Beyaz Enerji Soruşturması doludizgin sürerken, ilginç gelişmeler birbirini kovalıyor. Soruşturmayla köşeye sıkışan ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, bir yandan Jandarma'yı hedef alırken; öte yandan Beyaz Enerji Soruşturmasını yürüten Ankara DGM Savcısı Talat Şalk'ın ayağını kaydırmaya çabalıyor.
Yılmaz'ın girişimleri
Sağ kolu konumundaki eski Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Cumhur Ersümer'i Talat Şalk tarafından hazırlanan 'Beyaz Enerji' iddianamesine kurban vermek zorunda kalan Yılmaz, o tarihten sonra operasyonu birlikte yürüten Jandarma komutanlarına ve Şalk'a karşı amansız bir mücadeleye girdi. Yılmaz'ın ilk hedefi Beyaz Enerji Operasyonu'nu yürüten Jandarma Genel Komutanlığı Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanı Albay Aziz Ergen idi. İkinci hedefi ise partisinin Meclis Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmaya sert bir açıklama ile cevap veren Jandarma Komutanlığı Genel Sekreteri Kurmay Albay Semih Öden'di. ANAP lideri, bu iki albayı yıpratmak için yoğun kulis ve medya faaliyetlerine girişti. Sonunda da Albay Ergen Bakü'ye; Albay Öden de Hindistan'a atandı.
'Paşa'lı cevap
ANAP Genel Başkanı Yılmaz, 'Jandarma'ya karşı açıktan mücadele ederken; Jandarma Genel Komutanlığı, Beyaz Enerji Operasyonu'nda koordinasyonu bu tür işlerde son derece mahir olan Tümgeneral Bekir Uğurlu'ya verdi. Bu görevlendirme Beyaz Enerji'yi sonlandırmak için büyük çaba sarfeden Yılmaz için önemli bir sürprizi teşkil ediyordu! Çünkü bu atama, aynı zamanda Beyaz Enerji Operasyonu'nun yeni başladığı anlamına da geliyordu.
Gerekçe telefon dinlemeleri
Ankara DGM Savcısı Talat Şalk'a yönelik baskının gerekçesini 'usulsüz telefon dinlemeleri' oluşturuyor. Beyaz Enerji iddianamesi bağlamında itiraz edecek 'ciddi noktalar' bulamayan ANAP kurmayları, iddianamenin eklerinde yer aldığını iddia ettikleri 'telefon dinleme' kayıtlarını gündeme taşıyarak, gelişmeyi farklı bir mecraya sürüklemeyi planlıyorlar.
Yılmaz ile Tantan arasında Jandarma gerginliği
Öte yandan Jandarma Genel Komutanlığı'nın ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz'a yönelik sert açıklamalarıyla birlikte Yılmaz ile İçişleri Bakanı Sadettin Tantan'ın da arası açıldı. Yılmaz-Tantan gerginliği, önümüzdeki günlerde en kritik aşamasını yaşayacak. Tantan, Jandarmanın açıklama yetkisine kaynaklık eden ve Turizm Bakanı Erkan Mumcu ile liderini karşı karşıya getiren ünlü yönergeye ilişkin değişikliğe onay hakkında son kararını verecek. Yılmaz, yeni yönerge yapılarak Jandarma Genel Komutanlığı'nın İçişleri Bakanı'nın "onayı" olmadan açıklama yapamayacağının hükme bağlanmasını istiyor. Tantan ise bu konuda sessiz. Yılmaz'ın "Tantan direnirse ne olacak?" diye soran yakın çevresine şu cevabı verdiği belirtiliyor: "Tantan bu yönergeyi imzalamazsa, ben de ondan gelen tek bir kararnameyi imzalamam."
Yılmaz'ın girişimleri
Sağ kolu konumundaki eski Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Cumhur Ersümer'i Talat Şalk tarafından hazırlanan 'Beyaz Enerji' iddianamesine kurban vermek zorunda kalan Yılmaz, o tarihten sonra operasyonu birlikte yürüten Jandarma komutanlarına ve Şalk'a karşı amansız bir mücadeleye girdi. Yılmaz'ın ilk hedefi Beyaz Enerji Operasyonu'nu yürüten Jandarma Genel Komutanlığı Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanı Albay Aziz Ergen idi. İkinci hedefi ise partisinin Meclis Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmaya sert bir açıklama ile cevap veren Jandarma Komutanlığı Genel Sekreteri Kurmay Albay Semih Öden'di. ANAP lideri, bu iki albayı yıpratmak için yoğun kulis ve medya faaliyetlerine girişti. Sonunda da Albay Ergen Bakü'ye; Albay Öden de Hindistan'a atandı.
'Paşa'lı cevap
ANAP Genel Başkanı Yılmaz, 'Jandarma'ya karşı açıktan mücadele ederken; Jandarma Genel Komutanlığı, Beyaz Enerji Operasyonu'nda koordinasyonu bu tür işlerde son derece mahir olan Tümgeneral Bekir Uğurlu'ya verdi. Bu görevlendirme Beyaz Enerji'yi sonlandırmak için büyük çaba sarfeden Yılmaz için önemli bir sürprizi teşkil ediyordu! Çünkü bu atama, aynı zamanda Beyaz Enerji Operasyonu'nun yeni başladığı anlamına da geliyordu.
Gerekçe telefon dinlemeleri
Ankara DGM Savcısı Talat Şalk'a yönelik baskının gerekçesini 'usulsüz telefon dinlemeleri' oluşturuyor. Beyaz Enerji iddianamesi bağlamında itiraz edecek 'ciddi noktalar' bulamayan ANAP kurmayları, iddianamenin eklerinde yer aldığını iddia ettikleri 'telefon dinleme' kayıtlarını gündeme taşıyarak, gelişmeyi farklı bir mecraya sürüklemeyi planlıyorlar.
Yılmaz ile Tantan arasında Jandarma gerginliği
Öte yandan Jandarma Genel Komutanlığı'nın ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz'a yönelik sert açıklamalarıyla birlikte Yılmaz ile İçişleri Bakanı Sadettin Tantan'ın da arası açıldı. Yılmaz-Tantan gerginliği, önümüzdeki günlerde en kritik aşamasını yaşayacak. Tantan, Jandarmanın açıklama yetkisine kaynaklık eden ve Turizm Bakanı Erkan Mumcu ile liderini karşı karşıya getiren ünlü yönergeye ilişkin değişikliğe onay hakkında son kararını verecek. Yılmaz, yeni yönerge yapılarak Jandarma Genel Komutanlığı'nın İçişleri Bakanı'nın "onayı" olmadan açıklama yapamayacağının hükme bağlanmasını istiyor. Tantan ise bu konuda sessiz. Yılmaz'ın "Tantan direnirse ne olacak?" diye soran yakın çevresine şu cevabı verdiği belirtiliyor: "Tantan bu yönergeyi imzalamazsa, ben de ondan gelen tek bir kararnameyi imzalamam."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.