logo
28 MART 2024

Öğretmen maaşları 1995'ten çok geride

16.09.2011 00:00:00
OECD'nin tüm üye ülkelerde öğretim yılı başlarken yayınladığı "Bir Bakışta Eğitim" raporu açıklandı. Buna göre Türkiye'de 1995 yılında "ilkokul öğretmeni" maaşı 108 birimken 2000 yılında 55 birime indi.

Kısa adı OECD olan Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü'nün her eğitim-öğretim yılı başı için hazırladığı geleneksel "Bir Bakışta Eğitim 2011 - Education At A Glance 2011" Raporu açıklandı. Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü verilerine göre Türkiye'de öğretmen maaşları 1995'teki düzeyini henüz yakalayamadı. Türkiye'nin en azından lise diplomasına sahip kişi sayısı itibarıyla Portekiz ile birlikte OECD ülkeleri arasında en kötü durumda olan ülke olduğu belirtildi. 2009 itibarıyla Türkiye'de 5-14 yaş arası okullaşma oranı yüzde 91.3 olarak ölçüldü, bu alanda OECD ortalamasının ise yüzde 98.6 düzeyinde olduğu belirtildi. Raporda öğretmenlerin ülkelere ve "satınalma gücü paritesine göre" avro cinsinden 2009'daki yıllık maaşları da yer aldı. Yeni ilkokul öğretmeni OECD ortalamasında 26 bin 512 avro, Türkiye'de 22 bin 420 avro, Lüksemburg'da 45 bin 480 avro (en yüksek), Almanya'da 40 bin 780 avro, Slovak Cumhuriyeti'nde 10 bin 658 avro, Polonya'da 8 bin avro (en düşük), İsrail'de 16 bin 625 avro, Fransa'da ise 21 bin avro alıyor. Kıdemli bir ilkokul öğretmeni OECD ortalamasında 42 bin 784 avro, Türkiye'de 26 bin 74 avro, Lüksemburg'da 99 bin 229 avro (en yüksek), Almanya'da 54 bin 249 avro, Slovak Cumhuriyeti'nde 13 bin 218 avro (en düşük), Polonya'da 14 bin 242 avro, İsrail'de 37 bin 249 avro, Fransa'da ise 43 bin 216 avro alıyor. Yeni lise öğretmenine OECD ortalamasında "yılda" 29 bin 472 avro, Türkiye'de 22 bin 980 avro, Lüksemburg'da 70 bin 282 avro (en yüksek), Almanya'da 48 bin 942 avro, Slovak Cumhuriyeti'nde 10 bin 658 avro, Polonya'da 10 bin 252 avro (en düşük), İsrail'de 14 bin 676 avro, Fransa'da 24 bin 219 avro ödeniyor. En yüksek kıdemdeki lise öğretmenine ise OECD ortalamasında 47 bin 740 avro, Türkiye'de 26 bin 634 avro, Lüksemburg'da 122 bin 176 avro (en yüksek), Almanya'da 68 bin 157 avro, Slovak Cumhuriyeti'nde 13 bin 218 avro (en düşük), Polonya'da 18 bin 569 avro, İsrail'de 33 bin 254 avro, Fransa'da 45 bin 788 avro ödeniyor.

Öğretmen maaşları iyi değilRaporda öğretmen maaşlarının 1995-2009 yılları arasındaki değişimini ortaya koyan endeks yer aldı. GSYİH deflatörlerinden yararlanarak sabit fiyatlara dönüştürülen maaşlarda 2005 yılında alınan ücretler 100 kabul edildi.Buna göre Türkiye'de 1995 yılında 15 yıl deneyimli "ilkokul öğretmeninin" maaşı 108 iken Ecevit hükümetleri döneminde yani 2000 yılında 55'e indi. Krizin etkisi yavaş yavaş geçerken AKP döneminde 2005 yılında 100 birime çıkan maaşlar, 2006'da 95, 2007'de 99, 2008'de 101, 2009'da ise 106'ya yükseldi, ancak hala 1995'in gerisinde bulunuyor. Bir lise öğretmeninin maaşı Türkiye'de 1995'te 111 birimdi. Yine kriz nedeniyle 2000 yılında 51'e düştü. Krizden çıkış çabalarıyla 2006'da 96, 2007'de 100, 2008'de 102 olan lise öğretmeni maaşı, 2009'da ise 107'ye çıktı. Lise öğretmenlerinin maaşları da 1995'in gerisinde bulunuyor. "OECD ortalamasında" ilkokul öğretmenleri 1995'te 94, 2005'te 100, 2007'de 101, 2009'da ise 107 birim maaş alıyor. Lise öğretmenlerinin maaşı ise 1995'te 96 birim iken, 2009'da 107 birime çıkıyor.

