Anlatılan ibret verici hikâyelerden birine göre Osmanlı Devleti Kostantinapolis'in yani İstanbul'un surlarını şahi toplarla dövdüğü günlerde Rum Ortodoks Patriği ve tebası Ayasofya'da meleklerin cinsiyetini tartışıyormuş. Hâşâ, bir kısmı melekler erkektir derken karşıt görüşe sahip olanlar hayır efendim melekler kesinlikle dişidir iddiasını hararetle sürdürmekteymiş. Düşman şehirlerini kuşatmış olduğu halde meşgul oldukları bu "mühim" konuya kendilerini kaptırmışlardı. Neticede Türkleri Ayasofya'da görünce tartışmanın da doğal olarak bittiği sanılıyor. (Şunu hemen vurgulayalım İslam itikadına göre meleklerin cinsiyeti yoktur. Onlar evlenmezler)Genellikle ülke gündeminin tamamen dışında saçma sapan konuların, faydasız ve alakasız meselelerin tartışıldığı gündemlere yukarıdaki örnek cuk oturuyor. Ülkemizin hayati meseleleri dururken ortaya atılan saçmalıklara bir bakın Allah aşkına. Yenilir yutulur tarafı olmadığı gibi kuyuya atılan taşı 80 milyon kişi çıkaramıyor. Hoş çıkarsa ne yazar. Şu anda çoluğuyla çocuğuyla bütün Türkiye nüfusu Osmanlıca öğrense ne faydası var? Osmanlıca okuyup yazan biri olarak söylüyorum sadece kendinizi tatmin etmiş olursunuz. Eğer arşivlerde iş bulabilirseniz kendinizi şanslı sayabilirsiniz o kadar. Aslında Osmanlıca diye başlı başına Osmanlıların konuştuğu bir dil yoktur. Nasıl olsun ki? Osmanlı, bir hanedan adıdır. Bir millet adı değildir. Türkçenin Arap harfleriyle yazılması eskilerin deyimiyle "meşhur-i galat" yani meşhur bir yanlış olarak Osmanlıca ifade edilmiştir. Bu mantığa göre bu dile Selçukluca da demek mümkündür. Zira Selçuklular da Türkçeyi Arap harfleriyle yazarlardı. Aslına bakarsanız Türklerin ilk özgün alfabesi Uygur Alfabesidir. Şimdi internette dolaşan geyiklerden birisi de bu gerçeği ifade ediyor. "Orhun anıtlarını okuyamıyoruz o halde Göktürkçeyi öğretelim", "Herkes istese de istemese de Göktürkçeyi öğrenecek" veya "Uygur Alfabesini öğrenmek zorunlu ders olarak okutulacak" gibi düşünceler ne kadar gerçekçi ve gerekli ise Osmanlıca öğrenmek de o kadar gereklidir. Bırakınız bir lise talebesini eski harflerle yazılmış bir Türkçe metni okuyabilecek kaç akademisyen var? Bu tamamen bir uzmanlık alanıdır. Gündemi saptırma ve 'faidesiz' işlerle uğraşma konusunda Sayın Cumhurbaşkanından geride kalmak istemeyen Bülent Arınç da kafayı şehir isimlerine takmış durumda. Manisa'nın Saruhan, Diyarbakır'ın Diyarbekir, Hakkâri'nin Çölemerik hatta Siirt'in milattan önce adı olan Tiğrakert'i alması durumunda Türkiye'nin bütün meselelerinin çözüleceğine kendini inandırmış. Aydınlar, Tillo oldu da ne oldu? Başımız arşa değdi. Arınç'a göre şehir isimleri, eski isimlerini aldıkça iç ve dış borçlarımız süratle sıfıra doğru inecek hatta alacaklı duruma geçeceğiz gibi bir halet-i ruhiye içinde? Mademki ülke meseleleri böyle çözülüyor o zaman şehir isimlerini Hititçe koyalım iş olsun bitsin. İç ve dış borçları ayyuka çıktığı, güvenliğimizin ve ülke bütünlüğünün tehlikede olduğu bir ortamda bu köşede sayılamayacak kadar fazla olan ciddi problemlerin olduğu bir ülkede eğer devletin başındaki kişi eski Türkçeyi gündem ediyorsa, bunun anlamı ipe un sermektir, topu taca atmaktır ve vatandaşla dalga geçmektir. Kimse kusura bakmasın ama bu kadar ciddiyetsizlik muz ve ananas cumhuriyetlerinde dahi görülmez.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Cihat Tekin / diğer yazıları
- İkinci Trump dönemi nelere gebe? / 11.11.2024
- İç cephe nasıl tahkim edilir? / 04.11.2024
- Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu / 03.11.2024
- Çözüm değil çözülme süreci / 25.10.2024
- Hazine üzerinde oturan dilenci olmayalım / 20.10.2024
- Hizbullah, İsrail'i frenlemeye devam ediyor -2- / 13.10.2024
- Hizbullah, İsrail'i frenlemeye devam ediyor / 06.10.2024
- Siper savaşları out Siber savaşları in / 23.09.2024
- Açlık sınırı = asgari ücret + 10.268 TL / 19.09.2024
- Lütfen herkes işini yapsın / 14.09.2024
- İç cephe nasıl tahkim edilir? / 04.11.2024
- Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu / 03.11.2024
- Çözüm değil çözülme süreci / 25.10.2024
- Hazine üzerinde oturan dilenci olmayalım / 20.10.2024
- Hizbullah, İsrail'i frenlemeye devam ediyor -2- / 13.10.2024
- Hizbullah, İsrail'i frenlemeye devam ediyor / 06.10.2024
- Siper savaşları out Siber savaşları in / 23.09.2024
- Açlık sınırı = asgari ücret + 10.268 TL / 19.09.2024
- Lütfen herkes işini yapsın / 14.09.2024