'Sen ibadetlerde Benim ortağımsın'

Müslümanlar yüreklerini dolduran derin bir şevk ve gıpta duygusuyla tarihin bundan önce tanık olmadığı bir buluşmanın gerçekleşeceği anı heyecanla bekliyordu. Hz. Peygamber'in (s.a.a) içinde yer aldığı kafile, hicretin onuncu senesinin zilkade ayının sonlarında hac ibadetini yerine getirmek üzere Mekke'ye doğru yola çıkmıştı. Arap Yarımadası'nın dört bir yanından yığınlar akın akın Mekke'ye koşuyordu. Hepsinin hedefi birdi. Aynı bayrak altında, aynı ilâhî şiarları tekrarlıyorlardı:

"Lebbeyk Allahumme leb- beyk. Lebbeyke la şerike leke lebbeyk. Inne'l-hamde ve'n-nimete leke ve'l-mulk, la şerike leke lebbeyk."

Bazı tarihçilere göre, Peygamber Efendimizle (s.a.a) birlikte o sene hacca gidenlerin sayısı doksan bin, bazısına göre de yüz yirmi bindir. Mekkeliler, Mekke'nin çevresinde oturanlar ve Yemenliler bu sayının dışındadır. (es-Es-Sîret'ül-Halebiyye, 3/257; Kenz'ül-Ummal, 11/609).

Peygamber (s.a.a), Mekke'de kendilerine katılması ve birlikte hac yapması için Yemen'de bulunan Hz. Ali'ye bir mektup yazmıştı. Hz. Ali (a.s) Yemen'de ele geçirdiği ganimetler ve giysilerle derhal yola çıktı. Hz. Peygam- ber'le (s.a.a) Mekke'ye girmek üzereyken buluştu. Hz. Peygamber'le (s.a.a) buluşmaktan dolayı büyük bir mutluluk yaşadı ve Yemen'de yaptıklarını Hz. Peygamber'e (s.a.a) anlattı. Hz. Peygamber (s.a.a) bundan son derece memnun oldu, sevindi. Sonra Hz. Ali'ye, "Nasıl tehlil getirdin?" diye sordu. Dedi ki: "Ya Resûlallah! Nasıl tehlil getirildiğini bana yazmamıştın. Ben de bilmiyordum. Ben de niyetimi Senin niyetine bağladım ve dedim ki: 'Allah'ım! Peygamber'inin tehlili gibi tehlil getiriyorum.' Beraberimde de otuz dört tane kurbanlık deve getirdim."

Bunun üzerine Peygamber (s.a.a) şöyle buyurdu: "Allahuekber! Ben de beraberimde altmış altı kurbanlık getirmiştim. Sen hacda, ibadetlerde ve kurbanda benim ortağımsın. Ihramlı olarak kalk ve ordunun yanına dön. Mekke'de buluşmak üzere onları bir an önce getir." Ali (a.s) Mekke yakınlarına geldiklerinde ordusunu geride bırakıp gelmiş ve içlerinden birini onların başına komutan olarak görevlendirmişti. (el-İrşad, Şeyh Müfid, 1 /172; es-Sîret'ün-Nebe- viyye, İbn-i Kesir, 4 /205).

Hz. Peygamber (s.a.a) hac ve umre menasikini yerine getirirken Hz. Ali de yanındaydı. "Mina'nın tamamı kurban kesme yeridir" buyurdu. Mübarek elleriyle kurbanlık develerden altmış üçünü kesti. Hz. Ali de otuz yedi tanesini kesti. Böylece kurbanlıkların sayısı yüze tamamlanmış oldu. Sonra insanlar toplandı ve Hz. Peygamber (s.a.a) derin anlamlar içeren bir konuşma yaptı. Müslümanlara vaaz etti, onlara öğüt verdi. (es-Es-Sîret'ül-Halebiyye, 3 / 283; es-Sîret'ün-Nebeviyye, İbn-i Kesir, 4/291).

Hz. Peygamber (s.a.a), Müslümanlarla birlikte Mina'daki menasiklerini (hac amellerini) tamamladıktan sonra Mekke'ye geri döndü ve şehre girdi. veda tavafını yaptı ve ardından Medine'ye yöneldi.