımıza düzenli ve dengeli beslenmeyi öğretmeliyiz. Bunu yapmanın en etkili yolu onlara doğru örnek olmaktır. Ayrıca fast food yiyecekler ve asitli içecekler gibi sağlığa zararlı yiyecekleri ve içecekleri ve bunların zararlarını da onlara anlayabilecekleri şekilde anlatmalıyız. Obezite tüm dünyada ciddi bir sağlık sorunudur. Başta diyabet ve kalp damar hastalıkları olmak üzere kanserin de başlıca sebepleri arasındadır. Obezitenin en önemli nedeninin de psikolojik ve hormonal hastalıklar dışında yanlış beslenme nedeni ile olduğu aşikardır.
Okul öncesi çağdan başlamak üzere çocuklar bu konuda eğitilmeli ve özellikle okullarda verilen yemekler diyetisyenler tarafından denetlenmeli ve düzenlenmelidir. Çocuklarımızın süt dişleri çıkmaya başladığı dönemden itibaren ağız ve diş sağlığına gereken önemi vermeliyiz. En az günde iki kere dişlerini düzenli fırçalamaları konusunda onları yönlendirmeli, altı ayda bir düzenli olarak bir diş hekimine kontrole götürmeliyiz. Çünkü sindirim sistemimizin sağlıklı olması bağışıklık sistemimiz için çok önemlidir ve bu da ağız ve diş sağlığı ile başlar" dedi.

Kanserin erken teşhisi çok önemli

Ayrıca kanserin en önemli nedenlerinden kabul edilen sigara, alkol ve uyuşturucu konusunda da erken yaşlardan başlamak üzere bilinçlendirilen ve bu alışkanlıkların zararlarının neler olabileceği konusunda yeterince eğitilen çocukların ileride bu alışkanlıklardan sakındıkları ve kolay kolay bu alışkanlıkları edinmedikleri görülmüştür. Bu konuda ciddi ve uygulanabilir devlet politikaları geliştirilmelidir. Fiziksel aktiviteye de gereken önem verilmelidir. Çocuklarımızı okulda ve sosyal hayatlarında mutlaka bir spor dalı ile uğraşmaları konusunda yönlendirmeliyiz ve mümkün olduğunca ailece doğada yapabileceğimiz aktiviteler planlamalıyız.
Aşılama konusu son dönemlerde tartışmalı konular arasındadır. Ancak sağlıklı bir nesil için aşılama şarttır. Ebeveynlerin bu konuda hassas olmaları ve gereken zamanlarda çocuklarına gereken aşıları yaptırmaları gerekmektedir. Birçok aşı devlet tarafından ücretsiz yapılan aşı takvimine dahil edilmiştir ve ileri de dahası da edilecektir. Özellikle serviks (rahim ağzı) kanserine karşı yüksek koruyuculuğa sahip HPV aşısının kız çocuklarına yaptırılması çok önemlidir.
Kanserden korunmak kadar kanserin erken teşhisi de çok önemlidir. Hem maliyet hem de mortalite (ölüm) ve morbidite (sakatlık) oranlarının düşürülmesi erken teşhis ve tedaviye bağlıdır. Çocuklarımıza erken yaşlardan itibaren geçmeyen herhangi bir sağlık sorununda mutlaka bir sağlık kuruluşuna başvurmaları gerektiğini, aldıkları tedaviden sonra tekrar aynı kuruluşa kontrole gitmeleri gerektiğini ve ilerleyen yaşlarda gerekli tarama programlarına katılmaları gerektiğini anlatmalıyız. Unutmamalıyız ki ağaç yaşken eğilir" diye konuştu. İHA