Mihrabiyelerimiz; zikirden bir demet

O dersi (zikri) Allah tarif etti.                                                              
Hayatın mihrabı Allah’ı zikirdir.
Öyle ise mihrabiyemiz daim olsun…
Kur’an-ı Kerim’de Muhammed Sûresi 19. ayet-i kerimede Rabbimiz şöyle buyuruyor:
“Bil ki Allah’tan başka hiçbir ilâh yoktur. Hem kendinin, hem de inanmış erkek ve kadınların günahlarının bağışlanmasını dile! Allah gezip dolaştığınız yeri de, içinde kalacağınız yeri de bilir.’’
Cenab-ı Hak Sevgili Habibine ders tarif ediyor:
“Kelime-i tevhid
İstiğfar…”
Diğer ayet-i kerimelerde,
“Sabah akşam Rabbinin adını an’’
“Şüphesiz Allah ve melekleri Peygamber’e salât ediyorlar. Ey iman edenler! Siz de ona salât edin, selam edin.’’ (Ahzab, 56) buyruluyor.
Salât’ın manası: Hz. Muhammed’i (s.a.v.) öven cümleler, dualar (salavat) okumaktır. Selam cümleleriyle selam göndermektir. “Esselatü vesselamü aleyke Ya Resulallah!”
Rabbimizin Peygamberimize bildirdiği bu dersi Allah Resulü (s.a.v.) Ehl-i Beytine ve ashabına bildirmiş, onlar da okumuşlardır.
Her namazdan sonra bizler de mihrabiye ile başlayalım.
Nedir mihrabiye?
Kur’an ve hadisteki zikir tarifidir.
“Estağfirullah
Lailahe illellah
Allah
Salavat
Tekbir
Asr suresi”
okuduktan sonra dua edip kalkalım.
Bu kısa zikir dersinin adı ‘mihrabiye’dir.
Memleketimizin çok yerlerinde sabah namazlarından sonra camilerde mihrabiye okunurdu.
Diyanet İşleri Başkanlığı’nın sabah namazlarından sonra okunan mihrabiye’yi camilerde okunmasını tavsiye etmesi büyük bir adım ve hizmettir.
İmamlar cemaati ile birlikte şöyle okuyabilirler:
“Fa’lem ennehu” der sonra cemaati ile birlikte 11 defa “kelime-i tevhid’’ okuduktan sonra imam
bir salavat okur: “Allahümme salli ala Muhammedin veala ali Muhammed. Biadedi külli dain ve davain ve barik ve sellim aleyhi ve aleyhim teslimen kesiren kesira.”
Bundan sonra “Huvellahuüllezi” okunup kalkılır.
Gençler, yaşlılar, kadın-erkek bir araya geldiklerinde kısa mihrabiye okuyabilirler. Bunun sayısını 33-100 defa ile devam edebilirler.
Bu sayı ve yöntemler tasavvufta sistemleşmiştir. O yolla gönüller mânen terbiye edilmiştir. Zikir bütün ibadetlere tesir eder. Bu yönü ile günlük zikrimiz mutlaka olmalıdır. Bunu üzerimize vacib kılalım. Nasıl mı?
Ben bu dersi her gün okuyacağım dedin mi üzerine vacib olur. Nefsimizi bir şeye mecbur kılmaz isek o bize zaman kaybettirmesini iyi bilir.
Bursa Ulu Camii’nde mihrabiye geleneği devam eder. Sabah namazının farzı bittiğinde müezzin mahfilinde tevhid başlar.
İncirli’deki Eşrefî Dergâhı’nda zikir günü Cuma günüymüş zamanında… Bu geleneğin hatırası olarak İncirli’deki İbn-i Bezzaz Camii’nde sabah namazlarında mihrabiye okunur.
Sabah ve akşam zikretmek, zikre, duaya, tevbeye yakın olmak manevi gıda, feyiz ve Allah’ın lutuflarına mazhar olmak bakımından çok önemlidir.
Sevgili Peygamberimiz (s.a.v.) zikir yapılan mekânı cennet bahçesine benzetmiştir.
Müslümanın evi cennetin bir köşesi gibidir. Bu köşede bu anlamda cennet bahçesinde bülbüllerin şakıması gerek. Ev halkı oturup bu bahçede mihrabiye sofrasını kurarak gönüllerimizi Allah’ın esması, Resulü’nün salat ü selamları, Kur’an ve dua ile her gün doyuralım.
Mihrabiyelerimiz, aşk saçsın, bereket saçsın bizi Hakka bağlasın.
Öyle olalım ki, zikirde daim, şükürde daim, teslimiyette daim olalım.
Hu…
Eşhedü en lailahe illallah ve eşhedü enne Muhammeden abduhu ve rasulüh...