logo
18 EYLÜL 2025


Çözüm değil çözülme süreci

25.10.2024 00:00:00
Devlet Bahçeli MHP grup toplantısında yaptığı konuşmada terörist başının Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne gelerek DEM grubunda konuşması gerektiğini ve PKK'yı tasfiye edeceğini ilan etmesini istedi.

Peşinen söyleyelim ki terörist başının Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne gelmesi ve konuşması hukuken mümkün değildir.

Ama karşımızda öyle bir iktidar var ki "hukuk hak getire"  diyenleri de duyar gibiyim.

Terörle müzakere olamayacağını bizzat terör örgütü TUSAŞ tesislerine yaptığı saldırıda gösterdi.

Terör örgütünün hukuki bir konumu olmadığı için oturup anlaşmak ve bir anlaşma imzalamak anlaşmanın neticelerine uyulmaması halinde hangi meyyidelerin uygulanacağını tespit etmek pratikte de mümkün değildir.

Diyelim ki terörist başı Meclis'e gelerek konuştu ve PKK'ya silah bırakmasını istedi.

PKK da tamam dedi. Ama sonra cayarak büyük bir terör dalgası başlattı.

Bu anlaşmayı sağlayacak ve tarafları anlaşmaya uyacak bir merci var mı?

Terörle müzakerenin olmayacağını bu ülke defalarca deneyerek acı gerçeklerle büyük bedeller ödeyerek öğrendi.

Kaldı ki Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Hüseyin Baş yaptığı tarihi konuşma ve çağrıda ifade ettiği gibi "Siz terörün bittiğini ilan etmediniz mi? Biten terörle hangi anlaşma ve müzakere yapılacak, sorularını yöneltti. 

Şu ana kadar kendisine bir cevap da verilmedi.

Diğer taraftan Ana Muhalefet Partisi lideri Özgür Özel, "el yükseltiyorum"  diyerek Kürtlere devlet verilmesi gerektiğini söyledi ve akabinde sanki Kürtler bu ülkenin ikinci sınıf vatandaşıymış gibi eşitlik, özgürlük, hak ve hukuk çağrısı yaptı.

Ben buradan Sayın Özel'e sormak istiyorum, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin Anayasası'nda Kürtleri ötekileştiren hangi ayrımcı maddeler yer almaktadır? 

Türkiye Cumhuriyeti anayasası vatandaşlık bağı ile herkesi kucaklamakta ve asla bir ayırım yapmamaktadır.

Lozan Antlaşması'nda bu hukuki statü teyit edilmiş olup daha sonra anayasamızda yer aldığı şekliyle Müslümanlar Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin kurucu ve asli unsuru, gayrimüslimler de hakları saklı olmak üzere azınlık statüsüne alınmışlardır.

Gazi Mustafa Kemal Paşa'nın bugün bile geçerliliğini sürdüren bu dahiyane çözümünü savunmak ve realize etmek varken bir kumar terimi olan "el yükseltmek" kavramıyla meseleye yaklaşmak düpedüz aymazlıktır.

Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin kuruluş felsefesinde ayrımcılık ve ikinci sınıf vatandaşlık tanımı yoktur.

Lozan görüşmelerinin en çetrefilli konularından bir tanesi de azınlık konusudur.

İngiltere ısrarla etnik kökene dayalı bir azınlık kavramını bizlere dayatırken Gazi Mustafa Kemal Paşa kıran kırana geçen görüşmelerde İsmet Paşa'ya kesinlikle etnik azınlık kavramının reddedilmesi gerektiğini aksi takdirde Lozan görüşmelerinin kesilerek Ankara'ya dönülmesi talimatını vermişti.

Eğer etnik kökene dayalı bir azınlık tanımı yapılsaydı Türkiye, 18 etnik grubun resmi olarak tanındığı Lübnan'a dönecekti.

Çünkü Türkiye'de sadece Kürtler yaşamıyor.

Araplar, Lazlar, Çerkezler, Pomaklar, Yörükler, Türkmenler, Zazalar ve Boşnaklar başta olmak üzere son derece kadim Müslüman haklar yaşamaktadır.

Kaldı ki bugün itibarıyla mülteci sorunlarıyla cebelleştiğimiz bu ortamda Suriyeli Arapların ve beklediğimiz Lübnanlıların gelmesiyle beraber Arap nüfus belki de Kürtleri çok yakın gelecekte geçecektir.

Diğer taraftan Afganları ve diğer mültecileri unutmamak lazım.

