Bu söz bir atasözü aslında.Güzel de bir atasözü.Bir başka ifade şekli de şöyledir;İt ürür kervan yürür.Sizin anlayacağınız, it itliğini yapacak.Kervancı başı da yolunu katedecek, ardından sorumluk sahibi kervanla.Hz. Adem (as) ile melun şeytan arasında ilk kez gün yüzüne çıkan kavga, dünya sahnesinde de devam edecek.Kanun-i ilahi/Sünnetullah böyledir.Yeryüzünde dökülen ilk kanın kardeş kanı olmasının bir manası da şu değil mi? Hiç beklenmedik yerden, hiç beklenmedik şahıslardan hiç tahmin edilmeyecek şeyler zuhur edebilir.Hiç beklenmedik olaylar sırasını bekliyor.Bu ülkeyi hedef seçmişler için insanın ne önemi var?Bu ülkeyi Hıristiyanlaştırmak için bütçemizden çok daha fazlasını harcamayı göze almış olanlar daha neler neler yapacaklar. Ne mutlu o kimseye ki, "ne dinine ne de vatanına ihanet etmiş."Bugün olmasa yarın mutlaka, bu iki değere ihanet edenleri ne bu millet nede tarih asla hayırla anmayacaktır. Oluşan boşluktan istifade ile kendini kemancı sana eşeğe de fazla kızmanın bir anlamı yoktur.Fırsat bu fırsat, nasıl olsa ortam müsait deyip, o iğrenç sesini "ne deruni nağme" diye yutturmak isteyenler meydanlarda dolaşabilir.Yapacak fazla bir şeyiniz olmaz.Yaratanın "en iğrenç ses" dediği eşek sesini, büyük bir huzur ve huşu ile dinlemek isteyenler de olabilir.Ona da bir şey diyemeyiz. Televizyon ekranlarına konu uzmanı diye çıkan, belki de özenle seçilip çıkartılanlar, hep sapla samanı,Çer-çöle harmanı,Semer ile kaftanı birbirine karıştırıp entelektüel gevezeliklerine bir yenisini ekleyebilirler.Geçmişte yaptıkları çocuksu kahramanlıklarını,Sağa-sola ve boşluğa yumruk sallayışlarını büyük bir "merd-i Kıptilikle" anlatabilirler.Anlatsınlar.Çapanoğlu'nun hikayesini anlatmıştım.Şunu sormak gerekmez mi bu tiplere?O günlerden bugün daha mı iyi?O günün "tehlikelilerinden" bu günün "tehlikelileri" çok daha mı önemsiz?Bugün yeyip, yutup hazmettiklerinizle o günlerin yenmez yutulmazlarıyla kıyaslandığında hangileri daha tehlikeli.O günler sizi "dehleyenler" ile bugün sizi "çuşşşlayanlar" yoksa aynı mı?Eski tüfek bir "mücahide" şunu sordum geçenlerde;Hiç aklından geçirdiğin oldu mu?Bir gün gelecek ve ben, o gün, kilise yapmayı ve Kur'an kursu yıkmayı savunacağım.Böyle bir zamanın geleceği hiç aklından geçti mi?Henüz cevabı bana ulaşmadı.Cehaletin zirve noktasıdır;Misyonerlikte tebliği aynı kefeye koymak.Misyonerlik ile tebliğ;Gece ile gündüz,Ak ile kara kadar birbirinden farklı, birbirine zıt iki kavram kelimedir.Misyonerlikte gayeye varmak için her şey mubah iken,Bir Müslüman tebliğ yaparken zerre nispetinde "Allah rızasını" ihmal ederse, yaptığının hiçbir değeri yoktur.Tarih şahittir ki,Misyonerler hep dünyevi kazanımlar için uğraşmışlardır.Hedef seçtikleri ülkelerin yer altı zenginlikleri ana gayedir.Dünyevi bir gaye için "tebliğ" İslam'da merdüttür, haramdır.Kenya'nın kurucusu Kenyatta'nın neredeyse bebeler ninni olmuş o tarihi sözünü bilmeyen yok gibidir. "Misyonerler bize geldiler. Tanrıya inanmalı ve ellerinizi açıp gözlerinizi yumup ona dua etmelisiniz dediler. Avuçlarımızı açıp gözlerimizi yumduk; gözlerimizi açınca, elimizde ve avucumuzda ne varsa (mal, can, onur) alındığını gördük."Bugünkü Irak ikinci Kenya'dır.