Şahitlik etmişti hep? İlk şahitliği "vatan caddesinde'' bir düğün salonunda olmuştu. Şâhitlerden biri de sayın editör Okan Egesel değil miydi? Şu, yazılan cümleleri dikkatle okuyun, belki, salonunun ismi bile onun seyrine, onun yoluna ve onun gayretine baş koyarak "Vatan caddesinde bir düğün salonu'' ismiyle ilk defa böylesine bir mürüvvete şahitlik ediyordu? Bir gülün peşine taktığı o adam bile şahitlik etmişti. Bir gül beni buraya nasıl getirdi diye? Güller rengarenk, demet demet olmuş ulu caddede yürüyenlere kucak kucak, buram buram, hayran hayran, kokular sunmaya, yürüyen yiğitlere güller saçmaya nasıl gelmezdi?Hani, bayrağı, kuşların kanatları üzerinden nezaketle, hürmetle alıp yüzüne gözüne süren değil miydi hilalin parıltısıyla o ulu tabloya şahitlik eden?Ulu batlı Hasanların burçlarda dalgalandırdığı bayrak, Şahin Bey'in düşmana siper olan gövdesi, hain düşmanlara bilekleri kalkan olan efelerin gür sesi, Battal Gazi'nin de ayak bastığı izler bile şahitlik için bu salonları şereflendirmiyorlar mı?Dur herkes görmüyor diye ayağa kalkan biri, "sen gözündeki perdeyi kaldır, o zaman görür şahitlik edersin'' diyen canların şahitlik ettiği salon?Dostluğa, kardeşliğe, vefaya inanan, samimiyet deryalarını tertemiz niyeti ile aşan, sadakat gemileriyle limandan limana, salondan salona şahitlik eden er kişilerin toplandığı bu salon?"Bir elime güneşi bir elime ayı verseniz ben davamdan dönmem'' Nebevi ahlak ve yüce faziletin kamil insanda zuhurunun şahadetidir bu salon... Kutlu olsun?"Gemileri yaktık geri dönüş yok'' hedefinin rahatlık sevdalılarını kum gibi elediği, koca bir dağdan bir elmasın çıkarıldığı, mücadelenin, çalışmanın, kendini Hakka adamışlığın şahitliğine koşmak ne güzel?"Mevlana'nın binlerce mesneviyi şahitliği uğruna yazacağı, Âkif'in inciler gibi dirilişin, haykırışın, koşmanın, ileri görüşlüğün müşahhasına kavuştuğu vuslat anıdır o salon..Bağımsızlığın, ilerlemenin, inançlı, aydın, halkı ve insanıyla barışık, heybet, merhamet, sevda, tebessüm, cesaret, nezaket, hikmet ve asaletle duruşun şahitliğidir bu salon?Bir dakika!... anons yapılıyor.. Bayrak, sancak, ordu, asker, devlet, birlik, dürüstlük, vefa, doğruluk, olağanüstü gayret, aksiyon, hakkaniyet, cömertlik? vasıflarının sahibini takdim etmek için kürsüye çağırıyorlar?Kekeliyor.. Kelimeler birbirine dolaşıyor.. Uludağ'ları sırtında gezdiren toprak, yüreğinin derinliklerinden Fırat'ın suyunu, damla damla gönül yaylasına akıtmak için çoktan kollarını açmış, mahcup şahidin kucağına anne şefkatiyle sarılmıştı? Elinden tutup güzel kelimelerle süslediği salonu baştan başa dolaştırmış, kol kola girerek mutluluk, hayat, kuvvet, bağlılık, adımları atarak salonda yan yana yürürlerken şahitler hep birden alkışlıyorlardı.Eline bir kağıt alınması istendi? Eyvah demişti bu kadar şahidin ismini mi yazacağım yoksa diye aklından geçmişti ki birkaç yeni isim şahitler listesine yazılacaktı.Bir kişi "boşta geziyorum salonda boş koltuk varsa maaşımı alarak şahitlik yapayım" demişti. 'Ona, bu şahitlik Hakka koşanların, Hak ile olanların yolu?Bu koltuğa menfaat, şöhret, makam, methedilmek, kibirlenme? meraklıları oturamaz. İki yüzlü, hafif meşrep, şeref ve haysiyeti ucuz, korkak ve alçaklar şahitliğe layık olamazlar. Bu salonda her gün yepyeni bir mürüvvet yaşanmakta, yeni eserler ortaya çıkmaktadır. Bu salonun, kâinatı aydınlatacak kabiliyetine yıldızlar kandilleriyle ışık tuttular?Şahit ol Ya Rabbi. Sen esirge ve Sen koru.Unutulmamalıdır ki: Şâhitlik alemlere rahmet olarak gönderilen Fahr-i Kâinat (s.a.v) Efendimizin ve O'nun ümmetinin bir vasfıdır?Salon: Hitabet, konferans salonu? Şahitler: O konuşmaları, il il, ilçe ilçe gezen, fikir ve gönüllere tohumlar saçan, ilim adamının, bir milletin ayakta durması, ayıkması, korunması, birlik ve beraberliği için emek sarf ettiği konuşmalarını dinlemeye gelenler. Her an yeni ve her an bir sonraki basamağın adımı, bir kör düğümün açılımı, daralan gönüllerin inşirahı, çıkış yolunun pusulası, çorak toprakların yeşermesi? ile özetlenen ilim adamının bir konuşmasına şahitlik etmeye hazırlanıyorlar... Devirleri döndürecek, körelmiş beyinleri açacak, kelimeler gerçek anlamlarına kavuşacak bir hitabete bir şahadete hazır olun?
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Mustafa Sabri / diğer yazıları
- Ramazanlaşmak / 17.07.2012
- III. Balkan Savaşı mı? / 28.05.2012
- Mihrabiyelerimiz; zikirden bir demet / 01.03.2012
- Ali Hoca’nın ardından / 25.02.2012
- "Türkiye Uyan!" / 31.01.2012
- Suriye Noel hediyesi olmayacak / 21.12.2011
- 9. Cüz'ü okurken, Suriye'yi düşündü? / 09.12.2011
- Şu idrake bakın / 01.11.2011
- Musiki ve hafızlarımız / 22.10.2011
- Ashâb-ı Hicr: Körlüğü seçen kavim / 10.10.2011
- III. Balkan Savaşı mı? / 28.05.2012
- Mihrabiyelerimiz; zikirden bir demet / 01.03.2012
- Ali Hoca’nın ardından / 25.02.2012
- "Türkiye Uyan!" / 31.01.2012
- Suriye Noel hediyesi olmayacak / 21.12.2011
- 9. Cüz'ü okurken, Suriye'yi düşündü? / 09.12.2011
- Şu idrake bakın / 01.11.2011
- Musiki ve hafızlarımız / 22.10.2011
- Ashâb-ı Hicr: Körlüğü seçen kavim / 10.10.2011