logo
17 MAYIS 2025

Sevgi/hoşgörü kadar, buğz/kin de mukaddestir-I

07.08.2008 00:00:00
Made in USA/yani ABD'den ithal "aman bir olalım" aldatmacasının hakim duruma geldiği bir zamanda daha önce yayımlanmış bu yazıyı tekrar vermeyi uygun gördüm. Bir olmamız isten şey tek cümleyle; İslam dünyasını işgal eden haçlıları sessiz-sedasız ve "var bir hikmeti" mantığıyla izlemek.Günümüzde bu değil mi yapılan.Hemen yanı başımızda öldürülen iki milyon (rakamla 2.000.000) masum ve kirletilen on bilerce namus.Müslüman ise "birlik adına(!)" sus-pus.Gelelim konumuza.  Sevgi ve nefret, hoşgörü ve kin, hubb ve bu'z, bir bünyede aynı konuda aynı anda cemolmayan derunî iki zıt haldir.Biraz daha açarsak; din ve iman konusunda hubb (iki be ile) ve bu'z aynı anda aynı gönülde bulunmaz, bulunamaz.İmanın söz konusu olduğu yerde ne derece hubb/sevgi mukaddesse, inkarın, küfrün söz konusu olduğu yerde de bu'z/kin de aynı ölçüde, hatta daha da fazla mukaddestir, kutsaldır.Birbiriyle çelişik gibi görünse de her iki hal de mümin olmanın bir gereğidir.Yani, imanın vazgeçilmezi olan hubb/sevgi kadar, yine aynı imanın bir başka vazgeçilmezi bu'z/kindir.Bu, birbirinden tamamen farklı iki halin bağlandığı ölçü ise tektir; "Lillah/Allah için" olmak.Yani, sevgide esas olan "lillah" (Allah için) ölçüsü, kaydı, önşartı, bu'z/kin için de aynen olmalıdır, bulunmalıdır ki, hak olsun, karşılığında sevap olsun. Bünyesinde "lillah/Allah için" kaydı bulunmayan ne sevgi ve de kin 'rızâ-yı ilahi'ye uygun değildir.Ebu Zer-i Gifarî hazretleri (ra), Resulullah'ın (as) söyle buyurduğu haber vermiştir: "Amellerin en üstünü, Allah için sevmek, Allah için kin tutmaktır."Her Müslüman için değişmez kural olan bir Muhammedî ölçüyü ortaya koyan bu hadis-i şerifi muhtelif sahabiler rivayet etmişlerdir.Hazret-i Ebu Zer'in (ra) rivayeti daha geniş malumat vermektedir. Şöyle buyurur Ebu Zer hazretleri; Resulullah sallellahu aleyhi ve sellem yanımıza geldi ve "Allah katında hangi amel daha sevimlidir, bilir misiniz?" buyurdu. "Namaz"dir, "zekat"tir, "cihad"dir diyenler oldu. Resulullah (s.a.) ise; "Allah katında en sevimli amel, Allah için sevmek, Allah için buğzetmek, kin tutmaktır" buyurdu."Abdullah ibni Abbas'tan (ra) gelen rivayette ise, Hz. Peygamber (as) meseleyi daha netleştirir; "İmanın en güçlü belirtisi/tezahuru, Allah için dostluk, Allah için sevmek, Allah için kin tutmaktır."Mümini diğerlerinden ayırt eden en önemli ölçü işte budur.Dostluğu ve düşmanlığı "Allah için" kaydıyla yapmak.Sevdiğini Allah için sevmeyen, sevmediğine de yine aynı niyetle kin tutmayanın hareket noktası iman değildir."Herkesin memnun olduğu insan münafıktır" prensibinden yola çıkarsak şuraya varırız.Her müminin mutlaka Allah için edindiği dostları olacağı gibi, yine yanı sebepten düşmanları da olacaktır.Bir yerde bu niyetten dolayı dostluk varsa, o dostluk ölçülerine uymayanlar peşinen düşman olacaklar demektir.Değişmez ölçüyü bir daha tekrar edersek, bu duruşta mutlaka "Allah için" kaydı gerekir. Münkere ilk tepki el ile olmalıdır.Bu mümkün olmazsa dil ile müdahale gerekir.İlk ikisi mümkün değilse üçüncü yol ise kalben tepkidir, bu'zdur, kin tutmaktır.Ama bu üçüncü şık en cılız imanın tercih edeceği yoldur.Muhammedî ölçü budur."Sizden biri bir münkeri görürse onu eliyle maruf hale getirsin?" şeklinde başlayan hadis-i şerif meşhurdur.Münker marufun zıddıdır.Maruf; hak ve hakikattır.Maruf; Allah'ın yapın dediği şeylerdir.Maruf; yapılması Allah'ın hoşnut ve rızasını kazandıran herşeydir. Münker de bunların dışında kalanlardır. Allah'ı sevdiğini iddia edenin, aynı anda Allah'ı sevenleri de sevmesi gerekir.Gerekir ki, sevgisinde samimi olduğu anlaşılsın.Aynı şekle, Allah'ı sevdiğini iddia edenin Allah'a düşmanlık yapanlara düşmanlık yapması gerekir ki, Allah sevgisinde samimi olabilsin.Özellikle son yıllarda organize bazı çalışmaların Müslüman'ı bu imanî ölçüden uzaklaştırdığını üzülerek müşahede ediyoruz.Allah'a ve O'nun Nebi'sine düşmanlığı prensip haline getirenlere Müslümanların sevgisini sağlamaya çalışanların hiçbir haklı mazeretleri olamaz.Yukarıda geçen hadis-i şerifleri en iyi anlayan ve hayatına en samimi uygulayanların başında gelenlerden büyük veli Hz. Mevlana'yı; "mümin-kafir fark etmez, o herkese hoşgörüyle yaklaşmıştır" şeklinde tarife kalkışmak ona yapılacak en büyük bühtandır, iftiradır.Ne Hz. Mevlana, ne de bir başkası, bu Muhammedî ölçünün dışına çıkması asla mümkün değildir.Çıktığı an bu değişmez ölçünün sahibiyle çelişkiye düşer ki, Hz. Muhammed'le (as) çelişenden veli/Allah dostu şöyle dursun sıradan bir mümin bile olmaz.Kur'an'da bu konuda değişik haberler ve ölçüler var.İşte onlardan biri.  (devamı var)
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
 
