Müslüman olduklarında Ali'yi de ikrar ediyorlardı
Resûlullah (s.a.v.), Mekke müşriklerine İslam'ın delillerini sunduktan sonra onlardan bir grup şöyle dediler: "Şehadet ederiz ki ya Muhammed! Sen âlemlerin Rabbinin Resulüsün ve halkın en üstünüsün. Ve şehadet ederiz ki Ali vasilerin efendisidir"
13.12.2017 00:00:00
Hz. Selman aleyhisselam'ın rivayet ettiği üzere, hıristiyan bir topluluk başlarında da önderleri olmak üzere Hz. Ebu Bekir döneminde Medine-i Münevvere'ye gelir ve onun yanında aradıkları cevabı bulamayınca Selman onları Hz. Ali'nin yanına götürür. Aralarında geçen konuşmadan sonra hıristiyanların önderi bütün Müslümanların önünde ve Hz. Ali'nin huzurunda Müslümanlığını şöyle ilan eder: "Ve ben şehadet ederim ki Allah birdir. Ve Muhammed Allah'ın Resûlüdür sallallahu aleyhi ve alihi ve sellem. Ve şehadet ederim ki sen Resûlullah'ın vasisisin ve O'nun makamına başkalarından daha layıksın." Onunla birlikte olanlar da Müslüman oldular. (Bihar'ul-Envar, c.10, s.57, 2. hadis-i şeriften).
Âmir bin Vâsılâ'nın rivayetinde Hz. Ebu Bekir'in ölüp de onun yerine Ömer bin Hattab'ın oturduğu günlerde Hz. Musa'nın kardeşi Harun Peygamberin soyundan gelen birinin Medine'ye gelişini anlatır. Bu yahudi Hz. Ali'ye sorularını sorduktan sonra açıkça İslam'ını ilan eder: "Şehadet ederim ki Allah birdir ve Muhammed O'nun Resûlüdür ve sen Resûlullahın vasisisin." (Bihar'ul-Envar, c.10, s.22, 10. hadis-i şeriften).
İmam Câferi Sâdık aleyhisselam'ın zamanında bir yahudi grup Peygamberimiz Hz.Muhammed'in (s.a.v.) haklılığına dair bir mucize ister ve rivayete göre o yahudiler Müslüman olur ve şöyle söylerler: "Şehadet ederiz ki Allah'tan başka ilah yoktur ve Muhammed O'nun Resûlüdür ve şehadet ederiz ki sizler hidayet eden imamlar ve Allah katından halka gönderilen hüccetlersiniz." (Bihar'ul-Envar, c.10, s.245, 3. hadis-i şeriften).
Bütün bu delillerden şu anlaşılıyor: Müslüman halkın geneli ve hatta zalim hükümdarlar dahi hakkın Ali aleyhisselam ile olduğunu biliyorlardı ve Müslümanlığı ilan ederken Hz. Ali'nin velayetini ilan etmenin gerekli olduğunu biliyorlardı.
İmam Hasan el-Askeri aleyhisselam, Peygamberimizin mucizelerini ve yahudilere delillerini rivayet ederken buyuruyor ki: "Sonunda yahudiler kalpten değil de dilleriyle şahadet getirdiler: (Tabii bu durumdan ziyade bizi ilgilendiren onların zahiren halkın önünde dedikleri ve ilan ettikleri sözdür): Ya Muhammed! Senin hidayet eden resul olduğuna iman ettik. Kardeşin Ali'nin de veli ve vasi olduğuna iman ettik." (Bihar'ul-Envar, c.17, s.339, 12. hadis-i şeriften).
Resûlullah sallalllahu aleyhi ve alihi ve sellem Mekke müşriklerine İslam'ın delillerini sunduktan sonra onlardan bir grup şöyle dediler: "Şehadet ederiz ki ya Muhammed! Sen alemlerin Rabbinin Resulüsün ve halkın en üstünüsün. Ve şehadet ederiz ki Ali vasilerin efendisidir..." (Bihar'ul-Envar, c.17, s.243, 2. hadis-i şeriften).
OKAN EGESEL
Âmir bin Vâsılâ'nın rivayetinde Hz. Ebu Bekir'in ölüp de onun yerine Ömer bin Hattab'ın oturduğu günlerde Hz. Musa'nın kardeşi Harun Peygamberin soyundan gelen birinin Medine'ye gelişini anlatır. Bu yahudi Hz. Ali'ye sorularını sorduktan sonra açıkça İslam'ını ilan eder: "Şehadet ederim ki Allah birdir ve Muhammed O'nun Resûlüdür ve sen Resûlullahın vasisisin." (Bihar'ul-Envar, c.10, s.22, 10. hadis-i şeriften).
İmam Câferi Sâdık aleyhisselam'ın zamanında bir yahudi grup Peygamberimiz Hz.Muhammed'in (s.a.v.) haklılığına dair bir mucize ister ve rivayete göre o yahudiler Müslüman olur ve şöyle söylerler: "Şehadet ederiz ki Allah'tan başka ilah yoktur ve Muhammed O'nun Resûlüdür ve şehadet ederiz ki sizler hidayet eden imamlar ve Allah katından halka gönderilen hüccetlersiniz." (Bihar'ul-Envar, c.10, s.245, 3. hadis-i şeriften).
Bütün bu delillerden şu anlaşılıyor: Müslüman halkın geneli ve hatta zalim hükümdarlar dahi hakkın Ali aleyhisselam ile olduğunu biliyorlardı ve Müslümanlığı ilan ederken Hz. Ali'nin velayetini ilan etmenin gerekli olduğunu biliyorlardı.
İmam Hasan el-Askeri aleyhisselam, Peygamberimizin mucizelerini ve yahudilere delillerini rivayet ederken buyuruyor ki: "Sonunda yahudiler kalpten değil de dilleriyle şahadet getirdiler: (Tabii bu durumdan ziyade bizi ilgilendiren onların zahiren halkın önünde dedikleri ve ilan ettikleri sözdür): Ya Muhammed! Senin hidayet eden resul olduğuna iman ettik. Kardeşin Ali'nin de veli ve vasi olduğuna iman ettik." (Bihar'ul-Envar, c.17, s.339, 12. hadis-i şeriften).
Resûlullah sallalllahu aleyhi ve alihi ve sellem Mekke müşriklerine İslam'ın delillerini sunduktan sonra onlardan bir grup şöyle dediler: "Şehadet ederiz ki ya Muhammed! Sen alemlerin Rabbinin Resulüsün ve halkın en üstünüsün. Ve şehadet ederiz ki Ali vasilerin efendisidir..." (Bihar'ul-Envar, c.17, s.243, 2. hadis-i şeriften).
OKAN EGESEL
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.