Merhum Reyhani'nin sesi ve şiirleri tanışmamızın ilkokul yıllarımızda olduğunu bir önceki yazımızda işlemiştik.Aradan yıllar geçti, saçlarımızın yarı yarıya beyazladığı 90'lı yıllarda Mesaj TV'nin İstanbul stüdyolarında "Ozanlarımız" programını hazırlayıp sunmaya başladım. Bu program vesilesi ile bu gün bu sanatı icra edenlerin çoğu ile yakınlığımız, arkadaşlığımız oluştu. Şimdi üçü de rahmetli olan aşık Nusret Toruni, Murat Çobanoğlu ve Yaşar Reyhani defalarca programda konuğum oldular, saatlerce aşık sevenlere dinletme imkanı bulduk.Bilindiği gibi Reyhani, son on yıldan fazla ömrünü Bursa'da geçirdi. İstanbul'da iken daha sık aralıklarla uğradığımız Bursa'ya her gidişimde mutlaka uğrar çayını içerdik, uzun uzun sohbet ederdik. Evinde yaptığımız uzun çekimi iki program halinde yayınlamıştık. Çekimlerin sonuna doğru, Rabia yenge ile beraber bir görüntünüzü alalım şeklindeki teklifimizi, her zamanki nüktedan üslubu ile şöyle geri çevirmişti: "o biraz zayıf, bahara kadar kendine iyi baksın, bir dahaki gelişinizde dediğinizi yaparız."Aşıkların hemen hemen hepsinde olduğu gibi Reyhani de bir ömür gurbet gezdi, neredeyse bütün dünyayı dolaştı, şiirlerinde yoğun olarak gurbeti işledi, yokluğu, yoksulluğu, hasreti işledi. Devlet sanatçısı olacak sanatçıların başında yer alması gerektiği halde olmadı, yapılmadı. Zor bir hayat yaşadı ama, milletimizin gönlünde taht kurdu ve para ile değeri biçilemeyecek zenginlikte bir hazine bıraktı.Reyhani'nin geride bırakarak göç ettiği bu eşsiz hazineden hem bugünkü nesiller hem de istikbalin Türk gençliği elbette istifade edeceklerdir. Reyhani'nin ardından yazılacak yüzlerce makale, onlarca tez çalışması onu gelecek nesillere daha iyi taşıyacaktır.Reyhani'nin ardından yazmaya çalıştığımız bu ikinci yazımızı da bitirirken, dört yıl evvel, 14 Mart 2002 yılında yine bu sütunda yayınlanan bir yazımızla sizleri baş başa bırakmak istiyoruz:"Bu sabah ne güzel sabah Haydar Baş'tan selam geldi"Bana tevdi edilen bir görevi gecikmeli de olsa ifa etmek için geçtiğimiz cuma günü Bursa'da idim. Prof. Dr. Haydar Baş Bey'in selamını Aşık Reyhani'ye iletecektim.Meltem TV'de yayınlanan bir röportajda Reyhani "Haydar Hoca'yı çok özledim, görüşüp elini öpmeyi ne kadar arzu ediyorum bilemezsiniz" diyor. Öteden beri sanatla, sanatçı ile çok ilgilenen Haydar Hoca Bursa'ya ayağı düştüğünde ilk fırsatta Reyhani'yi ziyaret edeceğini ama gecikmeden bizzat selamının iletilmesini tenbih etmişti. İşte bu görevi yerine getirmek için telefonlaştık, cumadan sonra uğrayacağımı söyledim. Telefonu kapatırken de Haydar Hoca'nın selamını getirdim dedim. İşte bu son cümleden hareketle Reyhani oturmuş güzel bir şiir yazmış.İki arkadaşla Reyhani'nin evine girdiğimizde oldukça neşeli ve gözleri pırıl pırıldı, bir çocuk kadar şenşakrak ve neşeli idi. Selamlaştıktan sonra bana dönerek "Aziz Hoca çıkarken unutma, sana bir şiir vereceğim" dedi.Ayrıldıktan sonra şiiri okudum ve anladım ki, Haydar Hoca'nın bir selamı Aşık Reyhani'yi, yılların yorgunu, hastalıklar yorgunu Reyhani'yi son derece mutlu etmişti. Her ikisine de selamlarımı göndererek sizleri Reyhani'nin şiiriyle başbaşa bırakıyorum.
Bu sabah ne güzel sabahHaydar Baş'tan selam geldiGitti elem geldi âlemHaydar Baş'tan selam geldi
Bahçeler nur ile dolduGönlüm sevinçle dolduCümlemize bayram olduHaydar Baş'tan selam geldi
Ezan sesi cuma vaktiAllahuekber göğe çıktıDoldu meleklerin tahtıHaydar Baş'tan selam geldi
Selam gözümdeki yaştırMüminlere arkadaştırBu ihsan-ı Haydar Baş'tırHaydar Baş'tan selam geldi
Hak dostundan gelen selamCevap; aleykümüsselamElem gitti geldi âlemHaydar Baş'tan selam geldi.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Aziz Karaca / diğer yazıları
- Vefatının beşinci yıl dönümünde Haydar Baş tüm yurtta anılıyor / 15.04.2025
- Mevcut manzara seni üzmüyorsa… / 11.04.2025
- Yorgun / 08.04.2025
- Yaratıcının kolu olan kullar… / 28.03.2025
- Reçeteyi cebinde taşıyarak şifa bekleyen bir kitle / 25.03.2025
- Ahlakî ilkeler manzumesi bir sure… / 16.03.2025
- O gün gelmeden evvel… / 13.03.2025
- Doğum yıl dönümünde Kur’an ile dirilmek… / 12.03.2025
- Oruca tutunabilseydik… / 11.03.2025
- Oruç tutsaydı bizi… / 10.03.2025
- Mevcut manzara seni üzmüyorsa… / 11.04.2025
- Yorgun / 08.04.2025
- Yaratıcının kolu olan kullar… / 28.03.2025
- Reçeteyi cebinde taşıyarak şifa bekleyen bir kitle / 25.03.2025
- Ahlakî ilkeler manzumesi bir sure… / 16.03.2025
- O gün gelmeden evvel… / 13.03.2025
- Doğum yıl dönümünde Kur’an ile dirilmek… / 12.03.2025
- Oruca tutunabilseydik… / 11.03.2025
- Oruç tutsaydı bizi… / 10.03.2025