Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu, Filistin meselesine barışçıl çözüm getirilmesi ve iki devletli çözüm ilkesinin uygulanmasını hedefleyen New York Bildirgesi'ni geçtiğimiz cuma akşamı yapılan oylamada 142 evet, 10 hayır oyuyla kabul etmişti.
İki devletli çözüme kapı açılması "normal şartlar altında" İsrail üzerinde baskı oluşturabilecek bir hamle. Ama maalesef şartlar normal değil.
İsrail, uluslararası hukuku tanımıyor, BM'nin uyarılarını dikkate almıyor, hakkında verilen kararları hiç takmıyor.
Durum böyle olunca, bu tür hukuki ve diplomatik yöntemler, İsrail'in Ortadoğu'da sergilediği vahşeti, soykırımı, zulmü ve vicdansızlığı durduramıyor.
7 Ekim 2023'ten sonraki sürece baktığımızda, İsrail sadece Gazze'ye, Batı Şeria'ya saldırmadı; Lübnan, Yemen, Suriye, İran, son olarak Katar gibi tüm dünyada resmi olarak devlet olduğu tanınan ülkelere de saldırdı.
Dolayısıyla, BMGK'da kabul edilen "iki devletli çözüm", hukuka uyan bir İsrail için çözüm, ama devletlere pervasızca saldıran ve hukuku takmayan İsrail için hiçbir anlam ifade etmiyor.
Neticede, İsrail, BM'de cuma günü "iki devletli çözüm" kararı çıkmasına rağmen Gazze'ye saldırılarını sürdürdü ve kadın, çocuk demeden katletmeye devam etti. Hatta Gazze kentine kara harekatını başlattı, tanklarını kent meydanına soktu.
Aynı zamanda İsrail Batı Şeria'yı ilhak etme kararı aldı. ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio'nun son İsrail ziyaretinde ABD'nin ve Trump'ın bu ilhaka onay verdiğini aktardığı ifade ediliyor.
Dahası, İsrail, Doğu Kudüs'ü Batı Şeria'dan ayırmak için planlanan "E1" adı verilen yeni yerleşim inşaatı projesini onayladı. Proje iki devletli çözüm planını yok sayıyor.
Yarın bir gün, iki devletli çözüm uygulama aşamasına geldiğinde, Filistin devletinin bir karış toprağı da kalmamış olacak.
Yaşanan bu tablo, ABD-İsrail ikilisinin oluşturduğu zulüm sisteminin ne anlama geldiğini tüm dünyaya gösteriyor.
ABD ve İsrail, tüm dünyanın tepkisine rağmen istedikleri hukuksuzluğu yapabilir, dünyanın geri kalanı ise hukuka uygun dahi olsa ABD-İsrail ikilisinin çıkarlarına ters bir şey yapsa hukuksuzdur! İşte yeni dünya düzeni...
Bu arada BM, İsrail'in soykırım yaptığını belgeledi.
Birleşmiş Milletler (BM) İşgal Altındaki Filistin Toprakları Hakkında Bağımsız Uluslararası Soruşturma Komisyonu, İsrail'in Gazze'de soykırım yaptığına hükmetti.
Tarihi raporu kamuoyuna duyuran komisyon, İsrail'i ve tüm ülkeleri, soykırımı durdurma ve sorumluları cezalandırmak için uluslarası yasal yükümlülüklerini yerine getirmeye çağırdı.
Komisyon, İsrail'in 1948 Soykırım Sözleşmesi'nde belirtilen 5 soykırım eyleminden 4'ünü gerçekleştirdiği belirtildi.
Rapora göre bunların arasında katliam, fiziksel veya psikolojik zarar, Filistinlilerin tamamen veya kısmen yok edilmesini amaçlayan yaşam koşullarını kasten dayatmak ve doğumları engelleme niyetiyle önlemler uygulamak gibi eylemler yer alıyor.
BM Komisyonu, İsrail'in açıklamaları ve davranışlarının, "Gazze Şeridi'ndeki Filistinlileri tamamen veya kısmen yok etme niyetiyle" soykırım eylemleri gerçekleştirildiğini gösterdiğini kaydetti.
Komisyon Başkanı Navi Pillay , İsrail'in en üst düzey yetkililerinin, Gazze'deki Filistinli grubu yok etme niyetiyle yaklaşık 2 yıl süren soykırım kampanyasını organize ettiğini de belirtti.
BM Filistin Özel Raportörü Francesca Albanese, temmuz ayında yaptığı açıklamada, İsrail'in saldırılarını sürdürdüğü Filistin topraklarındaki durumu kıyamete benzetmiş, "İsrail modern tarihin en zalimane soykırımlarından birinin sorumlusu" demişti.
Tabi, İsrail'i eleştirmek, komisyonlarda soykırım yaptı demek, iki devletli çözüm kararı almak, kınamak, hatta şiddetle kınamak, İsrailli yetkililere tutuklama kararı çıkarmak, İsrail'e gemiler, aktivistler göndermek ve daha nice adımlar İsrail'i bugüne kadar durduramadı.
İsrail'i durdurmanın tek yolu, dünya ülkelerinin ABD-İsrail ikilisinin bu zulmüne karşı tamamen birleşmesidir.
BM'de ABD'nin ve İsrail destekçisi diğer ülkelerin veto hakları kaldırılmalıdır. Her ülkenin eşit oy hakkı olmalıdır ve BM'de kararların nitelikli çoğunlukla alınması ve BM'nin askeri yaptırım gücünün olması sağlanmalıdır.
Tüm dünya ülkelerinin uygulanabilir bir yaptırım gücünde ortak hareket etmesi ABD-İsrail ikilisini durduracaktır.
Yoksa bu zulüm daha çok devam eder, hazırlanan raporlar da hiçbir işe yaramaz.
- Terörün başının ayağına gidilerek terörsüz Türkiye olur mu? / 22.11.2025
- ‘Vatandaşlık Maaşı’ Prof. Dr. Haydar Baş’ın projesi / 21.11.2025
- ABD, Suud'a F-35'leri İran için mi veriyor? / 20.11.2025
- Gazze tasarısına Rusya ve Çin neden çekimser kaldı? / 19.11.2025
- Borcun yükü dar gelirliye, gelirin aslan payı sermayeye / 18.11.2025
- Hazar'dan Akdeniz'e ABD güdümlü Türkiye-İsrail işbirliğinin taşları mı döşeniyor? / 15.11.2025
- Türkiye’de suçlardaki artış, küresel raporlara yansıdı / 14.11.2025
- Atatürk’e sevgi arttıkça, birileri kuduruyor! / 13.11.2025
- SDG mi Şam'a entegre olacak, yoksa Şam mı SDG'ye? / 12.11.2025




















































































