logo
20 NİSAN 2024

Misyonerliği gizliyorlar

01.05.2006 00:00:00
BTP lideri Prof. Dr. Baş, Türkiye'de misyonerlik faaliyetlerinin zirveye çıktığı bir noktada 'laiklik tartışmalarının' gündeme taşınmasının dikkat çekici olduğuna işaret etti.

BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, ülkemizde misyonerlik faaliyetlerinin ayyuka çıktığı bir dönemde laiklik ihlallerinin gündeme taşınmasını değerlendirdi. Misyonerlikle hedeflenen kitlenin Türk milletinin kendisi olduğuna işaret eden BTP Lideri, burada asıl gayenin Türk milletinin manevi bir tercih yaparak Hıristiyanlaştırılması olmadığını belirtti. Prof. Dr. Baş, misyonerlik faaliyetlerinin amaçlarını şu şekilde ortaya koydu: Esas hedef Türkiye topraklarıBu ülke, bu vatan Türklere ait değil, onlar geldikleri vatana, ülkeye dönmeleri lazım. Anadolu, Batılıların memleketidir; böyle bir inançları vardır. İşte, siz Türk kaldığınız müddetçe, Müslüman kaldığınız müddetçe bu düşünceyi hayata geçiremezler. Onun için topyekün bu coğrafyada bulunan insanları teslim almaya çalışmaktadırlar. Müslüman olduğu için onu teslim almaları da zor, belki de imkansızdır. İşte misyonerlik faaliyeti ile yapılmak istenen, insanları tek tek teslim almaktır. Müdafaasız hale getirmektir. Türklüğünden uzaklaştırmaktır. Siz Türklükten uzaklaşınca o zaman bu vatan Türke aittir diyemeyeceksiniz. Ne diyecek, işte size bir aidiyet tespit ediliyor, siz Türk değilsiniz, Rumsunuz, Ermenisiniz, Süryanisiniz, Keldanisiniz... Hülasa onların tespit ettikleri herhangi bir mezhebe, herhangi bir etnik gruba terk edileceksiniz. Siz de, o aidiyetinizi geliştirip, türklüğe, Türk vatanına hasım olacaksınız. O bakımdan oynanan oyun, misyonerlik budur.Gündem saptırılıyorŞimdi asıl oyun bu olmasına rağmen, en büyük tehlike bu olmasına rağmen, birileri kalkıyor "Türkiye'de irtica vardır, laiklik elden gidiyor" şeklinde gündemi saptırıyorlar. Ülke işgal edilecek, insanların gönülleri akılları iğfal edilmiş, onları ayıktırmak, tabiri caizse vatana, millete, devlete sahip çıkmalarını duyarlı hale getirebilmek noktasında bu yoğun faaliyetler karşısında dimdik ayakta durabilmeleri için çalışmaları gerekirken, olayı saptırıyorlar ve farklı kulvarlara hadiseleri çekerek işi sulandırıyorlar. Ve şu ana kadar da, enteresandır, başarısız olan iktidar bu tip iddialarla beraber, ithamlarla beraber, sanki birşeyler yapacaklar da, yaptırmıyorlar havasına sokup onu da temize çıkartıyorlar. İşin bir başka boyutu da bu. Laiklikten ne anlamalı?Şimdi gelelim Türkiye'de laikliğin elden gidip gitmemesine... Bu konuda siyasiler de haksızlık yapıyor, bürokratlar da haksızlık yapıyor. Ya laisizmi, laikliği tam idrak edememişler, yahut da idrak ettikleri halde bu konuyu istismar ederek konuyu saptırmaya çalışıyorlar. Nasıl mı? Laiklik şu: Devlet işiyle din işlerinin birbirinden ayrılmasıdır. Yani devlet dine, din devlete müdahil olamaz: Her birinin kulvarı kendine has bir boyuta gider. Ne devletin dine, ne de dinin devlete müdahil olması mümkün değildir. Şimdi, laikliğin bir yönü ile beraber devlet korunur; bir yüzüyle de beraber din korunur. Yani ne dine zarar verir ne devlete zarar verir. İşin enteresan tarafı uzun zamandan beri bizde laikliğin uygulamasında, devlet egemen güç haline getirilerek dine zarar verme ciheti tercih edilir. Böyle bir uygulama, böyle bir anlayış, hukuki teamüller dünyanın hiçbir tarafında yoktur. Anlatabildik mi? Yani; laiklik bahanesiyle dindarlar haklarından mahrum edilmez. Ve yaşayışlarına karışılmaz. Tâ nereye kadar; inancını din kaynaklı devlet hakimiyetine sürükleme boyutuna gelene kadar, tercih boyutuna gelene kadar. Yani siz, devlet yönetimini din kaynaklı olarak düşünüyorsunuz, bunu din emrettiği için yapmaya gayret ediyorsunuz. Eğer bu tip bir davranışınız varsa, gerçekten siz laikliği ihlal etmiş olursunuz. Laikliği ihlal, belgeyle ispat edilmeliPeki bunu Türkiye'de yapan kim var? Veya bunu bugün hayata geçirmek isteyen hangi siyaset var? El cevap, hiçbir siyaset yoktur. Hiçbir kurum yok, hiçbir kuruluş yok. Aksi takdirde, bunun belgeleriyle ortaya konulup ispat edilmesi lazım. Yani, bu ithamların ispat edilmesi gerekiyor. Ortada böyle birşey yoktur. Peki, bunu niye böyle diyorsun? Bu şekilde bunu demendeki kastın, demek ki sen