Muharreminiz hareketli, aşûreniz bereketli olsun

Muharrem ayının onuncu günü Aşure günüdür. Muharrem ayı, Kur'an-ı kerimde, kıymet verilen dört aydan biridir.

Bir hadis-i şerifte Hz. Peygamber (as) şöyle buyurdu:

"Ramazan ayından sonra en faziletli oruç (ayı) şehrullah/Allah'ın ayı olan Muharrem ayıdır. Farz namazdan sonra en efdal namaz da gece kılınan namazdır." Muslim, Sıyam 202, (1163); Ebu Davud, Savm 55, (2429).

İslam alimleri bu özel orucun aşure günü tutulan oruç olduğunu ifade etmektedirler.

Bu ayın en kıymetli gecesi de Aşure gecesidir. Allah-ü teâlâ, birçok duaları Aşure günü kabul etmiştir.

Aşure günü vuku bulan veya bulacak olan olaylar şöyle sıralanır:

? Yerlerin ve göklerin yaratılması,

? Hz. Âdem'in tövbesinin kabûl olması,

? Hz. Nuh'un tufandan kurtulması,

? Hz. Yûnus'un balığın karnından çıkması,

? Hz. İbrahim'in ateşte yanmaması,

? Hz. İdris'in göğe çıkarılması,

? Hz. Süleyman (a.s.)'a saltanat verilmesi,

? Hz. Yakub'un oğlu Hz. Yusuf'a kavuşması, Hz. Yusuf'un kuyudan çıkması,

? Hz. Eyyûb'un hastalıktan kurtulması,

? Hz. Musa'nın Kızıldeniz'i geçmesi ve Firavun'un helak olması,

? Hz. İsâ'ın doğumu ve ölümden kurtulup, diri olarak göğe çıkarılması Aşure günü oldu.

? Hz. Musa (a.s.)'nın Firavn'ın şerrinden kurtulması

? Hz. İbrahim (a.s.)'in dünyaya gelmesi ve ateşten kurtulması,

? Hz. Hüseyin (r.a.)'in şehid edilmesi

? Kıyâmetin kopması da Aşûre günü olacaktır.

Taberanî'den rivayet edilen bir Hadis-i şerifte:

"Aşure günü Nuh aleyhisselamın gemisi, Cudi dağına indirildi. O gün Nuh ve yanındakiler, Allah'a şükür için oruçlu idiler. Hayvanlar da hiç bir şey yememişti. Allahü teâlâ denizi, beni İsrail için, aşure günü yardı. Yine Aşure günü Allahü teâlâ Adem aleyhisselamın ve Yunus aleyhisselamın kavminin tevbesini kabul etti. İbrahim aleyhisselam da o gün doğdu" buyrulmuştur.

Buharî ve Müslim'de geçen bir hadis-i şerifte buyurulduğuna göre; "öteden beri Kureyş de, Resulullah da Aşure günü oruç tutardı. Medine'ye gelince de yine o gün oruç tuttu ve tutulmasını emretti."

Bu konuda rivayet edilen bir başka hadis-i şerif de çok manidardır.

Medine'de aşure günü oruç tutan Peygamber efendimiz, Yahudilerin de oruç tuttuklarını gördü. (Niye oruç tutuyorsunuz?) diye sordu. Onlar da, (Allah'ın İsrail oğullarını düşmanından kurtardığı bir gündür, Musa bu günde oruç tuttuğu için) dediler. Resulullah efendimiz de, Müslümanların bugün oruç tutmalarının sebebini anlatmak için,;Ben Musa (as) sizden daha layıkım buyurdu. (Buhari, Müslim, Ebu Davud)

Bugün yapılacak işler:

1- Aşure günü oruç tutmak sünnettir. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:

"Aşure günü oruç tutanın, bir yıllık günahları affolur."

Yalnız Aşure günü oruç tutmak mekruhtur. Bir gün öncesi veya bir gün sonrası ile tutmalı!