Eğer etnik kökene dayalı bir millet tanımı anayasa değişikliği sonunda gündeme gelirse Türkiye'nin bir Lübnan veya Yugoslavya olması an meselesidir.

101 yıllık Türkiye Cumhuriyeti geçmişinde üniter devletimizin ve anayasamızda belirtilen Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı kavramının Türkiye'yi bir çimento gibi bir arada tuttuğunu tecrübe ettiğimiz halde siyasilerin neden bu sorumsuzca açıklamaları yaptığını iyice sorgulamamız gerekir.

Eğer siyasiler anayasa çizgisine gelmiyorlarsa seçmene düşen vazife bu partilerden istifa edip Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Hüseyin Baş'ın çağrısına uyarak Bağımsız Türkiye Partisi'ne kitlesel olarak katılmalarıdır.

Diğer taraftan şehit aileleri ve yakınlarının da özellikle tepki gösterip evlatlarının kanları üzerinden yapılan bu istismara karşı çıkmaları gerekir.

Birlik ve beraberlik çağrıları yapması gereken siyasiler maalesef meseleyi çözmek yerine daha da karmaşık hale getirmektedirler.

Eğer önlem alınmazsa MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin başlattığı sözde çözüm süreci Allah korusun bir çözülme sürecine doğru hızla evrilerek bir beka meselesi haline gelecektir.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
 
Cihat Tekin / diğer yazıları
Kemal Can dosyası gündem oldu
Berhan Şimşek 19 yıl önce sormuştu
Eski eşini boğazından bıçaklamıştı
Yazar Funda Demirci hakkında karar
Gündem kritik
Suriye ve Kıbrıs açıklaması
Emekli Albay Orkun Özeller tutuklandı
Tehdit edenlere işlem yapılmadı
170,9 milyar ABD dolar!!
İşte Türkiye'nin kısa vadeli borcu
Sivil toplum örgütlerinin temsilcileri katılıyor
Komisyon'un 11. toplantısı başladı
Terör örgütü DEAŞ'a operasyon
Yerlikaya: 51 DEAŞ şüphelisini yakaladık
Küresel piyasalar karışık seyrediyor
Fed'in enflasyon ve istihdamda risk açıklaması kafaları karıştırdı
Kadıköy'de şok
Fenerbahçe: 2 - Corendon Alanyaspor: 2
Soykırım, sürgün, işgal
Gazze'de can kaybı 65 bini geçti
'Kurultay iptali' talebi reddedildi
YSK'dan karar
'La ilahe illallah, İbrahim Halilullah!'
Netanyahu'ya böyle cevap verdi
'Siyasetin önünü açın'
Kurtulmuş'tan terör örgütü PKK'ya çağrı
Adana’dan Silivri’ye 'Özgürlük Yürüyüşü'
Özgür Özel gençlerle buluştu
Bayrampaşa Belediye Başkanı da tutuklandı
İstanbul'da CHP'li 12 başkan tutuklu
Kemal Can dosyası gündem oldu
Berhan Şimşek 19 yıl önce sormuştu
Eski eşini boğazından bıçaklamıştı
Yazar Funda Demirci hakkında karar
Gündem kritik
Suriye ve Kıbrıs açıklaması
Emekli Albay Orkun Özeller tutuklandı
Tehdit edenlere işlem yapılmadı
170,9 milyar ABD dolar!!
İşte Türkiye'nin kısa vadeli borcu
Sivil toplum örgütlerinin temsilcileri katılıyor
Komisyon'un 11. toplantısı başladı
Terör örgütü DEAŞ'a operasyon
Yerlikaya: 51 DEAŞ şüphelisini yakaladık
Küresel piyasalar karışık seyrediyor
Fed'in enflasyon ve istihdamda risk açıklaması kafaları karıştırdı
Kadıköy'de şok
Fenerbahçe: 2 - Corendon Alanyaspor: 2
Soykırım, sürgün, işgal
Gazze'de can kaybı 65 bini geçti
'Kurultay iptali' talebi reddedildi
YSK'dan karar
'La ilahe illallah, İbrahim Halilullah!'
Netanyahu'ya böyle cevap verdi
'Siyasetin önünü açın'
Kurtulmuş'tan terör örgütü PKK'ya çağrı
Adana’dan Silivri’ye 'Özgürlük Yürüyüşü'
Özgür Özel gençlerle buluştu
Bayrampaşa Belediye Başkanı da tutuklandı
İstanbul'da CHP'li 12 başkan tutuklu
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.