İlk programı ve özellikle de programa İslam'ı temsilen katılan zatı görünce bende şu kanaat oluştu:
Bu programı izleyen "ortada bir genç" tercihini bir zamanların "nurluso" pastörden yana kullanır.
Çünkü dedim;
Söz konusu pastor, misyonerliğin gereği tamamen izleyicilere oynamanın yanında, İslam'ı temsilen ekrana çıkan/çıkmakla görevlendirilen kişinin insanımızın zihninde pek de hoş olmayan bir imajı vardır.
Teolog prof çok iyi bir imaja sahip olsaydı bile, program tamamen bir Hıristiyanlık reklamına dönüştü.
Daha sonra bilmem kaçıncısı yapılan aynı konudaki programa katılan "Ehl-i kitap temsilcisi beni haklı çıkardı ve şunu dedi:
Bu programlardan sonra İncil satışlarımızda artış oldu ve siz (Hulki Cevizoğlu'na hitaben) tam bir misyoner gibi bu konuda bize yardımcı oldunuz."
Aynen ifade bu.
Programa İslam alimi diye katılanlardan çok daha iyi bir Müslüman portresı çizdiğini rahatlıkla söylemek mümkün sayın Cevizoğlu için.
Olayı çok masum göstermeye çalışanlar da şunu dedi her program sonrası:
Ne olacak, bu konuda konuşmanın ne sakıncası var?
Adam çıksın konuşsun, bu millet bunları kabul etmez.
Bu millet Müslüman, bir pastörden mi etkilenecek?
Etkilendi bile.
Hani bir tabir vardır; reklamın kötüsü olmaz.
Olmadı reklamın kötüsü ve adamlar bolca İncil satmaya başladı.
Olayları bir bütün olarak ele alamamanın başımıza getirdiği onca bela ve musibete birkaç yenisi daha eklenmiş oldu.
Adamlar da rollerini iyi oynadı.
Kaç yıldır bir sinsilikle yürütülen "Dinlerarası Diyalog" hep şu masumiyetin arkasına saklandı:
"Niye korkuyorsunuz ki? Matem İslam son ve tek hak dindir korkmanıza gerek yok."
Ekrana çıkan yeni ürün pastör arkadaşlar da hep bu servis edilmiş sloganı kullandı.
Korkmayın, korkmanıza ne gerek var?
Ve sonunda korkulan oldu.
Biz Kur'an hakikatlerini şu meşhur 312. madde yüzünden dile alamazken adamlar İncil'in ne kadar hak olduğunu ispat için Kur'an ayetlerini bile gönül rahatlığı içinde yorumlamaktan kaçınmadılar.
Peki bu programların hiç mi hayırlı yönü olmadı?
Oldu, içimizdeki bazı zevatın aslında ne olduğunu, diğer bir ifadeyle ne olmadığını öğrenmiş olduk.
Son programa İslam'ı ve Müslümanları temsilen katılan ünlü ikizlerden burun eti daha fazla olanın hangi düşüncelere sahip olduğunu öğrenmiş olduk.
Hıristiyan delikanlı ısrarla; ben Kur'an'ın son hak kitap, Hz. Muhammed (as)'ın son Hak peygamber olduğuna inanmıyorum demesine rağmen, hatta Hz Muhammed (as)'ın peygamber bile olduğuna inanmadığı ilan ederken bizim, İslam'ı temsilen ekrana çıkan zat da; bu gün piyasada dolaşan, ve Hz. İsa (as)'dan çok sonra kaleme alınan ve ayıklamayla ancak sayıları dörde indirilen İncillere inanmanın Kur'an'a inamak gibi olduğunu rahatlıkla söyleyebildi.
Oysa ki amentünün bir şartı olan kitaplara imanın gerçekleşmesi için de Kur'an dışındaki kitapların artık hak olmadığına inanmak da gerekir.
Bu programı izleyen "ortada bir genç" tercihini bir zamanların "nurluso" pastörden yana kullanır.
Çünkü dedim;
Söz konusu pastor, misyonerliğin gereği tamamen izleyicilere oynamanın yanında, İslam'ı temsilen ekrana çıkan/çıkmakla görevlendirilen kişinin insanımızın zihninde pek de hoş olmayan bir imajı vardır.
Teolog prof çok iyi bir imaja sahip olsaydı bile, program tamamen bir Hıristiyanlık reklamına dönüştü.
