logo
23 MAYIS 2024

Silifke'de çilek fideleri toprakla buluşuyor

Türkiye'nin önemli çilek üretim merkezlerinden biri olan Mersin'in Silifke ilçesinde yeni çilek fidelerinin ekimine başlandı. Silifke Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Nurettin Kaynar, ilçenin Türkiye'deki çilek üretiminin yüzde 40'ını, ihracatının da yüzde 60'ını karşıladığını söyledi
30.08.2021 10:03:00
Silifke'de çilek fideleri toprakla buluşuyor
Silifke'de çilek fideleri toprakla buluşuyor
Silifke'de yeni fidelerin toprakla buluşturulmaya başladığını belirten Kaynar, "Bu yıl yaklaşık 20 bin dönüm arazide dikim yapılması bekleniyor. 100 bin ton çilek rekoltesi bekliyoruz. Ekonomiye çok büyük katma değeri var. Silifke çileği hem yurt içinde, hem yurt dışında bir marka. Geçen yıl Rusya'ya güzel ihracatımız oldu. Bunun yanında daha değişik pazarlara açıldık. Bunlar bizim için sevindirici" dedi.

Frigo fidelerin dikimine başlandığını belirten Kaynar, "Bölgemizde şu an yaylalarda çilek hasadı devam etmektedir. Ancak 100 bin ton hasadımızın yapıldığı alanlarımızda fide dikimini gerçekleştirmeye başladık" diye konuştu.

Kaynar, yüksek kalitedeki meyvelerin iriliğini sezon sonuna kadar koruduğunu, bu nedenle de tüccarların yoğun talebiyle karşılaştıklarını, bu yıl 20 bin dönüm araziden 80 bin ton çilek hasadının yapıldığını dile getirerek, şunları kaydetti:

'Bu yılki rekoltenin yüzde 25'ine denk gelen 20 bin ton çilek, Moldova, Ukrayna, Romanya, Rusya, Polonya, Macaristan, Irak ve İran'a ihraç edildi. 60 bin ton ürün ise iç piyasada tüketildi. Gelecek sezon 30 bin dönüm araziden toplam 100 bin ton çilek hasadı bekliyoruz. Bunun da en az 20 bin tonunun ihraç edilmesi hedefleniyor.'

Çiftçilerin, bahçelerini iki yılda bir yeniden kurması nedeniyle Silifke çileğinin iri, kaliteli ve yüksek verimli olduğunu ifade eden Kaynar, "Üretimini yaptığımız çilekler tahlil ediliyor. Bu konuda hiçbir sıkıntı yaşamıyoruz. Ürünlerimizi yurt içi ve yurt dışında gönül rahatlığıyla satışa sunuyoruz" dedi.