bir gerçeği örtmeye çalışıyorsun. Veya, dine ve dindara karşı ciddi bir husumetin var, bunu bu şekilde izhar etmeye çalışıyorsun. Şimdi, dinde birtakım haram olan, yasak olan eylemleri vardır. Bu insanlık ahlakında, insanlığın örfünde, insanlığın geleneğinde de bunlar yasaktır. Örneğin, insan öldürmek dine göre de yasaktır, beşeri idrakimize, beşeri örfümüze, hukukumuza göre de yasaktır. Yalan konuşmak dine göre de yasaktır, beşeri hukuka göre de yasaktır. Artı, gasp etmek, adam kaçırmak, dine göre de yasaktır, beşeri hukuka göre de yasaktır. Bunu çoğaltabilirsiniz. Şimdi; din emretti diye siz, adam öldürmenin yasak olmadığını mı iddia edeceksiniz? Gasp etmenin yasak yasak olmadığını mı iddia edeceksin? Din bunu emretti diye. Bunun laikliğe aykırı olabilmesi için din emretti diye, devletin bir emri, devlet adına yapmış olmanız lazım. Devlet adına değil de, siz eğer bunu millet  adına aynı kuralları hayatınıza geçirirseniz, bu, laikliği uzaktan yakından ilgilendirmez, zerre kadar da zarar görmez  laiklik. Şimdi durum bu olunca, dikkat ederseniz laiklik bir taraftan dini koruyor bir taraftan da devleti koruyor.Laiklik dindarı da korurAncak yanlış anlama veya yanlış anlatma sebebiyle dinin üzerine gelenlere de, "Dur, sen dindara da karışamazsın" diyor. Şimdi uzun yıllardan beri, bu çarkı ters döndürenler olduğu için işin hep bu, dindara karşı zararlı boyutu gösterilmiş, ama dini koruyan boyutu gösterilmemiştir. Siyasi iktidarların görevi de, meseleyi temelinden kavrayıp neyin yanlış neyin doğru olduğunu göstererek, mevcut hukuku teminat altına almasıdır. İktidar bu yöntemle besleniyorSen ise, şimdi kalkıyorsun insanı hem inançta hem uygulamada din kulvarından, boyutundan çıkartıp Hıristiyan olma tehdidi ile karşı karşıya bırakan bu iktidarı aşırı dindarmış havasıyla itham edip ilzam edersen millet huzurunda temize çıkartırsın. O zaman derler sana ki, bu iktidarı besleyen arka bahçenin güçleri seni de mi besliyor? Bu deniyor. Milletimiz bu konularda ayık olsun. Din zarar görüyor, dindar zarar görüyor. Millet bu konularda zarar görüyor. Bu dönemde olan budur.
Devletin malı deniz, yiyen ıstakoz
Beşiktaş 5 maç sonra kazandı
Galibiyet Serdar Topraktepe yönetiminde geldi
Geçen yılki yatırım tutarı 3.7 milyar dolar
5 yılda 11.2 milyar dolarlık yatırım yaptı
Randevusunu iptal etmeyen yandı
Koca'dan MHRS açıklaması
Seçim sonrası ilk karşılaşma
Özel ve Kılıçdaroğlu aynı karede
Polis aracında ağlayarak pişman olduğunu söyledi
Jandarma üniforması ile GBT yapıyordu
İsviçre'de çıkan haber tartışma yaratmıştı
Beypazarı'ndan 'mevzuat' açıklaması
Yeni seçilen CHP’li başkanların ‘genelge’ sıkıntısı
Liyakat mi sadakat mi?
İsrail, Suriye'nin hava savunma sistemlerini hedef aldı
Saldırıda maddi hasar meydana geldi
Polat çiftine 'vergi usul kanuna muhalefet'ten tahliye
Diğer suçlardan 'tutukluluk' devam ediyor
CHP'den iktidarın arazi satışlarına tepki
'AKP enkaz bırakarak çöküyor'
Yüksek et fiyatı sorunu ithalatla çözülemez
Et ürünlerinde KDV kaldırılsın
Merkez Bankası anketi açıklandı
Dolar, enflasyon, faiz tahminleri belli oldu
Gelecek burada
10 yılda 20 kat büyüyecek
Çocuk nüfusumuz açıklandı
Nüfusumuzun yüzde 26'sı çocuk
Devletin malı deniz, yiyen ıstakoz
Beşiktaş 5 maç sonra kazandı
Galibiyet Serdar Topraktepe yönetiminde geldi
Geçen yılki yatırım tutarı 3.7 milyar dolar
5 yılda 11.2 milyar dolarlık yatırım yaptı
Randevusunu iptal etmeyen yandı
Koca'dan MHRS açıklaması
Seçim sonrası ilk karşılaşma
Özel ve Kılıçdaroğlu aynı karede
Polis aracında ağlayarak pişman olduğunu söyledi
Jandarma üniforması ile GBT yapıyordu
İsviçre'de çıkan haber tartışma yaratmıştı
Beypazarı'ndan 'mevzuat' açıklaması
Yeni seçilen CHP’li başkanların ‘genelge’ sıkıntısı
Liyakat mi sadakat mi?
İsrail, Suriye'nin hava savunma sistemlerini hedef aldı
Saldırıda maddi hasar meydana geldi
Polat çiftine 'vergi usul kanuna muhalefet'ten tahliye
Diğer suçlardan 'tutukluluk' devam ediyor
CHP'den iktidarın arazi satışlarına tepki
'AKP enkaz bırakarak çöküyor'
Yüksek et fiyatı sorunu ithalatla çözülemez
Et ürünlerinde KDV kaldırılsın
Merkez Bankası anketi açıklandı
Dolar, enflasyon, faiz tahminleri belli oldu
Gelecek burada
10 yılda 20 kat büyüyecek
Çocuk nüfusumuz açıklandı
Nüfusumuzun yüzde 26'sı çocuk

