Nefsini yoklukla bilen, Yaratanın varlığını bilmiş olur. Nefsini kötülük ve hata ile bilen, Allah'ı iyilik ve doğru olarak bilir.Nefsini ihtiyaç halinde bilen, Allah'ı kendi dertlerine şifa verici olarak bilir. Nefsini, Mevlaya satılmış bir metah gibi gören, başkasına dert yanıp ihtiyaç arzetmekten kurtulur.Şöyle bir hadisi şerif vardır:"Bir kimse yüce Allah'ı anlarsa... O'nun hakkını yerine getirir".Bu hadisi şerifi açıkladığımız zaman şöyle deriz:- Allah'ı hidayet sahibi bilen, nefsini O'na teslim eder.Allah'ı bir yaratıcı kabuls eden, kulluk icaplarını yerine getirmelidir.Allah'ı bir ceza verici olarak bilmek, insanı kötülüklere girmekten korur.Allah'ın yeterliğine inanan, başkalarına koşmaktan sakınır.Davut'a (as), şöyle vahyolundu:- İyi anla, Beni isteyen, arar; arayınca da bulur. Beni bulduktan sonra, başka yaratıcı ve besleyici aramaya hacet kalmaz.Ebubekir Vasıtî diyor ki:- Allah'ı bilen, sever; sevince de O'na uyar. Uyduktan sonra da başkalarından ilgisini çeker.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.