Seçenek yoksunu değiliz
12.03.2002 00:00:00
TBMM Başkanı Ömer İzgi, AB'nin seçeneğinin Türkiye olduğunu bildirerek, "Ama Türkiye'nin seçeneği AB dışında başka alanlarda da olabilir" dedi
Türkiye'nin AB'ye girmek için kabulü mümkün olmayan istekleri kabul edeceğini hiç kimsenin düşünmemesi gerektiğini ifade eden İzgi, "Türkiye AB'ye girecek ama girerken kendi onuru ile girecek, girerken kendi istekleri ile girecek, girerken kendisine kabul ettirilmiş isteklerle girmeyecek" diye konuştu.
TBMM Başkanı İzgi, Türk Amerikan Dernekleri Federasyonu Başkanı Egemen Bağış ve Yönetim Kurulu üyelerini kabulünde gazetecilerin, AB ile ilgili tartışmalara ilişkin sorularını yanıtladı.
MGK Genel Sekreteri Orgeneral Tuncer Kılınç'ın açıklamalarına ilişkin bir soru üzerine İzgi, bu sözlerin üzerine gidildiği kadar olmadığını ifade etti. Türkiye'nin AB dışında seçenek yoksunu bir ülke olmadığı için AB'nin isteklerinde daha dikkatli ve mantıklı olması gerektiğini kaydeden İzgi, şunları söyledi:
"Bu düşünce yalnız Sayın Kılınç'ın düşüncesi olmaz, hepimizin düşüncesidir. AB'nin belki seçeneği Türkiye'dir ama Türkiye'nin seçeneği AB dışında başka alanlarda da olabilir. Tabii bu alanlar sayın Kılınç'ın ifade ettiği gibi İran'ı da içine alacak bir müttefiklik şeklinde gerçekleşmez ama Türkiye kendi ekseni etrafında, kuruluş felsefesine ters gelmeyecek biçimde kendi onurlu davranışı ilebüyük bir güç olma seçeneğine her zaman sahiptir. O itibarla devletimizin kuruluş felsefesinde yer alan Avrupalı olma hedefimiz değişmez. Avrupalı olma hedefimiz Avrupa olma değerleri dediğimiz çağdaş uygarlık seviyesi ile uyuşan değerlerdir. Atatürk'ün gösterdiği Avrupalı olma hedefimizden şaşmayız. Ama AB'ye girmek isteyen bir ülke olarak AB'ye giriş için de bugün kabulü mümkün olmayan istekleri de kabul edeceğimizi kimse düşünmesin. Belki Sayın Kılınç'ın sözleri de bu anlamdaki sözlerdir, öyle de yorumlamamız lazım. Türkiye AB'ye girecek, ama girerken kendi onuru ile girecek, girerken kendi istekleri ile girecek, girerken kendisine kabul ettirilmiş isteklerle girmeyecek."
AB'nin her isteği kabul edilmezİzgi, Türkiye'de ortaya çıkan bu tepkinin AB'nin hangi isteklerinden kaynaklandığı sorusunu yanıtlarken de buna "Eğitim dilleri, Avrupa Parlamentosu'nda kabul edilen sözde Ermeni soykırımı karar tasarısı ve Kıbrıs sorunu"nu örnek gösterdi. TBMM Başkanı Ömer İzgi, AB'nin beklenmedik isteklerle her çıkışını kabul etmenin mümkün olmadığını bildirerek, şöyle konuştu: "Ulusal Programımızda ne demişsek onu yerine getireceğiz. Bunlar Türkiye Cumhuriyeti'nin temel felsefesinde olan çağdaşlık hususlarıdır. Çağdaş ve uygar olma yönünde Türkiye kendi isteği ile birtakım işleri yapacaktır. Gecikmişleri kendi isteği ile ivedileştiriyor. Bunun dışında çağdaşlık bakımından gerekli görmediğimiz, ulusal bütünlüğümüze zarar verici anlam taşıyan, üniter yapımızı bozucu mahiyette gördüğümüz hiçbir isteği kabul etmemiz mümkün değil."