En az lise mezunu Türkiye ve Portekiz'deOECD bölgesinde 55-64 yaş arasında en az lise diplomasına sahip olanların ortalaması yüzde 61. Bu yaş grubunda OECD'nin en düşük oranına sahip ülkesi AB üyesi Portekiz (yüzde 14). Portekiz'i Türkiye yüzde 19 lise diplomalı oranıyla izliyor. Meksika'da ise oran yüzde 21. Lise diplomalıların oranı ABD'de yüzde 89, İspanya'da yüzde 30, Norveç'te yüzde 79, Macaristan'da yüzde 72, Şili'de yüzde 43, Almanya'da ise yüzde 83 gibi rakamlara ulaşıyor. Türkiye'nin oranı en azından bir lise diploması sahibi olan kişilerin sayısının azlığını gösterdi. OECD raporunda, "25-64 yaşındakilerin edindikleri eğitime göre işsizlik trendleri (1997-2009)" tablosu yer aldı. Tabloda orta öğretim ve üniversite diploması sahiplerinin son 12 yılda işsizlik durumları ülkeler bazında yansıtıldı.

Eğitimlilerde işsizlik yükseldiOECD raporunda, "25-64 yaşındakilerin edindikleri eğitime göre işsizlik trendleri (1997-2009)" tablosu yer aldı. Tabloda orta öğretim ve üniversite diploması sahiplerinin son 12 yılda işsizlik durumları ülkeler bazında yansıtıldı. Buna göre, Türkiye'de lise altı eğitime sahip kişiler için işsizlik 1997'de yüzde 4.4 iken oran yıllar itibarıyla giderek arttı ve 2009'da yüzde 12.6'ya yükseldi. Lise eğitimi almışların karşılaştıkları işsizlik oranı 1997'de yüzde 6.3 iken, 2009'da bu oran da yüzde 12.6 olarak ölçüldü. Üniversite mezunlarının 1997'deki işsizlikleri yüzde 3.9 idi. Rakam yıllar içinde giderek arttı ve 2009'da yüzde 9.9'a ulaştı.
'İBB adayını çek' teklifine yanıt verdi
AKP'ye 3 şartını açıkladı
AKP'den bir seçim klasiği
Seçime 3 gün kala gaz bulundu!
İSO'dan tarihi uyarı
'Eğitimli gençlerimizi avlamak için...'
'AJet ile anlaşmamız yok'
THY'den çok garip Ajet kararı!
Almanya'nın öteki yüzü
Avrupa'nın ilk siyonist ülkesi Almanya!
CHP adayı istifa edip AKP'ye katıldı
'Erdoğan'ın emrinde olacağız'
Rezalet ötesi
Yahudi askerler aşağılıkta da zirvede!
'Sandık, hepimizin namusuna emanettir'
Erdoğan son mitingini yaptı
'Gençler BTP’ye akın ediyor'
Zeytinburnu'nda BTP coşkusu
'Para sayma' soruşturmasında Muammer Keskin'in ifadesi
'Bağış karşılığı makbuz almadım'
Yargıtay Başkanı seçimi 31 Mart sonrasına kaldı
10. turda da sonuç çıkmadı
1 Nisan'da okullar tatil mi?
Milli Eğitim Bakanlığı açıkladı
Emekli maaşı için seçim sonrasını işaret etti
'Temmuz' ayında masaya yatıracağız'
"Siyasetten bağımsız bir araştırma enstitüsü kuracağız"
BTP İstanbul Adayı Cihan Erdoğanyılmaz
'İBB adayını çek' teklifine yanıt verdi
AKP'ye 3 şartını açıkladı
AKP'den bir seçim klasiği
Seçime 3 gün kala gaz bulundu!
İSO'dan tarihi uyarı
'Eğitimli gençlerimizi avlamak için...'
'AJet ile anlaşmamız yok'
THY'den çok garip Ajet kararı!
Almanya'nın öteki yüzü
Avrupa'nın ilk siyonist ülkesi Almanya!
CHP adayı istifa edip AKP'ye katıldı
'Erdoğan'ın emrinde olacağız'
Rezalet ötesi
Yahudi askerler aşağılıkta da zirvede!
'Sandık, hepimizin namusuna emanettir'
Erdoğan son mitingini yaptı
'Gençler BTP’ye akın ediyor'
Zeytinburnu'nda BTP coşkusu
'Para sayma' soruşturmasında Muammer Keskin'in ifadesi
'Bağış karşılığı makbuz almadım'
Yargıtay Başkanı seçimi 31 Mart sonrasına kaldı
10. turda da sonuç çıkmadı
1 Nisan'da okullar tatil mi?
Milli Eğitim Bakanlığı açıkladı
Emekli maaşı için seçim sonrasını işaret etti
'Temmuz' ayında masaya yatıracağız'
"Siyasetten bağımsız bir araştırma enstitüsü kuracağız"
BTP İstanbul Adayı Cihan Erdoğanyılmaz

