Kasımiye Medresesi: Mardin'in tarih ve taşla dansı

Mardin'in gizemli ve büyüleyici atmosferinin en önemli duraklarından biri olan Kasımiye Medresesi, adeta taşın dile geldiği, Artuklu mimarisinin zarafetle buluştuğu bir şaheserdir. Tarihin derin izlerini taşıyan bu medrese, sadece bir eğitim yuvası olmakla kalmayıp, mimarisi, mistik atmosferi ve sunduğu eşsiz manzarayla ziyaretçilerini zamanda bir yolculuğa çıkarır.

TARİHİN KALBİNDE BİR ŞAHESER

Kasımiye Medresesi'nin inşasına Akkoyunlu Sultanı Kasım İbn Cihangir'in emriyle başlandığı bilinir. Ancak medresenin temelinin Artuklu dönemine ait bir yapı üzerine kurulduğu düşünülür. Bu tarihi katmanlar, medreseye ayrı bir değer katar. Osmanlı Devleti'nin de himayesinde olan yapı, yüzyıllar boyunca ilim ve irfan yuvası olarak hizmet vermiştir. Duvarlarında yankılanan ilim sohbetleri, fısıltı gibi hala hissedilmektedir.

TAŞIN SANATA DÖNÜŞTÜĞÜ MİMARİ

Medresenin mimarisi, Mardin'in coğrafyasıyla bütünleşen, yerel sarı kalker taşının usta ellerde nasıl bir sanat eserine dönüştüğünün en güzel örneğidir. Avlusunun tam ortasında yer alan çeşme ve etrafındaki su kanalları, tasavvufi bir anlatımla yaşamın döngüsünü sembolize eder. Kaynaktan çıkan suyun havuzda toplanması ve ardından toprağa karışması, doğumdan ölüme giden yaşam yolculuğunu temsil eder.

Medresenin iki katlı planı, geniş bir avlu etrafında sıralanan öğrenci odaları, derslikler ve mescit ile düzenlenmiştir. Özellikle ana eyvanın (açık oda) muhteşem taş işçiliği ve geometrik motifler, dönemin mimari dehasını gözler önüne serer. Medresenin en etkileyici özelliklerinden biri de, farklı saatlerde değişen ve avludaki geometrik şekillerin gölgelerini oluşturan güneş saatidir. Bu, hem zamanı takip etmeye yarayan pratik bir araç hem de mimari estetiği pekiştiren bir detaydır.

BÜYÜLEYİCİ MANZARA VE MİSTİK ATMOSFER

Kasımiye Medresesi, sadece mimari özellikleriyle değil, sunduğu eşsiz manzarayla da ziyaretçilerini büyüler. Medresenin terasından bakıldığında, Mardin'in gümüşi taş evlerinden oluşan panoramik manzarası, Mezopotamya Ovası'nın sonsuz maviliği ve gökyüzüyle bütünleşen bir tablo gibi uzanır. Gün batımında bu manzara, adeta bir masal diyarını andırır.

Medresenin duvarları arasında gezerken hissedilen derin sessizlik ve huzur, mekanı mistik bir havaya bürür. Yüksek tavanlı dersliklerin ve küçük pencerelerin içinden süzülen ışık huzmeleri, medreseye bambaşka bir derinlik katar.

Mardin'e yolunuz düşerse, Kasımiye Medresesi'ni mutlaka ziyaret edin. Burada sadece bir tarihi yapı görmekle kalmayacak, tarihin, mimarinin ve ruhaniyetin iç içe geçtiği unutulmaz bir deneyim yaşayacaksınız.