Sezaryen mi, normal doğum mu?

Anne adaylarının belki de en kararsız kaldığı konu sezaryen yöntemiyle mi yoksa normal doğum yöntemiyle mi çocuklarını dünyaya getirmek istedikleridir. Bu konu doğum öncesi tüm anne adaylarının kafalarını karıştırmaktadır. Kadınlar kendileri açısından en sağlıklı yöntemi seçmek isterler. Bu yüzden de konuya büyük bir hassasiyet gösterirler. Kadınlar çocuklarını sağlıklı bir şekilde dünyaya getirmek isterlerken, kendileri için de en hafif ve ağrısız yöntemi tercih etmek istemektedirler.
Özel Meltem Hastanesi Kadın Doğum Uzmanı Op. Dr. Ayşe Pınar Yanmaz bu konu hakkında çok farklı yorumlar olduğunu söylemektedir. Yanmaz'a göre sağlıklı bir kadının eğer bir engeli yok ise normal şekilde doğum yapması önerilmektedir. Gelişen tıp teknolojisi ile günümüzde sezaryen doğum oldukça kolay yapılabilmektedir. Her ne kadar bu yöntem kolay bir şekilde yapılabilmekteyse de normal doğumda anestezi ve cerrahiye bağlı oluşabilecek muhtemel sorunlar ortadan kalkmaktadır. Bazen çocuğun gelişim şekline bağlı olarak sezaryen doğum tercih edilebilmektedir. Bu gibi durumlarda anne açısından da çocuk açısından da en sağlıklı yöntem bu olacaktır. Özel Meltem Hastanesi doktorlarından Op. Dr. Ayşe Pınar Yanmaz bu konuda doktorların anneyi yönlendirmesinin çok önemli olduğunu vurguluyor. Normal doğum yapamayacak bir annenin normal doğum yapması için zorlanması, annenin de çocuğun da hayatını tehlikeye atabilir.

Hangi yöntem daha sağlıklı?
Normal doğumun da sezaryen doğumun da avantajlı ve dezavantajlı yanları vardır. Normal doğumun en büyük avantajı normal ve fizyolojik olmasıdır. Doğum sonrasında anne, birkaç saat içerisinde normal aktivitesine dönebilmekte, bebeğini kısa bir süre içerisinde emzirmeye başlayabilmektedir. Normal doğumdan sonra anne, gebelik öncesi yaşantısına hızla dönebilmektedir. Bebek açısından baktığımızda ise normal doğumun artısı, doğum esnasında sıkışıp büzüşen bebeğin akciğerlerinin soluk alıp vermeye daha hazırlıklı olmasıdır. Anneleri normal doğumdan uzaklaştıran diğer bir etken ise psikolojiktir. Özellikle ilk defa bebek sahibi olan annelerin zaman zaman 12 saate varan sancı nöbetleri, normal doğuma endişe ile bakmalarına neden olmaktadır. Ancak Özel Meltem Hastanesi doktorlarından Op. Dr. Ayşe Yanmaz'ın da belirttiği gibi günümüzde, oldukça büyük bir ilgi ile karşılanan "ağrısız doğum" bu korkuları ortadan kaldırmaktadır.
Bilindiği gibi sezaryen, anne karın boşluğuna girilerek rahmin açılması ve bebeğin bu şekilde doğurtulmasıdır.  Sezaryenin en büyük artısı bebek açısından riskleri en aza indirmesidir. Normal doğuma karşın sezaryen operasyonundan sonra hastanın kendine gelmesi ve bebeğini emzirmeye başlaması 2-3 saati almakta, annenin ağızdan beslenmeye başlaması da 6-8 saati bulmaktadır. Ameliyat sonrası 2 ya da 3 gün hastanede yatması gereken annenin ameliyattan 6-8 saat sonra ayağa kalkması normal doğum sonrasına göre daha sıkıntılıdır. Hastanın normal hayatına dönmesi 3-4 günü bulmaktadır. (HABER MERKEZİ)

Düzgün koşullar sağlanmalı
Özel Meltem Hastanesi doktorlarından Op. Dr. Ayşe Yanmaz, her iki doğum şeklinin de düzgün koşullarda yapıldığı sürece risklerinin minimumda olduğunu belirtmektedir. Bazı durumlarda sezaryen kaçınılmaz olmakla beraber doğum şeklinin ne olacağına karar verirken doktorla sürekli iletişimde olunmalı, avantaj ve dezavantajları karşılıklı oturarak görüşülmelidir. Çünkü normal doğum yapabilecek bir anne adayının sezaryen ile doğurultulmasında ısrar etmek ne kadar yanlış ise, kemik yapısı dar olan bir anne adayını normal doğuma teşvik etmek de bir o kadar yanlıştır.