Silifke'de çilek üretiminin istihdama da ciddi anlamda katkı sağladığına işaret eden Kaynar, "Temmuz ayı sonu itibariyle tarlaların hazırlanarak fidelerin dikiminin yapılması, budanması ve toplanması gibi çalışma süreci Haziran ayına kadar devam ediyor. Silifke'de yaklaşık 3 bin aile çilek işiyle uğraşıyor. Çoğunluğu kadınlardan oluşan 10 bin kişi, çilek üretimi sayesinde gelir elde ediyor. Çilek toplama sezonunda Silifkelilerin yanı sıra Şanlıurfa ve Kahramanmaraş başta olmak üzere çevre illerden gelen işçiler de çalışıyor" diye konuştu.İHA
Bağ evindeki patlamada 5'i jandarma 7 kişi yaralanmıştı
Tokat'taki patlamada yaralanan kişi öldü
Cumhurbaşkanı talimat verdi
Ramallah'ta büyükelçilik açılacak
Norveç, İrlanda ve İspanya'dan Filistin'i tanıma kararı
Netanyahu çıldırdı
Acı haber şehidin ailesine verildi
Pençe-Kilit Operasyonundan şehit haberi
Fabrikadaki patlama deprem etkisi yarattı
Kazan patladı, 3 işçi yaralandı
İç güvey basın da görmedi
Sadece iki gazetede birinci sayfaya çıktı
Erdoğan'dan yeni savaş uyarısı
Siyonist yayılmacılık böyle devam ederse...
Tartışmalı yasa tasarısı için tarih verdi
'Önümüzdeki hafta Meclis'e gelecek'
Adnan Oktar savunma yaptı
'İsterseniz 1 milyon yıl verin'
Ata Emre Akman'ın katili çocuk suçlu olarak yargılanacak
En fazla 20 yıla kadar hapsi istendi
Hasan Saklanan'ın cenazesi Türkiye'ye getiriliyor
İsrail polisi tarafından öldürülmüştü
Bolu'da Tanju Özcan şov devam ediyor
AKP ve CHP'ye 'izmarit cezası' kestirdi
MHP'li isim talimatı Bahçeli'nin verdiğini söyledi
'Genel seçim hazırlıklarına başladık'
Kasten öldürme dahil 23 ayrı suçtan aranıyordu
Barış Boyun İtalya'da yakalandı
Kamuda Tasarruf Paketi yargıya taşındı
"Kazanımlar gasbediliyor"
Bağ evindeki patlamada 5'i jandarma 7 kişi yaralanmıştı
Tokat'taki patlamada yaralanan kişi öldü
Cumhurbaşkanı talimat verdi
Ramallah'ta büyükelçilik açılacak
Norveç, İrlanda ve İspanya'dan Filistin'i tanıma kararı
Netanyahu çıldırdı
Acı haber şehidin ailesine verildi
Pençe-Kilit Operasyonundan şehit haberi
Fabrikadaki patlama deprem etkisi yarattı
Kazan patladı, 3 işçi yaralandı
İç güvey basın da görmedi
Sadece iki gazetede birinci sayfaya çıktı
Erdoğan'dan yeni savaş uyarısı
Siyonist yayılmacılık böyle devam ederse...
Tartışmalı yasa tasarısı için tarih verdi
'Önümüzdeki hafta Meclis'e gelecek'
Adnan Oktar savunma yaptı
'İsterseniz 1 milyon yıl verin'
Ata Emre Akman'ın katili çocuk suçlu olarak yargılanacak
En fazla 20 yıla kadar hapsi istendi
Hasan Saklanan'ın cenazesi Türkiye'ye getiriliyor
İsrail polisi tarafından öldürülmüştü
Bolu'da Tanju Özcan şov devam ediyor
AKP ve CHP'ye 'izmarit cezası' kestirdi
MHP'li isim talimatı Bahçeli'nin verdiğini söyledi
'Genel seçim hazırlıklarına başladık'
Kasten öldürme dahil 23 ayrı suçtan aranıyordu
Barış Boyun İtalya'da yakalandı
Kamuda Tasarruf Paketi yargıya taşındı
"Kazanımlar gasbediliyor"

Şirin Payzın'dan ayrılık kararı

Gazeteci Şirin Payzın, canlı yayında Sözüm Var programından ayrıldığını söyledi.
23.05.2024 00:03:00
Haber Merkezi
Şirin Payzın'dan ayrılık kararı
Şirin Payzın'dan ayrılık kararı
Halk TV'de Sözüm Var programının moderatörlüğünü üstlenen gazeteci Şirin Payzın, programdan ayrılacağını duyurdu.

Bir söyleşi için gittiği Almanya'da sakatlanarak ameliyat geçiren Payzın, uzun süre ekranlardan uzak kalmıştı. Programın moderatörlüğünü yayın arkadaşı gazeteci Barış Terkoğlu üstlenmişti.


Adnan Oktar: İsterseniz 1 milyon yıl verin ben bu yoldan dönmem

Ortada bir örgütün olmadığını iddia eden sanık Oktar, ''Alenen bir oyun oynanıyor ama biz Allah'ın bir hikmeti olarak gördüğümüz için ses çıkarmıyoruz. Bana isterseniz 1 milyon yıl verin ben bu yoldan dönmem, dönersem neyim'' ifadelerini kullandı.
22.05.2024 18:03:00
İhlas Haber Ajansı
Adnan Oktar: İsterseniz 1 milyon yıl verin ben bu yoldan dönmem
Adnan Oktar: İsterseniz 1 milyon yıl verin ben bu yoldan dönmem
Örgüt yöneticisi Adnan Oktar'ın cezaevinde örgütsel faaliyetlerine devam ederek özellikle avukatlar aracılığıyla örgütü diri tutmaya çalıştığı ve örgüte üye kazandırmayı amaçladığı iddiasıyla güncel yapılanma davasının görülmesine başlandı. Duruşmada savunma yapan sanık Oktar, ''Mesela odamda yırtık kağıtlar oluyor, ona el konuluyor içinde şüpheli bir şey var mı diye. Yırtık kağıtta gizli bilgi arıyorlar. Çok kuşkulu ve şüpheli bir durum varmış gibi gösteriliyor ama ortada öyle bir şey yok'' dedi.