Şanlıurfa'da zincirleme trafik kazası: 3 kişi öldü, 6 kişi yaralandı

Şanlıurfa'nın Siverek ilçesinde zincirleme trafik kazasında 3 kişi öldü, 6 kişi yaralandı.
28.03.2024 22:45:00
Anadolu Ajansı
Şanlıurfa'da zincirleme trafik kazası: 3 kişi öldü, 6 kişi yaralandı
Şanlıurfa'da zincirleme trafik kazası: 3 kişi öldü, 6 kişi yaralandı

Siverek-Şanlıurfa kara yolunun 3'üncü kilometresi Siverek Devlet Hastanesi yakınlarında, Mehmet Karakayalı idaresindeki 34 SRM 01 plakalı otomobil, Kudbettin Kazancı yönetimindeki 07 GHV 87 plakalı hafif ticari araç ve Hamdullah Kınış'ın kullandığı 63 N 5314 plakalı motosiklet çarpıştı.

Çevredekilerin ihbarı üzerine bölgeye 112 Acil Servis, polis, jandarma ve itfaiye ekipleri sevk edildi.

Kazada yaralanan 9 kişi Siverek Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Yaralılardan İbrahim Erol, Hamdullah Kınış ile kimliği henüz belirlenemeyen 1 kişi yapılan müdahalelere rağmen kurtarılamadı.

Kaza nedeniyle ulaşıma kapanan kara yolu, araçların kaldırılmasının ardından yeniden trafiğe açıldı.

Şanlıurfa Valisi Hasan Şıldak, sosyal medya platformu X hesabından, Siverek ilçesinde meydana gelen kazada 3 kişinin hayatını kaybettiğini, 6 kişinin de yaralandığını belirterek, şu ifadelere yer verdi:

"Kazaya trafik ve sağlık birimlerimiz tarafından en hızlı şekilde müdahale edilmiş, yaralılar hastaneye kaldırılmıştır. Kazada hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, yaralılarımıza acil şifalar diliyorum." 