Bakan Koca: Randevu sorununu kalıcı şekilde çözeceğiz

"Önümüzdeki günlerde kademeli şekilde tedbirleri hayata geçirecek ve randevu sorununu kalıcı şekilde çözeceğiz." 
19.04.2024 16:30:00
Haber Merkezi
Bakan Koca: Randevu sorununu kalıcı şekilde çözeceğiz
Bakan Koca: Randevu sorununu kalıcı şekilde çözeceğiz
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, "Önümüzdeki günlerde kademeli şekilde tedbirleri hayata geçirecek ve randevu sorununu kalıcı şekilde çözeceğiz." ifadelerini kullandı.

Bakan Koca, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, Bakanlığın ilgili birimleri ve hastanelerin yöneticileriyle yaptıkları toplantılarda Merkezi Hekim Randevu Sistemi'ndeki sorunları temel faktörleriyle ele aldıklarını belirtti.


Randevu bulmakta yaşanan sıkıntıları çözmek için yaptıkları çalışmalardan önemli sonuçlara ulaştıklarını aktaran Koca, "Önümüzdeki günlerde kademeli şekilde tedbirleri hayata geçirecek ve randevu sorununu kalıcı şekilde çözeceğiz." değerlendirmesini yaptı.

Randevu sorununa karşı hem vatandaşları hem de hekimleri memnun edecek bir çözüm oluşturduklarını belirten Koca, şunları kaydetti:

"Öncelikle iptal edilmeyen randevulardan kaynaklanan, kullanılamayan kapasitemizi diğer vatandaşlarımızın kullanımına açacağız. Bu kapsamda, gelemeyeceği randevuyu iptal etmeyen vatandaşlarımız söz konusu durumun ilkinde 15 gün içerisinde aynı branşa randevu alamayacak. Aynı şekilde randevusuna ikinci kez gelmediğinde 15 gün içerisinde tüm branşlardan randevu alamayacak. Son dakika iptalleri nedeniyle atıl kapasite oluşmaması için randevu iptal süresini, en geç bir önceki gün saat 23.59'la sınırlandırıyoruz. İptal edilen randevular yerine, muayene saatinden 1 saat öncesine kadar yeni randevu verebileceğiz. Böylelikle daha fazla hastamızın randevu almasını ve kapasitenin verimli kullanılmasını sağlamış olacağız."