Silahlı suç örgütü yöneticisi Adnan Oktar'ın cezaevinden örgütsel faaliyetlerine devam ederek özellikle avukatlar aracılığıyla örgütü diri tutmaya çalıştığı, ayrıca deşifre olan örgüt üyelerinin yerine yenilerini kazandırmayı amaçladığı iddiasıyla örgütün 20 sanıklı güncel yapılanmasına yönelik davanın görülmesine başlandı. İstanbul 1.Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya tutuklu sanık Adnan Oktar ve bazı sanıklar Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla bağlandı. Duruşmada 2 tutuklu sanık ile 4 tutuksuz sanık da hazır bulundu.

''Mesela odamda yırtık kağıtlar oluyor, ona el konuluyor içinde şüpheli bir şey var mı diye''

Duruşmada savunma yapan sanık Adnan Oktar, ''Boş bir dava olduğu için cevap vermekte mahsur görmüyorum. Ben anlamıyorum, bitişiğimde memur bey beni izliyor. 3 ayrı kamerayla izleniyoruz, ayrı bir uzman ayrıca hem izliyor hem inceliyor. Bizim konuşmalarımız ertesi gün kahvehanelerde konuşulmaya başlanıyor. Gizli bir bilgi vermemiz mümkün değil, bu uygulamalardan dolayı anında duyuluyor. Gizli olan savunma delillerini anlatamıyorum, anlatamadığım için de savunma yapılamıyor. 6 yıldır ne bitmeyen kısıtlamalar var. Mesela odamda yırtık kağıtlar oluyor, ona el konuluyor içinde şüpheli bir şey var mı diye. Yırtık kağıtta gizli bilgi arıyorlar. Çok kuşkulu ve şüpheli bir durum varmış gibi gösteriliyor ama ortada öyle bir şey yok. Bu gereksiz kısıtlamayı kaldırsınlar, avukatlarımla doğru düzgün görüşemiyoruz'' dedi.

''Bana isterseniz 1 milyon yıl verin ben bu yoldan dönmem, dönersem neyim''

Ortada bir örgütün olmadığını iddia eden sanık Oktar, ''Burada yapılan şey İngiliz derin devletinin yaptığı bir eylem. Bizim anlattığımız İslam anlayışı yeni gençlik tarafından çok beğenildi. Panik olup ne yapalım dediler benim tutuklanmamı, eserlerime el konulmasını ve bütün faaliyetlerimizin durdurulmasını talep ettiler. Mesela İran Cumhurbaşkanı Reisi'yi şehit ettiler. İngiliz derin devleti tarafından kumpas kuruldu çünkü onlarda Mehdi alerjisi var. Benim arkadaşlarım tertemiz, süper ve kaliteli insanlar. Devlet beni 49 yıldan beri tanır, adli sicilim bile tertemiz. Buna rağmen bu oyunlar yapılıyor daha da yapacaklar. Filistin'de yapılan oyunun ayarlayan da İngiliz derin devletidir. Canım arkadaşlarımı korkuttular, tutukladılar. Silahlı örgüt bilmem ne tamamen uydurma bunlar. Alenen bir oyun oynanıyor ama biz Allah'ın bir hikmeti olarak gördüğümüz için ses çıkarmıyoruz. Bana isterseniz 1 milyon yıl verin ben bu yoldan dönmem, dönersem neyim'' ifadelerini kullandı.

