Milli gelir adaletsiz dağıtılıyor

Büyük Uzlaşma'nın Cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu, Türkiye'de huzura, güvene, istikrara ama aynı zamanda refahı genişletmeye ihtiyacı olduğunu söyledi. Tekirdağ'da Süleymanpaşa Belediyesince sahil dolgu alanında düzenlenen iftar programına katılan İhsanoğlu, burada yaptığı konuşmada, ülkenin birliği, dirliği ve bütünlüğü, bütün iç ve dış tehlikeler için Türkiye'nin tabibe ihtiyacı olduğunu, 10 Ağustos'taki cumhurbaşkanı seçimlerinin bu ihtiyacı karşılayacağını söyledi. Türkiye'nin bir ve beraber olmaya ihtiyaç duyduğunu ifade eden İhsanoğlu, "Türkiye'nin temel niteliklerini, yani Anayasada belirtilen laik, sosyal, hukuk devleti niteliklerini koruması lazım gelir. Türkiye'de kanun hâkimiyetinin ve kanun karşısındaki vatandaşların eşitliğinin tesis edilmesi lazım gelir" diye konuştu. Milli gelirin çoğu şişko kedilerin İhsanoğlu, Türkiye'de refahın genişletilmesine ihtiyaç duyulduğunu belirterek, şöyle konuştu:"Türkiye'de huzura, güvene, istikrara ama aynı zamanda refahı genişletmeye ihtiyaç var çünkü Türkiye'de refah, önemli bir istikamette veya belirli noktalarda yoğunlaşıyor. 5-6 seneden beri '10 bin dolar' denilen kişi başına düşen milli gelir, maalesef 76 milyon arasında eşit dağılmıyor. Bazı yerlerde birikiyor. Cumartesi akşamı Bursa'da söylediğim gibi, o gıdanın çoğunu şişko kediler yiyor ve böylece adaletsizlik oluyor. Sosyal refah devleti, sosyal devlet, 'insanların alınlarının teriyle müreffeh, mesut, onurlu hayat yaşamaları' demektir. Yani sadakayla, ianeyle değil, alınlarının teriyle yaşamaktır."Diplomatları rehin alınan başka ülke var mı?Cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu, Ortadoğu'da Türkiye'den başka diplomatı, pilotu ve şoförü rehin alınan ülke bulunmadığını belirterek, "Türkiye Cumhuriyeti'nin başkanlık makamına bu meseleleri bilen, bu dünyayı tanıyan, bu insanlarla dillerini konuşan, kafalarındaki zihniyetleri anlayan, ona göre hareket edebilen ve Türkiye'nin itibarını sağlayacak insanı göndermeniz lazım" dedi. Mübarek Ramazan gününde, barış, merhamet ayında ülkenin yanı başındaki komşularında İslam adına çıkan cani çetelerin sivilleri kesip, çocukları katlettiklerini belirten İhsanoğlu, camiler, kubbeler ve mezarların yıkıldığını hatırlattı. İhsanoğlu, şunları söyledi: "Bunu da maalesef İslam adına yapıyorlar" diyerek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu ateşin üzerinde benzin yakmayalım, su serpelim ki alevleri ülkemize sıçramasın. Bu göreve talip olmadık, millet bize bu görevi verdi. İki partiyle başlayan uzlaşma, işte 5 partiye geldi. Buna Liberal Demokrat Parti eklendi. Cumartesi günkü  iftarımızda, Bursa'daki 10 bin insanın içinde AK Parti'den çok kardeşimiz vardı. Devletin zoruyla yapılan iftara gitmediler, mütevazi iftarımıza geldiler. Biz naylon çatallarla, bıçaklarla, kupalarla iftarımızı açtık. Onlarınkinde en yüksek, en kıymetli restoranlarda, porselenler içinde en güzel şekilde yemekler ikram edildi. Biz bir pide, çorba, iki zeytin, bir hurmayla iftarımızı açtık ama 10 bin kişi vardı ve o iftarda Türkiye'deki bütün siyasi partilerden, Mecliste grubu olan, olmayan; temsil edilen, edilmeyen herkes vardı."