Müslim Karabacak / diğer yazıları
Gerçek beka sorunu
2010'da yüzde 17 idi, 2024'te yüzde 14.9
Bolu'daki faciaya ilişkin 32 şüpheli hakkında dava açıldı
Davada hiç bir siyasi yok
Nekbe günü anıldı
İsveç'te İsrail protesto edildi
Gürer: 'Niğde’de misket elma da sizlere ömür'
"Bahçelerde tespitler bitmedi, çiftçi bitti”
Guterres: Gazze'de abluka derhal sona erdirilmeli
"İnsani kriz tarif edilemeyecek kadar kötü"
O sözlerine 2 yıl istendi
Celal Şengör hakkında iddianame düzenlendi
Fesih ve silah bırakma mesajı
Tiran dönüşü önemli açıklamalar
Gazze yanıyor
İsrail kalıcı işgal amacıyla yoğun saldırı başlattı
En mutlu gününde şoku yaşadı
Disko topunun gelinin üstüne düştüğü anlar kamerada
Cumhurbaşkanı kararı ile kritik atamalar
Resmi Gazete'de yayımlandı
3 yeni Bölge İdare Mahkemesi kurulacak
Karar Resmi Gazete'de
1 ile turuncu, 18 ile sarı uyarı
İçişleri Bakanlığı uyardı
İsrail, Gazze'de 'kalıcı işgal" saldırılarını başlattı
İsrail kabinesi planı onaylamıştı
'Önümüzü göremiyoruz'
İş dünyası dert küpü
Üstelik sayıları da azalıyor
Her 10 gençten 6'sının işi yok
Gerçek beka sorunu
2010'da yüzde 17 idi, 2024'te yüzde 14.9
Bolu'daki faciaya ilişkin 32 şüpheli hakkında dava açıldı
Davada hiç bir siyasi yok
123456789101112131415
Gerçek beka sorunu
2010'da yüzde 17 idi, 2024'te yüzde 14.9
Bolu'daki faciaya ilişkin 32 şüpheli hakkında dava açıldı
Davada hiç bir siyasi yok
Nekbe günü anıldı
İsveç'te İsrail protesto edildi
Gürer: 'Niğde’de misket elma da sizlere ömür'
"Bahçelerde tespitler bitmedi, çiftçi bitti”
Guterres: Gazze'de abluka derhal sona erdirilmeli
"İnsani kriz tarif edilemeyecek kadar kötü"
O sözlerine 2 yıl istendi
Celal Şengör hakkında iddianame düzenlendi
Fesih ve silah bırakma mesajı
Tiran dönüşü önemli açıklamalar
Gazze yanıyor
İsrail kalıcı işgal amacıyla yoğun saldırı başlattı
En mutlu gününde şoku yaşadı
Disko topunun gelinin üstüne düştüğü anlar kamerada
Cumhurbaşkanı kararı ile kritik atamalar
Resmi Gazete'de yayımlandı
3 yeni Bölge İdare Mahkemesi kurulacak
Karar Resmi Gazete'de
1 ile turuncu, 18 ile sarı uyarı
İçişleri Bakanlığı uyardı
İsrail, Gazze'de 'kalıcı işgal" saldırılarını başlattı
İsrail kabinesi planı onaylamıştı
'Önümüzü göremiyoruz'
İş dünyası dert küpü
Üstelik sayıları da azalıyor
Her 10 gençten 6'sının işi yok
Gerçek beka sorunu
2010'da yüzde 17 idi, 2024'te yüzde 14.9
Bolu'daki faciaya ilişkin 32 şüpheli hakkında dava açıldı
Davada hiç bir siyasi yok
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.