Hani bir zamanların meşhur bir fetvası vardı.
Din maksatlı görünseydi de siyasî içerikli bir fetvaydı o.
El fetva:
"Şayet Zeyit bir seçim döneminde reyini bir sol partiye vaz ederse, yani verirse, şol sol parti de sevk-ü idaresi altındaki; tesislerde işret ettürürse,
Ve dahi şol mekanda mügannî ya da müganniye (dişi şarkıcı demek) öttürürse,
Ve dahi keyif verici otlar tüttürürse şer'an ne lazım gelür?
El yanıt (ya da el cevap) şol fiil-i meş'ünden meydana gelen günah ikiye bölünüp yarısı reyini o partiye veren seçmen Zeyit'e, diğer yarısı bütün bu fiilleri irtikap eden şol sol partiye aittür.
Bölüşümü yapan taksimat memuru rüşvet almaya meyyal bir tipse bu günahın yarısından fazlası bile Zeyit'e ciro edilebilir."
Bu fetvayı hatırlamanız lazım.
Bir zamanların çok meşhur fetvasıydı çünkü. Hatta "Feteva-yı Hindiye" bile bu fetva karşısında şaşkına dönüp az kalsın, çok gitsin, "Ördekiye" olacaktı.
Sonra köprünün altından sular,
Dağın başından buzlar,
Dere kenarında kazlar,
Susunca cazlar,
Dinlenmez olunca hicazlar,
Ve kuruyunca sazlar işler değişti.
Tabi fetva da değişti.
Ülkenin seçkin mübarekleri,
-bunların içinde hacı efendiler, hoca efendiler de var- bir partiyi iktidar ettiler.
Bu partinin içinde bir zat var.
Belki de o zatın yüzüsuyu hürmetine parti iktidar olduruldu.
Ve hemen o malum zat diyanetimizden sorumlu adam oldu.
Olacağı belliydi.
Eğer onun partisi iktidar olmamış olsaydı, diğer partinin diyanetimizden sorumlu adamı da hazırdı. Bir dönem giyinik, daha sonra "çıplak" az daha sonra "Moon" meşrep bir zattı O. Bir fark vardı bu iki zatın partisi arasında.
Aslında fark bu iki zattaydı.
Şöyle ki; birini muhafazakâr çevre seçmiş, diğerini ise muhafaza-i kâr çevre seçmişti. Muhafazakâr zevatın seçtiği zat, geçenlerde bir açıklama yapmış. Yapmış diyorum, açıklamayı bir gazeteci dostumuz bize bildirdi.
Şöyle diyormuş muhafazakâr oylarla seçilen zat:
"Kur'an'ın üçte birine inanmıyorum. Çünkü o üçte bir bizi ilgilendirmiyor. Arap kültürünü ilgilendiriyor."
Muhafazakâr reyleri alır almaz söylediği şu söz de çok manidardı:
"İslam dininde reforma ihtiyaç var."
Muhafazakâr reyleri almadan önce söylediği şu sözleri ben de dinledim.
"Dinlerarası diyalog sürecinde, birinin kalkıp da benim dinim haktır demesi en büyük dinsizliktir."
"İslam'ın Müslüman bir kadına ehl-i kitap erkekle evlenme yasağı getiren hükmü yeniden ele alınıp günün şartlarına göre yorumlanmalıdır."
Ve buna benzer daha niceleri...
Şimdi, işte tam da burada, o meşhur fetvaya bir daha dönelim. Ne idi o fetva özet olarak.
"Reyinle sebep olduğun günahın yarısı senindir."
Açıkçası da şöyleydi:
"Eğer sen mesela CHP'ye rey verirsen, ve CHP de sosyal tesislerde içki içerirse bu içkinin günahı senindir."
Açıkça böyle söyleniyordu.
Peki Kur'an'ın üçte birine inanmamak günah mı, küfür mü?
El cevap: Küfür.
Peki bu küfür günah gibi ikiye bölünmediğine göre ne olacak?
İşte mesele bu.
İkiye bölünmediği için de tüm olarak kişilere verilmesi gerekmez mi?
Bir daha bakalım mı 'Feteva-yı Hindiye'ye?
Gerek kalmadı mı!
Din maksatlı görünseydi de siyasî içerikli bir fetvaydı o.
El fetva:
"Şayet Zeyit bir seçim döneminde reyini bir sol partiye vaz ederse, yani verirse, şol sol parti de sevk-ü idaresi altındaki; tesislerde işret ettürürse,
Ve dahi şol mekanda mügannî ya da müganniye (dişi şarkıcı demek) öttürürse,
Ve dahi keyif verici otlar tüttürürse şer'an ne lazım gelür?