Utanmadan bir de paylaşım yapıyorlar

 
İnsanlıktan zerre kadar nasibini almamış çeteciler olarak da bilinen Yahudi askerler, Gazze'de yaptıklarıyla ahlaksızlıkta da zirveyi kimseye bırakmıyor.
28.03.2024 17:50:00 / Güncelleme: 28.03.2024 17:54:49
HASAN PARLAK
 Utanmadan bir de paylaşım yapıyorlar
 Utanmadan bir de paylaşım yapıyorlar

İnsanlıktan zerre kadar nasibini almamış çeteciler güruhu olarak da bilinen Yahudi askerler, Gazze'de yaptıklarıyla ahlaksızlıkta da zirveyi kimseye bırakmıyor. Nitekim Gazze'de soykırım yapan Yahudi askerleri, işgal ettikleri bölgede her türlü rezalete imza atıyor. Hatta rezaletlerini sosyal medyada paylaşmaktan da geri durmuyor. Reuters ajansında yer alan görüntüler de Yahudi askerlerinin ne kadar 'insanlık sınıfı'nın dışında olduğunu ortaya koyuyor. Nitekim İsrail askerleri, Filistinlilerin evlerinde bulunan iç çamaşırlarıyla oynadıklarını gösteren fotoğraf ve videoları yayınlamaktan geri durmadı. Videolardan birinde Gazze'deki bir odada bir koltukta oturan İsrailli bir asker sırıtıyor, bir elinde silah, diğer elinde beyaz saten iç çamaşırını kanepede yatan bir yoldaşın açık ağzının üzerine sallıyor. Böylece Yahudi askerlerin insan olmadığını, başka tür bir mahluk olduğunu tüm dünyaya haykırıyorlar. 

Marmara'da 'müsilaj' tehlikesi yeniden gündemde

Geçen yıl yaşanan müsilaj tehlikesiyle büyük bir mücadele gerçekleştirmek zorunda kalan Marmara Denizi, atıkların denize boşaltılması devam ettiği için bu yıl da ciddi bir sorun olarak karşımıza çıkacak. Marmara şimdiden alarm vermeye başladı
28.03.2024 14:55:00 / Güncelleme: 28.03.2024 15:00:59
Ahmet Haydar Tarhanlı
Marmara'da 'müsilaj' tehlikesi yeniden gündemde
Marmara'da 'müsilaj' tehlikesi yeniden gündemde
Müsilaj, kapalı denizlerde zaman zaman ortaya çıkan bir salgıdır. Fitoplankton adı verilen mikro alglerin aşırı çoğalması sonucu ortaya çıkar. Bu mukoza benzeri yapı, suyun içindeki mikroorganizmalar için uygun bir beslenme habitatı oluşturur ve zararlı canlılar da bu salgının üzerinde toplanır.

Denizin üstünde gördüğümüz beyaz, köpük benzeri yapı aslında "buzdağının görünen kısmıdır". Denizin altında ise bu salgı bir tül gibi uzanır.

Marmara Denizi, geçen yıl su yüzeyini ve derinlerini saran müsilajla boğuştu. Müsilajın yoğunluğu arttı ve çevresel kaygılara neden oldu. Bu sene de müsilaj tehlikesiin Marmara'yı tehdit edeceği ifade ediliyor.

Müsilajın temel sebebi, atıkların denize boşaltılması. Bu sebep temelden çözülmedikçe müsilaj sorunu artarak devam edecek.

Deniz biyoloğu Mert Gökalp, "Marmara Denizi feryat ediyor. Bu, Marmara Denizi'nin foseptik çukuru olabileceğinin bir sinyali" uyarısını yapıyor.

Profesör Mustafa Sarı, Marmara Denizi'ne arıtmadan atık boşaltımının acilen durması gerektiğini vurguluyor.

Hidrobiyolog Levent Artüz ise bu durumun bir zincir ve sonuç olduğunu ifade ediyor.

Gelecekte ne bekliyor?

Müsilajın yakın ve uzak gelecekte Marmara Denizi'ni, deniz canlılarını ve çevresinde yaşayan insanları nasıl etkileyeceği henüz net değil.

Ancak çözüm için atık yönetimi, arıtma tesislerinin etkin kullanımı ve bilinçli tüketim önemlidir.