İsveç Barosu'ndan bir gözlemci duruşmada kayıt yaptı

Savuma devam ettiği sırada İsveç Barosu'ndan gözlemci olarak davaya katıldığını söyleyen bir kişi, Oktar'ın savunmasından bir kesiti video kaydı altına aldı. Hakime hanımın fark edip uyarmasıyla bazı sanık avukatları, gözlemcinin bunun suç olduğunu bilmediğini söylediğini ve mesajı herkesten sildiğini belirttiler. Bir sanık avukatı ise önemli bir durum olmayacağını düşündüğünü ifade edince mahkeme başkanı, "Nasıl bir şey olmaz' Adnan Oktar burada İngiliz derin devletinden bahsetti, tüm bunları gözlemcinin nereden bilelim İsveç derin devletine aktarmadığını' Hala bir şey olmaz diyorsunuz avukat bey. Maalesef Türkiye kadar özgürlükçü bir ülke yok. Siz gidip yurt dışında bir mahkemede böyle bir kayıt yapın, bakalım ne yapıyorlar size. Neyse devam edelim" şeklinde konuştu.

Duruşma yarın devam edecek

Ara kararını açıklayan mahkeme, diğer sanıkların savunmalarının alınması için duruşmayı yarına erteledi.

İddianameden

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede, aralarında Adnan Oktar'ın da bulunduğu 20 kişi 'şüpheli' sıfatıyla yer aldı. İddianamede, silahlı suç örgütü yöneticisi olan Adnan Oktar'ın, cezaevinden örgütsel faaliyetlerine devam ederek özellikle avukatlar aracılığıyla örgütü diri tutmaya çalıştığı, ayrıca deşifre olan örgüt üyelerinin yerine yenilerini kazandırmayı amaçladığı anlatıldı.

Hazırlanan iddianamede, şüpheli Adnan Oktar'ın mahkeme kararlarıyla silahlı suç örgütünün yöneticisi olarak kabul edildiği ve cezaevinde bulunduğu fakat cezaevinde bulunduğu süreç içerisinde örgütsel faaliyetlerine devam ettiği, özellikle avukatları ve diğer örgüt yöneticileri Meltem Daban ve Ferhunde Eda Babuna aracılığıyla örgütü diri tutmaya çalıştığı, talimatlarını cezaevi dışında yayılmasını sağladığı, bunu yaparken de özellikle diğer örgüt yöneticileri vasıtasıyla yargılamanın kumpas olduğuna ilişkin kamuoyu oluşturma ve siyasi lobi desteğini alma faaliyetlerine giriştiği kaydedildi.

Bu çerçevede şüpheli Oktar'ın ana çatı dosyada ceza alan ve cezaevinde bulunan örgüt üyeleriyle mektup ve avukatlar aracılığıyla iletişim kurduğunun aktarıldığı iddianamede, şüphelinin etkin pişman olmak isteyen örgüt üyelerini engellemeye çalıştığı, özellikle içeride ve dışarıda bulunan örgüt üyeleri üzerindeki etkinliğini devam ettirmeye çalıştığı, ayrıca dışarıda olan, işlem gören veya görmeyen örgüt üyelerinin bir arada kalması yönünde talimat verdiği belirtildi. Ayrıca, hazırlanan iddianamede, şüpheli Oktar'ın cezaevinde kaldığı dönemde özellikle 15 gün gibi kısa sürede yaklaşık 200 avukat ile görüşerek olağan akışa uygun olmayacak şekilde hukuki yardım adı altında görüşmeler gerçekleştirdiği, bu görüşmelerinde örgüte üye kazandırmayı amaçladığı, cezaevine giriş çıkışı kanuni sınırlar çerçevesinde serbest olan avukatlık mesleğinden faydalanmak üzere cezaevi dışındaki örgütsel tavır ve davranışları yönlendirmeye çalıştığı, bu tespit sonucundaysa şüpheli hakkında avukat görüşlerinin kısıtlanması yoluna gidildiği kaydedildi.

Hazırlanan iddianamede şüpheliler Adnan Oktar, Meltem Daban ve Ferhunde Eda Babuna'nın 'suç işlemek amacıyla örgüt kurma' suçundan 5'er yıldan 12'şer yıla kadar hapis cezasına çarptırılması, ayrıca, Türk Ceza Kanunu'nun ilgili maddesi uyarınca, örgüt üyelerinin örgütün faaliyeti çerçevesinde işlediği bütün suçlarından dolayı fail olarak cezalandırılması istendi. Şüphelilerin bu çerçevede ise 'örgütün veya amacının propagandasını yapma' suçundan 10,5'ar yıldan 31,5'ar yıla kadar hapis cezası olmak üzere toplamda 15,5'ar yıldan 43,5'ar yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep edildi. İddianamede, diğer 17 şüphelinin ise 'suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma', 'örgüte yardım' ve 'örgütün veya amacının propagandasını yapma' gibi suçlardan değişen oranlarda hapisle cezalandırılması talep edildi.