Peygamber efendimiz bir gün öğleye doğru (Herkese duyurun! Kim bugün bir şey yemişse, akşama kadar yemesin, oruçlu gibi dursun! Bir şey yemeyen de oruç tutsun! Çünkü bugün Aşure günüdür) buyurmuştur. (Buhari)

Peygamber efendimiz, bugün bir hurmayı mübarek ağzında ıslatıp çocukların ağzına verirdi. Çocuklar, Resulullahın mucizesi olarak akşama kadar bir şey yiyip içmezlerdi.

Bugün bazı hayvanların bile bir şey yemediği bildirilmiştir.

2-Yakın akraba, eş-dost ziyaretleri yapmalı, hediye ile veya çeşitli yardım ile gönüllerini almalı.

3- İlim öğrenmeli! Bu gece Kur'an-ı kerim okumalı, kazası olan kaza namazı kılmalı. Zikir ve sohbet meclislerinden istifade etmeli.

4-Fakir fukarayı gözetmeli. Bu gün sadaka vermek sünnettir, ibadettir.

5-Bu Müslümanlar selamlaşmaya daha fazla önem vermeli.

6- Çoluk çocuğunu sevindirmeli! Beyhakî'nin rivayet ettiği hadis-i şerifte, "Aşure günü, aile efradının nafakasını geniş tutanın, bütün yıl nafakası geniş olur" buyuruldu.

7-Bugün için hususi olarak boy abdesti alıp temizlenmeli.

Bunca güzelliği iç.inde barındıran aşure günü, maalesef insanlık tarihinin en büyük vahşetine de şahit olmuştur. Cennet gençlerinin efendisi, Hz. Peygamberin (as) torunu, gözbebeği, velayetin şahı Hz. Ali (ra) ve velayetin sultanı Hz. Fatıma annemizin ciğerpareleri Hz. Hüseyin, 10 muharremde şehid edildi.

Hz. Hüseyin (ra) dünya menfaatini herşeyin önünde gören ve onu elde etmek için hiçbir engel tanımayan, mevki ve saltanat düşkünü insanlar tarafından şehit edildi.

O'nun şehid edilmesi bir savaş meydanında çarpışarak, taraflardan birinin diğerini mağlup etmesi şeklinde değildir.

Çünkü vücudunda yetmişin üzerinde yara izi bulunarak şehit edilen bir insan, ancak bir kinden, bir intikamdan, bir nefretten dolayı bu zulme uğrayabilir.

Hz. Hüseyin'in (ra) dünya tarihinde eşine rastlanmayan bir şekilde şehid edilmesinin bir sebebi de hasettir.

Asıl adı Ümeyye olan, ama dillerde yerleşen şekliyle Emevî oğulları, aynı akrabadan olan Haşim oğullarına, geçmişi çok eskilere dayanan bir olay yüzünden haset ederek yüce imamın şehid edilmesi sebep olmuşlardır. Kerbela sadece Hz. Hüseyin'in şehadetiyle bitmemiş, Hz. Peygamberin nesli topyekun büyük bir vahşete, kıyıma, zulme uğramıştır. Hz. Hüseyin (ra) dualarla, saygıyla, sevgiyle anılırken Yezid de beddua ve lanetle anılır, kaç asırdır.

Kerbela başlı başına ele alınacak bir konudur.

Aşure'ye adını veren tatlı, rivayete göre Hz. Nuh'tan kalma bir gelenektir. Hz. Nuh'un gemisi Cuydi dağına demir atınca, içinde bulunanlar, kalan son kumanyayla bugünün aşuresini kaynatmışlardır.

Doğru, farz değil, sünnet değil, ama en azından bu milletin örfüdür.

Komşuya ikram vesilesidir.

Kurbana kan döküldüğü için karşı çıkanlar, eğer iddialarında samimiyseler, aşure kaynatıp komşularına ikram etsinler. Kan falan yok. Hoş bir lezzet ve hoş bir darcın reyhası var. Aşureniz mübarek olsun.

Orucu unutmayalım.

Cuma ile cumartesi, iki günü oruç tutamayanlar, Cumartesi ile Pazar Pazar günlerini peşpeşe oruç tutsun. Dedik ya, tek gün olarak sadece aşura günü oruç tutmak mekruhtur.