El yanıt (ya da el cevap) şol fiil-i meş'ünden meydana gelen günah ikiye bölünüp yarısı reyini o partiye veren seçmen Zeyit'e, diğer yarısı bütün bu fiilleri irtikap eden şol sol partiye aittür.
Bölüşümü yapan taksimat memuru rüşvet almaya meyyal bir tipse bu günahın yarısından fazlası bile Zeyit'e ciro edilebilir."
Bu fetvayı hatırlamanız lazım.
Bir zamanların çok meşhur fetvasıydı çünkü. Hatta "Feteva-yı Hindiye" bile bu fetva karşısında şaşkına dönüp az kalsın, çok gitsin, "Ördekiye" olacaktı.
Sonra köprünün altından sular,
Dağın başından buzlar,
Dere kenarında kazlar,
Susunca cazlar,
Dinlenmez olunca hicazlar,
Ve kuruyunca sazlar işler değişti.
Tabi fetva da değişti.
Ülkenin seçkin mübarekleri,
-bunların içinde hacı efendiler, hoca efendiler de var- bir partiyi iktidar ettiler.
Bu partinin içinde bir zat var.
Belki de o zatın yüzüsuyu hürmetine parti iktidar olduruldu.
Ve hemen o malum zat diyanetimizden sorumlu adam oldu.
Olacağı belliydi.
Eğer onun partisi iktidar olmamış olsaydı, diğer partinin diyanetimizden sorumlu adamı da hazırdı. Bir dönem giyinik, daha sonra "çıplak" az daha sonra "Moon" meşrep bir zattı O. Bir fark vardı bu iki zatın partisi arasında.
Aslında fark bu iki zattaydı.
Şöyle ki; birini muhafazakâr çevre seçmiş, diğerini ise muhafaza-i kâr çevre seçmişti. Muhafazakâr zevatın seçtiği zat, geçenlerde bir açıklama yapmış. Yapmış diyorum, açıklamayı bir gazeteci dostumuz bize bildirdi.
Şöyle diyormuş muhafazakâr oylarla seçilen zat:
"Kur'an'ın üçte birine inanmıyorum. Çünkü o üçte bir bizi ilgilendirmiyor. Arap kültürünü ilgilendiriyor."
Muhafazakâr reyleri alır almaz söylediği şu söz de çok manidardı:
"İslam dininde reforma ihtiyaç var."
Muhafazakâr reyleri almadan önce söylediği şu sözleri ben de dinledim.
"Dinlerarası diyalog sürecinde, birinin kalkıp da benim dinim haktır demesi en büyük dinsizliktir."
"İslam'ın Müslüman bir kadına ehl-i kitap erkekle evlenme yasağı getiren hükmü yeniden ele alınıp günün şartlarına göre yorumlanmalıdır."
Ve buna benzer daha niceleri...
Şimdi, işte tam da burada, o meşhur fetvaya bir daha dönelim. Ne idi o fetva özet olarak.
"Reyinle sebep olduğun günahın yarısı senindir."
Açıkçası da şöyleydi:
"Eğer sen mesela CHP'ye rey verirsen, ve CHP de sosyal tesislerde içki içerirse bu içkinin günahı senindir."
Açıkça böyle söyleniyordu.
Peki Kur'an'ın üçte birine inanmamak günah mı, küfür mü?
El cevap: Küfür.
Peki bu küfür günah gibi ikiye bölünmediğine göre ne olacak?
İşte mesele bu.
İkiye bölünmediği için de tüm olarak kişilere verilmesi gerekmez mi?
Bir daha bakalım mı 'Feteva-yı Hindiye'ye?
Gerek kalmadı mı!
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Müslim Karabacak / diğer yazıları
- Ana-baba hakları-2 / 30.04.2024
- Ana-baba hakları -1 / 25.04.2024
- Müşriklerle hicv / 21.04.2024
- Kıyas önemlidir.... / 14.04.2024
- Kur'anı doğru anlamak / 13.04.2024
- Şimdi sırada "Dinsel Dönüşüm" var / 07.04.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua.. -5 / 03.04.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua.. -4 / 27.03.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua.. -3 / 26.03.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua.. -2 / 21.03.2024
- Ana-baba hakları -1 / 25.04.2024
- Müşriklerle hicv / 21.04.2024
- Kıyas önemlidir.... / 14.04.2024
- Kur'anı doğru anlamak / 13.04.2024
- Şimdi sırada "Dinsel Dönüşüm" var / 07.04.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua.. -5 / 03.04.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua.. -4 / 27.03.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua.. -3 / 26.03.2024
- Ramazanda; Dua... Dua...Dua.. -2 / 21.03.2024