Türkiye'nin AB'ye girmek için kabulü mümkün olmayan istekleri kabul edeceğini hiç kimsenin düşünmemesi gerektiğini ifade eden İzgi, "Türkiye AB'ye girecek ama girerken kendi onuru ile girecek, girerken kendi istekleri ile girecek, girerken kendisine kabul ettirilmiş isteklerle girmeyecek" diye konuştu.
TBMM Başkanı İzgi, Türk Amerikan Dernekleri Federasyonu Başkanı Egemen Bağış ve Yönetim Kurulu üyelerini kabulünde gazetecilerin, AB ile ilgili tartışmalara ilişkin sorularını yanıtladı.
MGK Genel Sekreteri Orgeneral Tuncer Kılınç'ın açıklamalarına ilişkin bir soru üzerine İzgi, bu sözlerin üzerine gidildiği kadar olmadığını ifade etti. Türkiye'nin AB dışında seçenek yoksunu bir ülke olmadığı için AB'nin isteklerinde daha dikkatli ve mantıklı olması gerektiğini kaydeden İzgi, şunları söyledi:
"Bu düşünce yalnız Sayın Kılınç'ın düşüncesi olmaz, hepimizin düşüncesidir. AB'nin belki seçeneği Türkiye'dir ama Türkiye'nin seçeneği AB dışında başka alanlarda da olabilir. Tabii bu alanlar sayın Kılınç'ın ifade ettiği gibi İran'ı da içine alacak bir müttefiklik şeklinde gerçekleşmez ama Türkiye kendi ekseni etrafında, kuruluş felsefesine ters gelmeyecek biçimde kendi onurlu davranışı ilebüyük bir güç olma seçeneğine her zaman sahiptir. O itibarla devletimizin kuruluş felsefesinde yer alan Avrupalı olma hedefimiz değişmez. Avrupalı olma hedefimiz Avrupa olma değerleri dediğimiz çağdaş uygarlık seviyesi ile uyuşan değerlerdir. Atatürk'ün gösterdiği Avrupalı olma hedefimizden şaşmayız. Ama AB'ye girmek isteyen bir ülke olarak AB'ye giriş için de bugün kabulü mümkün olmayan istekleri de kabul edeceğimizi kimse düşünmesin. Belki Sayın Kılınç'ın sözleri de bu anlamdaki sözlerdir, öyle de yorumlamamız lazım. Türkiye AB'ye girecek, ama girerken kendi onuru ile girecek, girerken kendi istekleri ile girecek, girerken kendisine kabul ettirilmiş isteklerle girmeyecek."
AB'nin her isteği kabul edilmezİzgi, Türkiye'de ortaya çıkan bu tepkinin AB'nin hangi isteklerinden kaynaklandığı sorusunu yanıtlarken de buna "Eğitim dilleri, Avrupa Parlamentosu'nda kabul edilen sözde Ermeni soykırımı karar tasarısı ve Kıbrıs sorunu"nu örnek gösterdi. TBMM Başkanı Ömer İzgi, AB'nin beklenmedik isteklerle her çıkışını kabul etmenin mümkün olmadığını bildirerek, şöyle konuştu: "Ulusal Programımızda ne demişsek onu yerine getireceğiz. Bunlar Türkiye Cumhuriyeti'nin temel felsefesinde olan çağdaşlık hususlarıdır. Çağdaş ve uygar olma yönünde Türkiye kendi isteği ile birtakım işleri yapacaktır. Gecikmişleri kendi isteği ile ivedileştiriyor. Bunun dışında çağdaşlık bakımından gerekli görmediğimiz, ulusal bütünlüğümüze zarar verici anlam taşıyan, üniter yapımızı bozucu mahiyette gördüğümüz hiçbir isteği kabul etmemiz mümkün değil."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
