AKP yeni bir zafer kazandı!
Sizi hangi zafer diye düşünmeye zorlamadan hemen söyleyeceğim. Başbakan'ın Rusya ziyaretini kastediyorum.
17 Aralık AB zirvesinde sonuç ne olursa olsun bir zafer kazanılmış edasıyla dönüleceğini ifade etmiştim. Üzülerek ifade ediyorum ki, haklı çıktım ve Türkiye için stratejik kayıplarla dolu olan 17 Aralık zirvesinden öngördüğümüz gibi dönüldü. Bununla da yetinilmeyip neredeyse düğün, dernek kurma noktasına götürülecek kadar iş vıcık vıcık oldu.
Şimdi aynı terane Başbakan'ın Rusya ziyareti konusunda sergileniyor.
Neymiş efendim Putin'den Kıbrıs konusunda tam destek gelmiş.
Bunu Başbakan'ın o engin ikna kabiliyeti sayesinde Putin açıklamak zorunda kalmış.
Peki, Putin Kıbrıs konusunda nasıl bir destek vermiş? Annan planı çerçevesinde varılacak çözümleri destekleyeceklerini açıklamış.
Aman ne büyük bir zafer!
Yahu bizim Başbakanımız zaferlere doymuyor efendim.
Bir zaferden diğer zafere koşup duruyor.
Hey hat ki ortada varmış gibi yutturulmak istenen zaferleri hiç kimse göremiyor.
Bu zaferler silsilesi de kral çıplak hikâyesine dönmüş durumda. Malumunuz kralı kandıran terziler aptalların göremeyeceği bir elbise dikmişler ve krala gerçekte olmayan elbiseyi giydirmişler.
Kral ortada bir elbise göremediği halde aptal olmamak için görüyormuş gibi davranmış. Kralın çevresindeki yönetici dalkavuklar da bir elbise göremedikleri halde don atlet ortalıkta dolaşan krala yeni elbisesinin çok yakıştığını ifade etmişler.
Günlerden bir gün kral selamlamak için halk arasında dolaşırken küçük bir çocuk "kral çıplak" diye bağırmış.
İşte bugün de birisinin çıkıp bu zafer kazanmış edasıyla ortalıkta dolaşanlara "kral çıplak" diye haykırması gerekmektedir.
Tekrar konumuza dönersek Annan planı gibi Kıbrıs Türkü için bir intihar olan bir anlaşmaya destek vermesi için ikna etmeye gittiğiniz Putin, KKTC ve Türkiye için hiçbir faydası olmaması bir yana şehitler vererek kazandığımız vatan toprağının masa başında verilmesine destek vermektedir.
Oysa Başbakan Erdoğan referandumdan sonra kapı kapı dolaşarak KKTC'nin tanınması için gayret göstereceği sözünü Denktaş'a vermişti. Ben beklerdim ki Sayın Erdoğan Putin'den KKTC'nin tanınmasını istesin. Ama böyle bir talep olmadı maalesef.
Böyle bir taleple gelinseydi. Gerçekten büyük bir adım olurdu. İşte o zaman bir zafer bir başarı gibi değerlendirip şenlikler yapmak şart olurdu.
Zaten gerçek zaferler kazanmış olan tarihte yerini almış olan liderler basit şeyleri zafer olarak telakki etmekten hep imtina etmişlerdir.
Basit şeyleri zafermiş gibi göstermeye çalışanlar aslında ömrü hayatlarında kendi emekleriyle gerçek bir başarı, gerçek bir zafer kazanmış değillerdir.
Sizi hangi zafer diye düşünmeye zorlamadan hemen söyleyeceğim. Başbakan'ın Rusya ziyaretini kastediyorum.
17 Aralık AB zirvesinde sonuç ne olursa olsun bir zafer kazanılmış edasıyla dönüleceğini ifade etmiştim. Üzülerek ifade ediyorum ki, haklı çıktım ve Türkiye için stratejik kayıplarla dolu olan 17 Aralık zirvesinden öngördüğümüz gibi dönüldü. Bununla da yetinilmeyip neredeyse düğün, dernek kurma noktasına götürülecek kadar iş vıcık vıcık oldu.
Şimdi aynı terane Başbakan'ın Rusya ziyareti konusunda sergileniyor.
Neymiş efendim Putin'den Kıbrıs konusunda tam destek gelmiş.
Bunu Başbakan'ın o engin ikna kabiliyeti sayesinde Putin açıklamak zorunda kalmış.
Peki, Putin Kıbrıs konusunda nasıl bir destek vermiş? Annan planı çerçevesinde varılacak çözümleri destekleyeceklerini açıklamış.
Aman ne büyük bir zafer!
Yahu bizim Başbakanımız zaferlere doymuyor efendim.
Bir zaferden diğer zafere koşup duruyor.
Hey hat ki ortada varmış gibi yutturulmak istenen zaferleri hiç kimse göremiyor.
Bu zaferler silsilesi de kral çıplak hikâyesine dönmüş durumda. Malumunuz kralı kandıran terziler aptalların göremeyeceği bir elbise dikmişler ve krala gerçekte olmayan elbiseyi giydirmişler.
Kral ortada bir elbise göremediği halde aptal olmamak için görüyormuş gibi davranmış. Kralın çevresindeki yönetici dalkavuklar da bir elbise göremedikleri halde don atlet ortalıkta dolaşan krala yeni elbisesinin çok yakıştığını ifade etmişler.
Günlerden bir gün kral selamlamak için halk arasında dolaşırken küçük bir çocuk "kral çıplak" diye bağırmış.
İşte bugün de birisinin çıkıp bu zafer kazanmış edasıyla ortalıkta dolaşanlara "kral çıplak" diye haykırması gerekmektedir.
Tekrar konumuza dönersek Annan planı gibi Kıbrıs Türkü için bir intihar olan bir anlaşmaya destek vermesi için ikna etmeye gittiğiniz Putin, KKTC ve Türkiye için hiçbir faydası olmaması bir yana şehitler vererek kazandığımız vatan toprağının masa başında verilmesine destek vermektedir.
Oysa Başbakan Erdoğan referandumdan sonra kapı kapı dolaşarak KKTC'nin tanınması için gayret göstereceği sözünü Denktaş'a vermişti. Ben beklerdim ki Sayın Erdoğan Putin'den KKTC'nin tanınmasını istesin. Ama böyle bir talep olmadı maalesef.
Böyle bir taleple gelinseydi. Gerçekten büyük bir adım olurdu. İşte o zaman bir zafer bir başarı gibi değerlendirip şenlikler yapmak şart olurdu.
Zaten gerçek zaferler kazanmış olan tarihte yerini almış olan liderler basit şeyleri zafer olarak telakki etmekten hep imtina etmişlerdir.
Basit şeyleri zafermiş gibi göstermeye çalışanlar aslında ömrü hayatlarında kendi emekleriyle gerçek bir başarı, gerçek bir zafer kazanmış değillerdir.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Orhan Dede / diğer yazıları
- Çağdaş Nemrutların ateşinden hiç korkmadı! / 13.04.2025
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024