İşgal sonrası yoğun bir misyonerlik süreci başladı Irak'ta.Özellikle ABD'deki misyoner örgütler neredeyse adım başı diktikleri haçlarla bir Müslüman ülkeyi İsa adına parsellemişlerdir.Bu konuda yazılanlar hayli fazladır.İslam söz konusu olunca "kırmızı kudurum alarmı" düzeyine çıkanların "aman ne var bunda" deyip de misyonerlik faaliyetlerine "hoşgörü" serpme gayretleri iki yüzlülüğün en mükemmel örneği olsa gerektir.Her ne sebeple olursa olsun, bir insanı hem de en vahşice katletmeyi savunmak mümkün değildir.Katilin niyeti, maktulün suçu ne olursa olsun, bu cinayeti savunmak mümkün değildir.Ben de telin ediyorum.Ama, yarın cinayetler olur, sakın misyonerlik aleyhinde bir şey yazıp söylemeyin gibi bir düşünceyi de asla kabul etmiyorum.Öldürülen Elazığlı delikanlının ağabeyini dinlediniz mi?Bir de iki hafta önce TRT'de yayınlanan "misyonerlikle ilgili dosyayı" da bir daha gözünüzü önüne koyun ve "dinlerarası diyalog" denen şeyin bu ülke insanına neye malolduğunu bir daha düşünün.Ve şunu da düşünün;Yoksa bu cinayetler, kimse misyonerlik aleyhinde yazı yazmasın, söz söylemesin diye mi yapılıyor/yaptırılıyor?Aman yarın birini öldürüp üzerimize yıkarlar korkusuyla bu milletin susması mı hedefleniyor?Zaten hangi din ve milliyetten oldukları bir türlü ayan-beyan olmayan kimi köşe yazarları suçlu üretmek konusunda son derece mahirler.Katillerle maktullerin kısa bir süre önce bir toplantıda aynı fotoğraf karesinde görüntülenmeleri düşündürücü değil mi sizce?
Müslim Karabacak / diğer yazıları
- Hz. Muhammed'den (saa) kim niye rahatsız olur? / 17.03.2024
- Metro Entelijansiyasi / 14.03.2024
- Aşık Neyanî'ce... / 10.03.2024
- Müslümanın Allah'ı "zengin" Ehl-i Kitab'ın tanrısı fakirdir ve Milli Ekonomi Modeli de "zengin Allah" inancının üründür / 09.03.2024
- Hak Teâlâ ayırmadı sana ne oluyor? / 29.02.2024
- Hak Teâlâ ayırmadı sana ne oluyor? / 28.02.2024
- Bir Kerbela mersiyesi... (Ahmed Edib Harâbî) / 23.02.2024
- Bohem hayat Necip Fazıl / 20.02.2024
- Kelimelerin ahenkle dansı / 17.02.2024
- Çok şeye tercüman, hayatımıza dair... / 16.02.2024
- Metro Entelijansiyasi / 14.03.2024
- Aşık Neyanî'ce... / 10.03.2024
- Müslümanın Allah'ı "zengin" Ehl-i Kitab'ın tanrısı fakirdir ve Milli Ekonomi Modeli de "zengin Allah" inancının üründür / 09.03.2024
- Hak Teâlâ ayırmadı sana ne oluyor? / 29.02.2024
- Hak Teâlâ ayırmadı sana ne oluyor? / 28.02.2024
- Bir Kerbela mersiyesi... (Ahmed Edib Harâbî) / 23.02.2024
- Bohem hayat Necip Fazıl / 20.02.2024
- Kelimelerin ahenkle dansı / 17.02.2024
- Çok şeye tercüman, hayatımıza dair... / 16.02.2024