Sezonun son derbisine 24 saat kaldı. İki takım da temkinli konuşmanın aksine, pek can alıcı demeçler yağdırıyor... Hele bir iddia var ki; sonucundan "0" kilometre araba çıkacak! Bu iddianın sahipleri başkan ve menajer..! Başkan da para boldur da; maaşlı menajer "25" tane milyarı nereden bulacak meraklandım doğrusu..! Teknik direktörler de bir hayli iddialı... Oysa Kadıköy'deki ilk maçtan önce Beşiktaş Teknik Direktörü Christoph Daum; mütevazi bir şekilde F.Bahçe'nin favori olduğuna, dikkat çekmişti... O maça dönmüşken samimiyetle itiraf ediyorum: F.Bahçe'nin ilk 45 dakikalık oyununa aldanıp, maçın farklı biteceğinin tahminini yürütenler çoğunlukta idi. Karşılaşmaya tanıklık eden bir kişi olarak tahminlere katılmamak elde miydi?.. Ancak rüzgarı ikinci yarı hışımla arkasına alan Beşiktaş; sürpriz oyuncuları Tayfur ve Ronaldo ile maçı 2-1 lehine çevirmişti... Bu maçın bir başka önemi daha vardı. F.Bahçe'nin kendi evindeki 24 karşılaşmalık yenilmezlik ünvanı da silinip gitmişti.. Futbol işte; ne gariplik ve cilveliklerle dolu..!
Neyse yarın ki derbiye dönelim yine... Pek iddialıların sözlerine... Hemen arayada atasözü iliştirivereyim. Demiş ki atalarımız: "Adamak kolay, ödemek güçtür"... Söz vermek kolaydır da, bu sözü yerine getirmek güçtür..!
Ama baksanıza hepsi ama hepsi 'kazanmak' kelimesinin dışına çıkmıyor... Sanki bu maç için; temkinli konuşmayı yasaklamışlar birbirlerine... Bunlar beni enterese etmiyor; etmemeli de.. Ha, kimin galibiyet şansı yüksek denirse yarın ki karşılaşma için; 'Beşiktaş hafifce ağır basıyor' derim.. Nedenini de açayım. Önce seyirci avantajı. Sonrasında Beşiktaş'ın takım oyununu daha beceriyor olması. Ve en sonrasında da Daum'un taktik düşüncede doğruyu bulmuş olması...
Werner Lorant kendi takımı F.Bahçe'yi favori görüyor ama; yanlışını açığa vurmak zahmetine bir türlü katlanamıyor. Kapalı geçtim galiba... Yani demek istiyorum ki; savunma yerleşimini düzeltmez, orta alanda güçlü oyunculara yer vermez, forvette hareketli (Oktay yanı başında) ve agrasef golcülere yer vermezse; onun için bu derbi yukarıdaki atasözüne döner..!
Neyse yarın ki derbiye dönelim yine... Pek iddialıların sözlerine... Hemen arayada atasözü iliştirivereyim. Demiş ki atalarımız: "Adamak kolay, ödemek güçtür"... Söz vermek kolaydır da, bu sözü yerine getirmek güçtür..!
Ama baksanıza hepsi ama hepsi 'kazanmak' kelimesinin dışına çıkmıyor... Sanki bu maç için; temkinli konuşmayı yasaklamışlar birbirlerine... Bunlar beni enterese etmiyor; etmemeli de.. Ha, kimin galibiyet şansı yüksek denirse yarın ki karşılaşma için; 'Beşiktaş hafifce ağır basıyor' derim.. Nedenini de açayım. Önce seyirci avantajı. Sonrasında Beşiktaş'ın takım oyununu daha beceriyor olması. Ve en sonrasında da Daum'un taktik düşüncede doğruyu bulmuş olması...
Werner Lorant kendi takımı F.Bahçe'yi favori görüyor ama; yanlışını açığa vurmak zahmetine bir türlü katlanamıyor. Kapalı geçtim galiba... Yani demek istiyorum ki; savunma yerleşimini düzeltmez, orta alanda güçlü oyunculara yer vermez, forvette hareketli (Oktay yanı başında) ve agrasef golcülere yer vermezse; onun için bu derbi yukarıdaki atasözüne döner..!
Osman Korkmazel / diğer yazıları
- Canaydın'a yapılan vefa mı, cefa mı? / 28.12.2005
- Kupa iştah kabartıyor da? / 25.12.2005
- Enfes görüntüler... / 19.12.2005
- Kimlik değiştirmeyin / 16.12.2005
- Ya sporcu olmasam!.. / 13.12.2005
- Yıla damga vurun / 10.12.2005
- Rus ruleti / 20.09.2002
- Özele, özel ilgi / 23.08.2002
- Onun yeri başka... / 14.08.2002
- Ben bulamadım..! / 19.06.2002
- Kupa iştah kabartıyor da? / 25.12.2005
- Enfes görüntüler... / 19.12.2005
- Kimlik değiştirmeyin / 16.12.2005
- Ya sporcu olmasam!.. / 13.12.2005
- Yıla damga vurun / 10.12.2005
- Rus ruleti / 20.09.2002
- Özele, özel ilgi / 23.08.2002
- Onun yeri başka... / 14.08.2002
- Ben bulamadım..! / 19.06.2002