Balıkçı Kenan'dan İmamoğlu'na tepki: Arsamızı elimizden alıp işletmemizi mühürlemek istiyor

Türkiye Deniz Canlıları Müzesi Kurucusu Kenan Balcı, 'Gece geliyorlar, gündüz geliyorlar. Arsamızı elimizden alıp işletmemizi mühürlemek istiyorlar' dedi.
28.03.2024 12:53:00
İhlas Haber Ajansı
Balıkçı Kenan'dan İmamoğlu'na tepki: Arsamızı elimizden alıp işletmemizi mühürlemek istiyor
Balıkçı Kenan'dan İmamoğlu'na tepki: Arsamızı elimizden alıp işletmemizi mühürlemek istiyor
Türkiye Deniz Canlıları Müzesi'nin de bulunduğu Beylikdüzü Balıkçı Kenan Tesisleri sahibi balıkçı Kenan Balcı İmamoğlu aleyhinde yapmış olduğu açıklamalar sonrasında işletmesi zabıtalar tarafından ablukaya alındı ve mühürlenmek istendi. Evraklarının tam ve eksiksiz olduğunu belirten tesis sahibi Balıkçı Kenan Balcı, "İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun talimatıyla işletme adeta abluka altına alındı. 150 bin lira olan arazimize 1500 lira verip almaya çalışıyorlar" dedi.

Zabıta ekiplerine direnen Kenan Balcı, 'Ben 15 yıldır Anadolu Caddesi üzerinde, 50 yıldır da esnaflık yapıyorum. Böyle bir şey ilk defa gördüm. Zabıta ekipleri talimatla işletmemizi mühürlemeye geliyorlar. Bizlere de 'bu mühür sembolik' diye ifadelerde bulunuyorlar. Gündüz ayrı ekip, gece ayrı ekip geliyor. zabıta ekipleri işlerini bırakmışlar, Balıkçı Kenan Tesisleri'ni ablukaya almışlar. Gündüz zabıta ekip araçlarla geliyorlar. Gecede vinçlerle. Bizim arazimizi, işletmemizi elimizden almak için her yolu deniyorlar' ifadelerini kullandı.

"Ben bir esnaf olarak kazanımlarımı korumak amaçlı çıktığım bu yolda her geçen gün yeni bir zulümle karşı karşıya kalıyorum" ifadelerini kullanan Balcı, '50 yıldır balıkçıyım. Esnaflık yapıyorum. İmamoğlu tarafından yaklaşık 5 yıl önce kendi tapulu arazimden bir kısmını hediye etmem istendi. Ben bu isteği reddettim. Ondan sonra isteklerini yerine getirmediğim için kapsamlı olarak yıpratma ve yıldırma kampanyası başlattılar. Kendi tapulu arazime el koydular. Metrekaresi 150 bin lira olan arazimin metrekaresini bin 500 liraya almaya çalıştılar. Biz sesimizi yükselttikçe, itiraz ettikçe onlar daha çok üstümüze gelmeye başladılar' dedi.

"Paradan kuleler yapan İmamoğlu ve ekibi istediklerine ulaşamayınca zulmün dozunu artırmaya başladı" diyen Balcı, '30 yıldır bu bölgede balıkçılık yapıyorum. Ruhsatımı kendisi verdi. Ama şimdi beni ruhsatsız balık satmakla suçluyor. Ruhsatsız olduğu gerekçesiyle işyerimi kapatmak istiyor. Bu dükkanım tam 15 yıldır aynı yerde faaliyet göstermekte. 15 yıldır sorunsuz bir şekilde çalışan işyerimi istediklerini yapmadığım için ruhsatsızdır diye ilan edip kapatmak istiyorlar. Ne yaparlarsa yapsınlar burada balık satmaya devam edeceğiz. Arazimi, işyerimi İmamoğlu'na yem etmeyeceğim. Bu arazimin tapularını pankart yapıp suratlarına çarpıyorum' diye konuştu.

"İmamoğlu'na karşı bizi koruyun"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan yardım isteyen Balıkçı Kenan Balcı, 'Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'a seslenmek istiyorum. Erdoğan sevdalısı esnaf olarak başımıza bu işleri açan, bize çökmeye çalışan, paradan yeni kuleler yapmak isteyen, İmamoğlu ve ekibine karşı bizi koruyun. Adaletin sağlanmasına vesile olun. Hz Ömer adaletinin temsilcisi sayın Cumhurbaşkanımızdan bunu talep ediyorum. Lütfen zulme karşı yanımızda olun' ifadelerini kullandı.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.