Ata Emre Akman'ı öldüren şahsın iddianamesi hazırlandı: En fazla 20 yıla kadar hapisle yargılanacak

Balıkesir'de motokuryelik yapan üniversite öğrencisi Ata Emre Akman'ı bıçakla öldüren E.Ö. hakkında 'tasarlayarak canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldürme suçundan' iddianame hazırlandı.
22.05.2024 17:46:00 / Güncelleme: 22.05.2024 18:02:01
İhlas Haber Ajansı
Ata Emre Akman'ı öldüren şahsın iddianamesi hazırlandı: En fazla 20 yıla kadar hapisle yargılanacak
Ata Emre Akman'ı öldüren şahsın iddianamesi hazırlandı: En fazla 20 yıla kadar hapisle yargılanacak
Balıkesir Üniversitesi Turizm Fakültesi Turizm Rehberliği Bölümü öğrencisi Ata Emre Akman'ın (20) öldürülmesiyle ilgili savcılık soruşturması tamamlandı.

Savcılıkça hazırlanarak Balıkesir 3. Ağır Ceza Mahkemesine sunulan iddianamede, sanık E.Ö.'ye "tasarlayarak canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilmesi talep edildi.

Sanığın yaşının 18 yaşından küçük olması sebebiyle E.Ö. için 'Fiili işlediği sırada 15 yaşını doldurmuş olup da 18 yaşını doldurmamış olan kişiler hakkında suç, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını gerektirdiği takdirde 14 yıldan 20 yıla, müebbet hapis cezasını gerektirdiği takdirde 9 yıldan 12 yıla kadar hapis cezasına hükmolunur' maddesiyle iddianame hazırlandı.

E.Ö. hakkında 'tasarlayarak canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldürme suçundan' iddianame hazırlandı.

Basın örgütleri Roma gezisi konusunda ne diyor?

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun THY’den uçak kiralayarak Roma’ya götürdüğü gazeteciler konusunda basın meslek örgütleri sessizliğini koruyor.
22.05.2024 17:43:00
Ahmet Şimşek
Basın örgütleri Roma gezisi konusunda ne diyor?
Basın örgütleri Roma gezisi konusunda ne diyor?
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun İstanbul'un 2027 Avrupa Oyunları'na ev sahipliği yapmasına ilişkin mutabakat metnini imzalamak için Roma'ya uçak kiralayarak 45 gazeteciyi götürmesi ile ilgili tartışma sürüyor.

İmamoğlu ve basın danışmanı Murat Ongun'un 'gayet normal' dedikleri gezi için Medya Ombudsmanı Faruk Bildirici 'normal değil' dedi ve bu usulün normal kabul edilmesinin basın meslek ilkeleri açısından sıkıntılı olduğunu savundu.

Geziye katılan gazeteciler ise yaptıkları ilk açıklamalarda gezide bir sakınca görmediklerini dile getirdiler.

Öte yandan CHP'de böyle bir usulün şimdiye kadar olmadığı ve Kemal Kılıçdaroğlu'nun genel başkanlığı süresince yaptığı tüm yurt dışı gezileri takip eden gazetecilerin giderlerinin çalıştıkları basın kuruluşları tarafından karşılandığı ortaya çıktı.

Basın meslek örgütleri ne diyecek?

Tartışma siyasi bir hatta devam ederken, gazetecilik açısından görülen sakıncalar konusunda basın meslek örgütleri ise sessizliğini koruyor.

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC), Basın Konseyi ve gazetecilik sendikaları şu ana kadar Roma gezisi hakkında bir açıklama yapmadılar. Ancak tartışmanın sürmesi halinde meslek kuruluşlarının önümüzdeki günlerde bu konuda bir açıklama yapmaları bekleniyor.

TGC ve Basın Konseyi'nin geziye katılan üyelerinden bir savunma isteyip istemedikleri ise bilinmiyor. 

logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.