Beypazarı Maden Suyu firmasından 'İsviçre' açıklaması

Beypazarı Maden Suyu firması, ürün değerlerinin Avrupa Birliği mineralli su kriterlerine ve Türkiye Doğal Mineralli Sular Hakkında Yönetmelik limitlerine uygun olduğunu belirterek, durumun Avrupa Birliği üyesi olmayan İsviçre'de mevzuatın farklılığından kaynaklandığını açıkladı.
19.04.2024 14:17:00 / Güncelleme: 19.04.2024 14:39:00
İhlas Haber Ajansı
Beypazarı Maden Suyu firmasından 'İsviçre' açıklaması
Beypazarı Maden Suyu firmasından 'İsviçre' açıklaması
İsviçre Federal Gıda Güvenliği ve Veterinerlik Bürosu, Beypazarı Maden Suyu firmasının bazı ürünlerinden alınan numune sonrası "ürünlerde bor miktarının yüksek olduğu" gerekçesiyle teslim edilen ürünler hakkında satış durdurma kararının alınmasını istemişti.

Geçtiğimiz günlerde firma tarafından yapılan açıklamada ise sosyal medyada ürün hakkında atılan iddialar yalanlanmıştı.

Firma, tartışmalara konu olan iddialar hakkında talep edilen İsviçre kaynaklı analiz sonucunun taraflarına ulaştığını açıkladı.



Firma tarafından analiz kaynaklarına ilişkin yapılan yazılı açıklamada, "Maden suyumuzun değerleri Avrupa Birliği mineralli su kriterlerine ve Türkiye Doğal Mineralli Sular Hakkında Yönetmelik limitlerine uygundur. Avrupa Birliği üyesi olmayan İsviçre'de yaşanan bu durum Avrupa Birliği ve İsviçre mevzuatının farklılığından kaynaklanmaktadır. Doğal maden suyumuz, Sağlık Bakanlığı ve Ankara İl Sağlık Müdürlüğü denetiminde olup üretim sıklığı ile orantılı olarak düzenli bir şekilde denetlenip, analiz edilmektedir. Yer altında doğal olarak oluşan maden suyumuz tam 68 yıldır aynı kaynaktan, el değmeden şişelenmekte ve bütün ülkelere aynı içerikte ürün gönderilmektedir" ifadelerine yer verildi.

Mersin'de şafak operasyonu: 78 gözaltı

Mersin'de haklarında çeşitli suçlardan yakalama kararı bulunan şahıslara yönelik sabah saatlerinde gerçekleştirilen şafak operasyonunda 78 kişi gözaltına alındı
19.04.2024 11:20:00
İhlas Haber Ajansı
Mersin'de şafak operasyonu: 78 gözaltı
Mersin'de şafak operasyonu: 78 gözaltı
Mersin'de haklarında çeşitli suçlardan yakalama kararı bulunan şahıslara yönelik sabah saatlerinde gerçekleştirilen şafak operasyonunda 78 kişi gözaltına alındı.

İl Emniyet Müdürlüğünden yapılan açıklamaya göre, dolandırıcılık, yaralama, hakaret, hırsızlık ve tehdit gibi suçlardan haklarında yakalama kararı bulunan şahısların yakalanmasına yönelik Asayiş Şube Müdürlüğü Aranan Şahıslar Büro Amirliği koordinesinde operasyon düzenlendi. İl genelinde 30 adrese düzenlenen şafak operasyonunda 78 kişi yakalanarak gözaltına alındı.

Gözaltına alınan şahıslarla ilgili işlemlerin sürdüğü bildirildi.

İstanbul-Tahran seferini yapan uçak Elazığ'a zorunlu iniş yaptı

İran'ın hava sahasını tüm uçuşlara geçici olarak kapatmasından dolayı İstanbul-İran seferini yapan uçak, Elazığ Havalimanı'na zorunlu iniş yaptı
19.04.2024 10:29:00
İhlas Haber Ajansı
İstanbul-Tahran seferini yapan uçak Elazığ'a zorunlu iniş yaptı
İstanbul-Tahran seferini yapan uçak Elazığ'a zorunlu iniş yaptı
İran'ın hava sahasını tüm uçuşlara geçici olarak kapatmasından dolayı İstanbul-İran seferini yapan uçak, Elazığ Havalimanı'na zorunlu iniş yaptı. Uçak yaklaşık 2 saat sonra tekrar havalandı.

İran'ın hava sahasını tüm uçuşlara geçici olarak kapatmasından dolayı İstanbul-Tahran seferini yapan Meraj Airlines uçağı, Elazığ Havalimanı'na zorunlu iniş yaptı. Bir süre havalimanında bekleyen yolcular, yaklaşık 2 saat sonra hava sahasının açılmasıyla birlikte yeniden Tahran'a havalandı.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.