Kapıdaki tehlike

Ana konumuz futbola geçmeden önce olimpiyatlarda ülkemize madalya kazandıran Mete Gazoz, Busenaz Sürmeneli, Busenaz Çakıroğlu, Rıza Kayaalp, Taha Akgül, Yasemin Adar, Ferhat Arıcan, Eray Şamdan, Ali Sofuoğlu ve Merve Çoban'ı yürekten kutluyorum ve hepsinin gözlerinden öpüyorum.

Ayrıca oyunlar boyunca mücadeleleri ile milli şuurumuza katkı sunan filenin sultanlarını tebrik ediyorum.

Özellikle Meryem'in oyunu dikkatimi çekti ve başarılı buldum. Son yıllarda olimpiyatlara katılan oyuncu sayımız arttı. Bu güzel bir vizyon ama yeterli değil.

Daha çok çalışılması ve yatırım yapılması lazım. İnşallah gelecekte daha da iyi sonuçlar alacağız.

Takımlarımız Avrupa'da kötü sonuçlar almaya başladılar ve bu bir alışkanlık haline geldi. Fakat futbolumuzu bekleyen tehlike büyük.

UEFA ülke sıralamasında geçen sezonu 13. sırada tamamlayan Türkiye bu sonuçla artık şampiyonunu Şampiyonlar Ligine direk gönderme hakkını kaybetti.

Bu sezonun şampiyonu iki ön eleme turu oynayacak. Fakat iş burada kalmıyor.

2016-17 sezonunda elde ettiğimiz 9700 puanda bu sezon hesaplama dışı kaldığı için şu an UEFA sıralamasında 22000 puan ile 17. sıraya gerilemiş durumdayız ve tüm takımlarımız gruplara kalıp gruplarda başarılı olsalar bile gelebileceğimiz yer 13.'lük ki mevcut futbolumuzu değerlendirdiğimizde bunun gerçekleşme olasılığı mümkün değil gibi gözüküyor.

Bu durum da ilk yirmi dışında kalıp kupalara daha az takım gönderme ve Avrupa Ligi'ne hiç takım gönderememe gibi durumlar ile karşılaşmanın dışında şampiyonumuzun Şampiyonlar Ligi'ne kalabilmesi için üç ön eleme turu oynaması gerekecek.

Şimdi düşünelim St. Johnstone Teknik Sorumlusu Callum Davidson "1-1 diyene gülerlerdi" deyip "Bizim şartlarımızda bir takım için büyük gece...tarih yazmak için kendimize fırsat yarattık" şeklinde açıklama yapıyor.

Kim tarih yazıyor? St Johnstone. Kimin karşısında tarih yazıyorlar? Galatasaray'ın karşısında. Böyle bir imkan nasıl verilir?

Galatasaray ve Terim cephesi ise hala sabrın sonu Cim Bom diyor. Yok yeni isimler katılacakmış yok birkaç haftaya her şey yoluna girecekmiş.

Şimdi söylüyorum Galatasaray'ın tur için hiçbir şansı yok. Turu geçmek için plansız ve şuursuzca atak yaparsa fark bile yer.

Ha Türkiye liginde her şey iyi gidecekmiş nasıl olsa ne gam. St. Johnstone Türkiye ligindeki takımların tamamından iddiasız.

St. Johnstone karşısında bu duruma düşen takım Türkiye ligini nasıl götürecek merak ediyorum.

Hadi şimdi Trabzon'u düşünelim. Tamam Trabzonspor ilk 30 dakika yeterli olmasa da olumlu futbol oynamaya çalıştı ama o kadar.

Sonra Türk futbolunun illeti durarak oyun başladı. Böyle hareketsiz oyun olur mu? Olursa atsan da golleri yersin.

Yenilen gollerin başka izahı yok. Ayrıca 90+5'te penaltı kaçırma amatörlüğü de ne.

Bakasetas yıldız oyuncusun tamam da bunu kaçırıyorsan bu yıldızlık ne işe yarar. Şimdi Trabzon için de söylüyorum.

Trabzon'un da turu geçmek şansı yok. Kendi sahasında üç gol yiyen takım hem de koşmadan kazanmaya çalışarak turu geçebilir mi? Tabii ki hayır.

Bütün bunlardan sonra UEFA sıralamasında yerimiz ne olur ki. Tabii ki ilk yirminin dışı.

Ondan sonra vay gülüm yandı bizim keten helva. Nasıl olsa kendi aramızda işi kotarırız ne gam. Avrupa'yla ne işimiz olur ki.