Neden Milli Ekonomi Modeli

Dünyanın genelinde uygulanan Kapitalist sisteme baktığımızda artık çöktüğünü görüyor, çözümlere cevap veremediğini, krizlere engel olamadığını, hatta krizlere sebep olduğunu, zenginin çok zengin, fakirin ise çok fakir olduğunu görüyoruz. Tüketim ve tüketici kısmına pek önem verilmediğini, üretime odaklanıldığını, bu sebepten ötürü talepte darlık olduğuna şahit oluyoruz.

Ekonomi için büyük tehlikelerden biridir talep darlığı. Neden? Bir cümleyle anlatmak istiyorum. Talep düşerse üretim düşer, üretim düşerse işsizlik artar. İşsizlik artarsa ne olur? İnsanlar borçlanır, borçlarını ödeyemez duruma düşer ve ekonomik düşüş başlar.

İşte bu yüzden Milli Ekonomi Modeli tüketim eksenli tek modeldir. Sosyal ve milli bir devlet yapısı mevcuttur. Birçok projesi ile gelir dağılımındaki farklılığı azaltacak, herkesin onurlu bir hayat sürmesini sağlayacaktır.

Devleti baba devlettir. Alan eldir ama aldığından daha çok veren eldir. Yıllık geliri iki yüz bin TL'nin altında olan kişilerden vergi alınmayacaktır. Her vatandaşına özel projeleri vardır;

Ev hanımı maaşı, çocuk maaşı, asgari ücretin yoksulluk sınırının üstünde olması, çiftçiye, memura, emekliye, girişimciye ayrı ayrı önem vererek hepsinin gelişimi için projeleri mevcuttur. Bu projeler için devlet borçlanmayacak, emisyon hakkını kullanacak, yeraltı ve yerüstü kaynaklarını devreye koyacaktır.

Bu modelde faiz yoktur. Faizin oluşturmuş olduğu ekonomideki kötü hastalıklar da bu sebepten ötürü yoktur. Para tek elde toplanmayacak, talep bu sebepten dolayı daralmayacak, işçi ücretlerinde düşüş olmayacak, faiz enflasyona sebep olmayacak, gelir dağılımını bozmayacaktır. Vücuttan virüsün temizlendiği gibi ekonomimiz de bu şekilde temizlenmiş olacaktır.

Ekonomide artık Milli Paralar devreye girecek, ihracat ve ithalatta herkes milli paraları ile alışveriş yapacak ve bu sayede kimsenin emeği kimseye heba edilmeyecektir. Tüketim eksenli modelde tabi ki üretimde de artış olacaktır, çünkü talep artarsa, üretim artacak, üretim arttığı için işsizlikte azalacaktır. Ülkemde işsizlik diye bir sıkıntı da kalmayacaktır.

Bu modelde faizsiz uzun vadeli krediler ve vatandaşlık maaşı olacaktır. Bu sayede herkes proje mukabili kredi çekebilecek ya da elindeki parayla hayallerini gerçekleştirme imkanı bulacaktır. Dileyen, hayalindeki işi kurabilecek, evini yaptırabilecek, dünya turuna çıkabilecek, emekli amcalarım, teyzelerim cennet ülkemin en nadide yerlerinde güzel keyif geçirebilecek, gençlerimiz kendini en güzel bir şekilde eğitebilecek, hayallerindekini gerçekleştirebilecek imkan verilecektir. Evlenmek isteyenler için artık düğün, takılar vs onların önünde maddi olarak engel olmayacak, mutlu bir aile kurumu kurulacaktır.

Milletimiz vatandaşlık maaşı ve diğer sosyal devlet projeleri sayesinde sağ-sol, Türk-Kürt, Alevi-Sünni diye ayrışımlara tabi olmayacak, Türk vatandaşı olan herkes barış içinde, güven içinde bir ve beraber olacaklardır. Hep birlikte ülkemizi en önemli sıralamalarda ise Dünya birincisi yapacağız. Bundan asla şüphem yok...

Milli Ekonomi Modeli'nde ülkemiz dünyanın en güçlü ve en mutlu ülkesi olacak. Bunların hiçbiri hayal değil, gerçek. Bu dediklerimin biran evvel gerçek olması Allah'ın izniyle bizim elimizde. Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Hüseyin Baş iktidarında bu güzel zamanları en kısa zamanda yaşabiliriz. Yeter ki bir ve beraber olalım, kendimizi ve geleceğimizi düşünelim, fakirliğe alışmış, ona layıkmışız düşüncesinden kurtulalım.

Kapitalizme esir olmak yerine Milli Ekonomi Modeli devrinde özgürlüğü ve refahı yaşayalım.

Yazımı sonlandırırken Milli Ekonomi Modeli'nin mimarı Prof. Dr. Haydar Baş hocamızı da minnet ve özlemle anıyorum.