Daha sonra bilmem kaçıncısı yapılan aynı konudaki programa katılan "Ehl-i kitap temsilcisi beni haklı çıkardı ve şunu dedi:
Bu programlardan sonra İncil satışlarımızda artış oldu ve siz (Hulki Cevizoğlu'na hitaben) tam bir misyoner gibi bu konuda bize yardımcı oldunuz."
Aynen ifade bu.
Programa İslam alimi diye katılanlardan çok daha iyi bir Müslüman portresı çizdiğini rahatlıkla söylemek mümkün sayın Cevizoğlu için.
Olayı çok masum göstermeye çalışanlar da şunu dedi her program sonrası:
Ne olacak, bu konuda konuşmanın ne sakıncası var?
Adam çıksın konuşsun, bu millet bunları kabul etmez.
Bu millet Müslüman, bir pastörden mi etkilenecek?
Etkilendi bile.
Hani bir tabir vardır; reklamın kötüsü olmaz.
Olmadı reklamın kötüsü ve adamlar bolca İncil satmaya başladı.
Olayları bir bütün olarak ele alamamanın başımıza getirdiği onca bela ve musibete birkaç yenisi daha eklenmiş oldu.
Adamlar da rollerini iyi oynadı.
Kaç yıldır bir sinsilikle yürütülen "Dinlerarası Diyalog" hep şu masumiyetin arkasına saklandı:
"Niye korkuyorsunuz ki? Matem İslam son ve tek hak dindir korkmanıza gerek yok."
Ekrana çıkan yeni ürün pastör arkadaşlar da hep bu servis edilmiş sloganı kullandı.
Korkmayın, korkmanıza ne gerek var?
Ve sonunda korkulan oldu.
Biz Kur'an hakikatlerini şu meşhur 312. madde yüzünden dile alamazken adamlar İncil'in ne kadar hak olduğunu ispat için Kur'an ayetlerini bile gönül rahatlığı içinde yorumlamaktan kaçınmadılar.
Peki bu programların hiç mi hayırlı yönü olmadı?
Oldu, içimizdeki bazı zevatın aslında ne olduğunu, diğer bir ifadeyle ne olmadığını öğrenmiş olduk.
Son programa İslam'ı ve Müslümanları temsilen katılan ünlü ikizlerden burun eti daha fazla olanın hangi düşüncelere sahip olduğunu öğrenmiş olduk.
Hıristiyan delikanlı ısrarla; ben Kur'an'ın son hak kitap, Hz. Muhammed (as)'ın son Hak peygamber olduğuna inanmıyorum demesine rağmen, hatta Hz Muhammed (as)'ın peygamber bile olduğuna inanmadığı ilan ederken bizim, İslam'ı temsilen ekrana çıkan zat da; bu gün piyasada dolaşan, ve Hz. İsa (as)'dan çok sonra kaleme alınan ve ayıklamayla ancak sayıları dörde indirilen İncillere inanmanın Kur'an'a inamak gibi olduğunu rahatlıkla söyleyebildi.
Oysa ki amentünün bir şartı olan kitaplara imanın gerçekleşmesi için de Kur'an dışındaki kitapların artık hak olmadığına inanmak da gerekir.
Müslim Karabacak / diğer yazıları
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua.. -4 / 27.03.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua.. -3 / 26.03.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua.. -2 / 21.03.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua... - 1 / 20.03.2024
- Hz. Muhammed'den (saa) kim niye rahatsız olur? / 17.03.2024
- Metro Entelijansiyasi / 14.03.2024
- Aşık Neyanî'ce... / 10.03.2024
- Müslümanın Allah'ı "zengin" Ehl-i Kitab'ın tanrısı fakirdir ve Milli Ekonomi Modeli de "zengin Allah" inancının üründür / 09.03.2024
- Hak Teâlâ ayırmadı sana ne oluyor? / 29.02.2024
- Hak Teâlâ ayırmadı sana ne oluyor? / 28.02.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua.. -3 / 26.03.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua.. -2 / 21.03.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua... - 1 / 20.03.2024
- Hz. Muhammed'den (saa) kim niye rahatsız olur? / 17.03.2024
- Metro Entelijansiyasi / 14.03.2024
- Aşık Neyanî'ce... / 10.03.2024
- Müslümanın Allah'ı "zengin" Ehl-i Kitab'ın tanrısı fakirdir ve Milli Ekonomi Modeli de "zengin Allah" inancının üründür / 09.03.2024
- Hak Teâlâ ayırmadı sana ne oluyor? / 29.02.2024
- Hak Teâlâ ayırmadı sana ne oluyor? / 28.02.2024