Milli Kahramanlarımızın safında yer almalıyız

Yeni Mesaj Gazetesi tarafından düzenlenen "Milli Kahramanlarımızı Anma ve Ehl-i Beyt Ruhu" adlı programa saatler kaldı. Bildiğiniz gibi yarın 10.Şubat.2013 Pazar günü Gaziantep Kalender Plaza'da bugünün Milli Kahramanları, dünün Milli Kahramanlarına sahip çıkacak, onlardan aldığı bayrağı; bugün kendileri taşıyacak ve yarın gelecek nesillere devredecektir.  
Öncelikle konumuzla alakalı bir nasihatinden istifade edeceğimiz rahmetli Celal Mısır Hocamızdan birkaç söz etmek isterim. Rahmetli Celal Mısır Hocamızın bizim üzerimizde çok emeği vardır. Ömrünü, hak ve hakikat uğruna feda etmiş, çok sayıda hizmet eri yetiştirmiş, gerçek bir maneviyat ereniydi...  
Onun her sözü bir hikmet, her sözü bir değer taşırdı. Bu makaleyi yazarken, Onun yaptığı bir sohbetten gönlümüze düşen birkaç cümleyi sizlerle paylaşarak yazımızın bereketlenmesini sağlayalım istedik.  Rahmetli Celal Mısır Hocamız sıklıkla şu nasihati yapardı bizlere; "Allah(c.c.) her kuluna götüreceği kadar yük yüklediği gibi, her kulunu da kendi yaşadığı zaman ve şartlardan sorumlu tutacaktır. Mesela sizler bugün buralarda, Türkiye'nin falan beldesinde yaşıyorsanız, öncelikle buranın problemlerinden, burada yaşayan insanların tutum ve davranışlarından; yani buranın insanının irşat ve tebliğinden sorumlu tutulacaksınız.
Dünyanın öbür ucunda yaşayan Eskimolardan değil, buranın insanlarından hesaba çekileceksiniz. Zaman olarak da bu zamandan hesaba çekileceksiniz. Mesela milattan önce falan tarihte yaşamadığınız için size o zamanın problemleri ve o zamanın insanları sorulmayacak. Şimdi 2000 li yıllarda yaşadığınız için 3000 li yıllardan da hesaba çekilmeyeceksiniz.
Çünkü o zamanlarda sizler bu dünyada olmayacaksınız. Öyleyse, hesaba çekileceğiniz zaman ve şartları çok iyi öğrenip mesuliyet duygusu taşımak zorundasınız. Zamanınızın kıymetini bilin, ona göre zamanınızı değerlendirin, bu zamanın insanına nasihat edin, irşat ve tebliğiyle uğraşın ki; Allah(c.c.) sizden razı olsun…" Gerçekten de insanoğlu için en değerli zaman, içinde bulunduğu zamandır.
Onun içindir ki Atalarımız "geçen zaman geçmiştir, geleceğe kimsenin garantisi yoktur, gün bugündür" diyerek yaşadığımız zamanın kıymetini bilmemizin gerektiğine dikkat çekmişlerdir.  Dün yaşayanlar, dünden hesaba çekilecek; hatalarıyla, sevaplarıyla, günahlarıyla; gelecekte yaşayacaklarda o zaman hesaba çekilecektir. Ama bugünün hesabını bizden soracaklar…
Eğer bugün yaşadığımız coğrafya ve insanlık, çeşitli fitne faaliyetleriyle yok edilmeye; dinleri, imanları, vatanları, toprakları ellerinden alınmaya çalışılıyorsa ve bizlerde bu konuda bazı tehlikeleri sezmiş isek; bunları milletimize anlatmak ve onları kurulan tuzaklardan korumak zorundayız.  
Bugünün Milli Kahramanları olan Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş ve Onun fedakâr kadrosu, vatan topraklarını karış karış gezerek onları tehlikelerden korumakla, kurtarmakla; uyanışına, tebliğ ve irşadına, zemin hazırlamakla meşgul olmaktadırlar.   
Onlar kendi sorumluluklarını yerine getirmeye çalışırken, bizler de seyirci kalırsak, Allah'a verecek hesapta zorlanırız. Öyleyse, yaşananlara seyirci kalmak yerine, hemen şimdi; doğrunun, haklının, Milli Kahramanlarımızın safında yer almalıyız.