Bugün üzerinde özgürce yaşadıkları vatan toprakları için Türk milletinin 1571 yılında 70 bin şehit verdiğini anlatan Mendi, Enosis için, Yunan kışkırtmasıyla artarak 1950'lerde yoğunlaşan ve 1960'larda katliamlara varan Rum saldırıları karşısında, Kıbrıs Türkü'nün evinden ve canından olduğunu, ama yine de özgürlük mücadelesinden vazgeçmediğini kaydetti.
Mendi, Kıbrıs Türkü'nün çekilen bütün acılara karşı egemenliğini ve özgürlüğünü kazandığını ve kendi devletini kurduğuna işaret ederek,''Şimdi ise bu devleti yüceltmek, yükseltmek ve sonsuza kadar yaşatmak Kıbrıs Türkü'nün en büyük milli idealidir" dedi.
Rumların AB ordusu hedefi
Rumların siyasi hedefine ulaşmak için, tek yanlı ve hukuk dışı Avrupa Birliği üyeliği sürecinde AB normlarının uygulanmasını, tek devlet, tek egemenlik, tek vatandaşlık gibi Kıbrıs gerçeklerine uymayan tutumlarında ısrar ettiğini ve bunu Elenizmin zaferi olarak gördüğüne işaret eden Mendi, Rumların AB'nin askeri kanadına da dahil olmaya çalıştığını, başta garantör İngiltere olmak üzere diğer AB üyesi ülkelerin, Kıbrıs Türkü'ne azınlık statüsü vermeyi öngören, haksız ve hukuk dışı bu girişimlere, Yunanistan'ın çığırtkanlığının etkisinde kalarak, sessiz kaldıklarını ya da destek verdiklerini kaydetti.
Mendi, Rumların, Rum-Yunan ortak savunma doktrini çerçevesinde Rum kesiminde Yunanistan'a askeri üsler açtığını, Kıbrıs Türklerine uyguladığı ambargoyu devem ettirdiğini, Türkiye aleyhine uluslararası mahkemelerde dava açarak, insanlık ve hukuk dışı kararlar aldırttığınıve kimsenin Rumların bu olumsuz davranışlarına "dur" demediğini ifade etti.